----Doruk'tan----
Hayat seni seviyorum demenin kararsızlığını yaşamak için çok kısaydı.Babam bana hep bunu öğütlemişti.O geçmişinde büyük bir aşkın katili olmuştu.'Sen benim gibi olma sakın.Eğer bir kez mis kokulunu bulursan onu ne pahasına olursa olsun bırakma.'' derdi.Şimdiye kadar babam benden geçmişini saklamamıştı anlattıklarına ve annemle arasına giren ilk aşkına kızmamıştım hiçbir zaman.Evet iyi bir ailem olmamıştı ben daha küçükken ayrılmışlardı ama bu beni diğerleri gibi etkileyip aşktan korkutmamıştı.Ben babamın yeşil gözlü kızı sevişini sevmiştim ve onun anlattıklarıyla aşktan korkmamıştım.
Duru özendiğim aşk hikayesinin baş kahramını gibiydi.Onun gibi yeşil gözlere,kumral hafif dalgalı saçlara sahipti.Yalnızca daha büyük yüklere sahipti Duru.Ölüm kim olursa olsun kötü ve acı vericiydi.
Bana ilk kez bu denli içini açmıştı ve ilk kez bağırmayıp terslemeyip sakin olmuştu.Ona huzuru veren ben değildim bahsettiği çocuktu belki ama bu beni yinede mutlu etmişti.Ondan aşık olduğu çocuğu dinlemek canımı acıtsa dahi bana kendini , içini , kalbini açışı içimdeki umut ışığına cılız bir ışık eklemişti.Onu içindeki aşktan ötürü teselli etmek çok zordu.Dilim lal olmuş susup kalmıştım çünkü.Senin onu sevdiğin gibi bende seni seviyorum diye haykırmak istemiştim önce yaşadığım kararsızlıkla susmuş ardından içimdekileri söyleyebilmiştim.Zamanlamam kötüydü belki ama başka zaman dilim çözülemeyebilirdi.O çocukla girdiğin yarışı baştan kaybettiğimi farkındaydım hatta ortada yarışta yoktu.Sevdiğin kız için her erkekle dövüşebilir , savaşabilirdin fakat ölmüş birisine karşı baştan kaybetmiş sayılırdın.İçimdekileri onun gibi aynı dürüstlükle söyledikten sonra ki suskunluğu tüm umut direnişimi param parça etmişti.Yanımdan kalkıp gideceğini ve bir daha beni görmeyeceğini düşünmüştüm.
''Bak Doruk durumum belkide acınası ama ben hala Cenk'in aşkıyla yanıyorum . Eğer yaşadığım bir ayrılık olsaydı atlatabilirdim ama o beni severek öldü . Biz ayrılmamıştık ki . Onu kalbimde öldürmem lazım öncelikle . ''
Başımı eğip kısa bir süre sustum.Ona olan aşkı hala çok taze ve güçlüydü.Onlar ayrılmamıştı Duru haklıydı.Ama amansız bir savaş olacaktı onun tek başına savaştığı savaş.Çaresi yoktu ki.Kalbi kavrulsada, canı acasada kimse onu geri döndüremezdi.Eğer hala nefes alıyor olsaydı dünyanın neresinde olursa olsun onu geri getirebilirdim.Ama o çoktan sonsuzlukta kaybolmuştu.İçimden geldiği gibi konuştum. Ben ondan bir kalp istemiyordum ki.Benim aşkım ikimize de yetecek kadar büyüktü zaten.Ben aşkı değil eksik parçamı arıyordum ve biliyordum o parçayı dolduracak tek kız duruydu.
Bana verdiği cevaplar içimdeki karanlığı aydınlatmıştı.Yolun sonunda alacağım yaraları umursamıyordum.İçimde kalan ne varsa söyledim.Yanağını okşarken içim bir başka huzurla kaplandı.Burnum onun kiraz kokusuyla bayramı ilan etmişken elim yumuşak pürüzsüz yanağında yol alırken zamanı böylece durdurmak istedim.Gözleri aşkla değil acıyla parlıyordu belki ama ben önce kalbini sonrada o yeşil güzel gözlerini onaracaktım.Bunu yapabilirdim aşkın gücü bana bunun gücünü verirdi.
Bana yıl gibi gelen sürenin ardından Duru kabul etti ve ben şuan için kalbinde olmasamda hayatındaydım.Ve bugün bizim miladımızda.Ona daha güzel kapılar açacak gerekiyorsa o kapıların kilitleriyle tek tek uğraşacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşık Olur Musun ? (Yan Kitap)
Teen FictionDaha önce yarım kalmış bir aşkı tamamlamak için vardı onlar . Merve ve Görkem'den birer parçaydı onlar . Şimdi aradan yıllar geçtikten sonra belki Merve ve Görkem'in yolları çatışmamıştı ama Duru ve Doruk yeni bir hikaye için birleşmişlerdi. Bu kez...