SWAMP

7.BÖLÜM

Ay geceye muhtaç,gece ise ona aşık...

Hatırlatma*
_ Bong Soo kalkmayacak...O bugün benimle. Patrondan ben izin alırım. Siz işinize dönebilirsiniz teşekkürler.

Şuan annemle eve doğru gidiyoruz. Size ne olduğunu söyleyeyim. Bong Soo bu "ince davranışımdan dolayı bana teşekkür etti. Ama işini aksatmak istemediği için Jungkook'un gözü önünde beni reddetti.

Sinirden "oh olsun Jimin sana düşünmeden yapmaya devam- et kafan mükemmel!" diye söyleniyordum.

_ Bu kadar sinirlenme Jimin. Olur böyle şeyler oğlum.

_ Sadece... nasıl kalbime değil de aklıma uydum düşüncesiz şekilde diye sinirleniyorum anne sorun yok. Daha sonra telafi edeceğim.

_ Kıskançlığına ve öfkene uyup hareket etme oğlum. Kendine zarar vermekten başka birşey yapamazsın.

_ İçimdeki kıskançlığa... öfkeme uyup kendime zarar versem ne olacak anne? Ben zaten en dipteyim. Kendime zarar vermek bir tozun elime yapışması gibi olur. Hissetmem yani.

_ Eve uğramayacağım. Birkaç parça almak için alışverişe gideceğim Kafa dağıtmak amaçlı gelmek ister misin?

_ Saol anne. Eve gidip uyumayı düşünüyorum.

_ Peki. Babana haber vereyim.

Annem babama haber verdikten  kısa bir süre sonra tekrar arabayla eve bırakıldım.

Abim evde yoktu. Büyük ihtimal ofise gitmişti. Babam salonda TV izliyordu. Ona gözükmek istemediğimde hızlıca merdivenlere ulaştım.

_ Amcası seni bekliyor. Adresi sana yazarım.

Beni farketmesini beklemiyordum.
Merdivenlerden inip önünde durdum.

_ Ne için?

_ Git öğren.

_ İstemiyorum.

_ Sorun değil. Onlar buraya gelir. Sonra huzursuzluk çıkar. Daha sonra annen 3 yıl önceki gibi fenalaşır. Benim için sorun yok.

_ Hepinize lanet olsun!

Öfkeyle evin kapısını sertçe kapatıp çıktım.

Korumalardan bir tanesi arabanın kapısını açtı. Yola çıktıktan 5-6 dakika sonra babam adresi atmıştı.

Evet Park Jimin hapisten çıkarken yeni hayat demiştin değil mi?  O hayat Bong Soo ile değil de bu kızla olsa gerek.

Sefasını sürmeye devam et!

Sadece annem için.

Bu zamana kadar yaşamamın sebebi annem.
Hayattan zevk aldığım yok.
Değerli vakit geçirdim mi bilmiyorum ama vakit geçiremediğim ortada.

İçimde belki biri beni bu dipten kurtarabilir diye düşündüm.
O kurtarabilir diye düşündüm.
Bong Soo...

Ama Jimin evlenmek zorunda olduğun biri var!

_ Burası efendim.

Arabadan inip gözüme büyük köşk çarptığında etrafı incelemeden kapısının önüne geldim.

Kapıyı çaldıktan sonra çok beklemeden hizmetli açtı.

_ Buyurun efendim. Sizi yukarıda bekliyor. Beni takip edin.

Hizmetliyi takip ettim. Ama nasıl?
Labirent gibi ev!

Bir sağ bir sol.

_ Burası efendim.

_ Teşekkürler.

Kapıyı tıklayıp içeri girdim.
Lacivert takım elbiseli adam beni aşağıdan yukarı süzdü.

_ Hoşgeldin Jimin.

_ Aynısını söyleyemeyeceğim.

_  Geç otur. Birşeyler içelim?

_ Konu ne?

_ Önümüzde ay hemen evlenin.

Hemen mi?
Acelesi ne?
Yuh!

_ Peki benim fikrim neden sorulmuyor?
_ Senin fikrin önümüzdeki hafta mı?

_ Hayır. Bu evliliği istemiyorum.

_ Onu abimi öldürmeden önce düşünseydin.

_ Cezamı çektim. Yetmez mi?

_ Çekmeseydin? Paran vardı gitseydin yurt dışına?

Bu insanlar neden herşeyi para ile yapabileceklerini sanıyorlar?

_ Sizi ilgendirmez. Bu evlilik konusu da kapansın. Ne onunla ne de başka biriyle evlenmek istiyorum.

Önüme iki tablet koydu. İkisini de açıp bana gösterdi.
Birinde annem alışveriş yapıyordu diğerinde ise Bong Soo müşterilere kahve veriyordu.

_ Peki ya şimdi?