GECE GÜNEŞİM

GECE GÜNEŞİM-9

Selaam aşkolar madem sınırı zor bilaç doldurduk tatlış bir bölüm hepimizin hakkı sayılır :) 

Satır arası yorumlarını unutmayıın :) 

SINIR:  

VOTE:10 YORUM:17

Keyifli okumalar :)))

Kafamı okuduğum kitaptan kaldırıp duvardaki saate baktım.Saat iki buçuk olmak üzere.Sabah kapıda Kenan'ın söyledikleri hala kulaklarımda çınlıyordu.Kapıyı kapatır kapatmaz kendime asla gitmemem gerektiği konusunda telkinler versem de şuan gitme ve konuşma isteğim boğazımı darlıyordu.

Konuşacaklarımızdan, konuştuktan sonra olacaklardan ve yaşayacaklarımızdan ürksem de konuşmadan da nereye kadar birbirimizi görmezden gelebileceğiz Allah şahit hiç bir fikrim yoktu.

Bir yanım konuşup olmayacağını ve bu konuyu tamamen kapatmasını söyle diyor, diğer yanım ise gidersem işlerin kontrolümden çıkıp istemediğim yerlere kayıp üzüleceğimi söylüyordu.

Bir askerin karşısına geçip 'ben asker biriyle birlikte olmak istemiyorum, gelecekte tedirginlik içinde yaşayamam ben' diyebilecek miydim? Çevremde yeterince asker vardı zaten.Onları kaybetmek korkusu bir yana, sevdiğim adamın da asker olması beni cidden korkutuyordu.

Üstelik ben ona karşı tam olarak bir şeyler hissetmiyordum bile.Yani onunla olmak istemememin sebebi sadece mesleği değildi.Tamam yakışıklı ve karizmatikti üstelik tam olarak aranan damat adayları gibiydi ama yine de ona karşı bir şeyler ... Bilmiyorum sanırım istemememin sebeplerinden biri de suratsızlığıydı. Tam olarak istemiyor sayılmazdım gerçi.

Kafam amcamın kıyafet dolabından daha da karışık ve dağınıktı sürekli kendimi deli gibi ağlamak isterken buluyordum. Buna bir çare bulmak ve artık Kenan'ı düşünmek istemiyordum. Buraya geleli bir ay olmuştu toplasan on saat beraber olmamışızdır ama sürekli aklımdaydı.

Bir insan gördüğü birinden o saniye etkilenebilir ama daha tam tanımıyor olsa bile sürekli aklında olur muydu? Hiç durmadan, her anında aklına onunla konuştuğu şeyler ve ona dair şeyler gelir miydi ? Baktığı şeyler sürekli ona o kişiyi hatırlatır mıydı?

Yataktan hızla ayağa fırladım.Ya kafayı yiyordum ya da daha kötüsüydü.Ve söylemeye bile korkuyordum.Edindiğimde göre bu ruh halim hiç iyiye gitmiyor yolun sonu amansız bir aşka çıkıyordu.

Kıyafet dolabımın önüne gelip kapağı açtım.Şöyle hızlıca bir göz gezdirip kendime bir kombin çıkardım.Evet.Buluşmaya gideceğim. Gideceğim onun derdi neymiş, söylediklerinde ciddi miymiş ya da cidden onları söylerken ne kast etmiş öğrenecektim.Sonra da ona sakince benim böyle bir şeye hazır olmadığımı, hayatımı yeni yeni düzene koymaya çalışırken hayatıma birini, özellikle asker birini almayı düşünmediğimi söyleyecektim.

Büyük olasılık o bunu olgunlukla karşılayacak ve iki arkadaş olarak yolumuza devam edecektik.Bu sayede hayatımız karmaşaya bulaşmayacak ve stabil şekilde devam edecektik.

Hem bu adam hiç düşünmüyor muydu? Böyle bir yola çıkarsak ve yürütemezsek amcamla ve bizimkilerle yaşanılacakları? Peki ya kavga edersek amcamla arası bozulmaz mıydı? Ya anlaşamazsak? Çünkü ben aşırı olmasa da keyifli ve gülmeyi seven biriydim o ise bana o kadar zıt suratsız, gülmeyi bilmez ve ciddi biriydi. Tamam zıt kutuplar birbirini çeker derler de o kadar zıt kutuplarız ki o atasözü tam olarak bizim gibi aşırı zıtlar için mi emin değilim.

Neden şimdi bir ilişki içinde olduğumuzu ve sonrasını düşündüğüme anlam veremeyip hızla banyoya koşup kısa bir duş aldım kahveli sarılı saçlarımı kurutup düzleştirdim. Banyo dolaplarımda nemlendirici yüz kremimi aramaya başladım.Ama o kadar hızlı çalışıyordum ki, sanırım biraz da heyecan yapmıştım, elim ayağıma dolaşmıştı. Hiç bir şeyi ilk seferde bulamıyordum. Kremimi bulduğumda yüzüme sürüp dağıttım. İçeri koştuğumda saatin üç çeyrek olduğunu gördüm. Hala vaktim var sayılırdı az önce giymeye karar verdiğim diz altı pembe renkli papatya desenli salaş elbisemi üzerime geçirip son bir kez nasıl duruyor diye kontrol ettim. Uçuş uçuş etekleri tam yaz elbiselerinde olması gereken şeylerden biriydi. Askılıktan koyu kahverengi olan küçük kutu bir çanta aldım.Çantayı görür görmez aklıma Kenan'ın gözleri gelmişti.Yarım saat sonra onunla bir yere gidecektim.