VALERI
Alaric'ten aldığım izinle birlikte birlikte koşmaya başladığımda ilk kurtulmak istediğim birkaç saattir ayağımda bulunan rahatsız topuklular olmuştu. Her ne kadar güzel olsalar ve popomu güzel gösterseler de, ayaklarımın toprağa basmasıyla gelen mutluluk ile yarışamazlardı. Ayakkabılarımı atmamla birlikte hızlanarak yoluma devam ettiğimde arada durarak ağaçlara dokunarak kokumu bırakıyor, daireler çiziyordum. Teresa kesinlikle böyle yapmamın zaman kazandıracağını söylemişti ve ben süremi olabildiğince uzun tutmak istiyordum. Gelecekteki Luna'larının kolay bir av olmayacağını onlara göstermek istiyordum.
Kesinlikle kolay bir av olmayacaktım.
Elbisemi de bir kenara fırlattıktan sonra üzerine bıraktığım kolyem ve tokayla birlikte , ki onları kesinlikle geri almaya geleektim,kıkırdayarak yoluma devam ettim, bu iş tahmin ettiğimden daha eğlenceliydi. Saatlerdir Sebastian'ın yanında ona minik dokunuşlar sergiliyordum, güçlü kokusu burnuma dolarken bu hiçte kolay olmamıştı ancak her bir dokunuşumla birlikte derin nefes aldığını duymak, vücudundaki kasların gerildiğini hissetmek beni daha da heyecanlandırmıştı; en az onu istediğim kadar beni istiyordu. Sebastian'ın uluması kulaklarıma ulaştığımda beni aramaya çıktığını anlamam kalbimin göğsümden neredeyse dışarı çıkarcasına çarpmasına neden olmuştu.
Ona bıraktığım sürprizleri beğeneceğine emindim, hızlı bir hareketle iç çamaşırlarımı dallara tutuşturduktan sonra kurdumun dışarı çıkmasına izin verdim.
Toprağa değen patilerim sevinçle zıpladığında onu biraz daha yormaya çoktan karar vermiştim. Dört bir yanda koşarak dolanmaya başladığımda kendimi hiç bu kadar mutlu hissetmediğimi fark ettim. İçime dolan heyecan ve mutlulukla birlikte batmaya başlayan güneşin içimi ısıtan ışıklarının tüylerimi hafifçe okşamasına izin verdim ve koştum.
Sebastian'ın kokuusnu bana getiren rüzgara teşekkür ettim, her ne kadar bir an önce kavuşmak istesemde kurdum onun biraz daha uğraşmasını istiyordu.
KYRILL
Gece sürüsü buraya savaş için gelmişti, onların korumalarına ihtiyaçları vardı ancak sanki yaklaşan bir savaş yokmuş gibi yapılan ritüel hazırlıkları sinirime dokunmuştu. Gece sürüsü muhafızlarla birlikte güvenliği sağlayacaktı, bir yanım onu merak etse de diğer yanım koyduğum kurallardan yanaydı.
Etratfa koştururken duyduğum ulumalar ritüelin başladığını anlamamı sağlamıştı. Burnuma dolan tarçın kokusu bir anda olduğum yere sabitlenmeme neden oldu. Tanrıça benimle oyun oynuyor olmalıydı, bu koku yıllar öncesinden hatıralarımın canlanmasına neden olurken istemsizce ayaklarım beni ona doğru yönlendirdiğinde açık alanda daireler çizerek koşan kızıl kurt kalbimin acıyla sızlamasına neden oldu.
Tıpkı hatırladığım gibiydi, vücudunu kaplayan parlak kızıl tüyleri güneşin son ışıkları altında kendini belli edercesine parıldarken tek fark gözünü üzerindeki gümüş tutamdı ve o gümüş tutam her şeyi açıklıyordu, her şeyi netliğe kavuşturuyordu.
Bu gerçek kalbimin tekrar tekrar parçalara ayrılmasına neden oluyordu.
Kaybettiğimin ne kadar değerli olduğunu fark etmem bir yana gençliğimde aldığım her bir yanlış kararı yüzüme tekrar tekrar vuruyordu.
Kida'nın neşeli sesi kulaklarımda yankılanırken uzun süredir ilk defa onu andığımı fark ettim, ilk defa son anlarındaki gibi değil, eski mutlu olduğumuz günlerdeki gibi...
Bana dünyaları verdiği günlerdeki gibi..
Ay benim sevgimi sınamıştı ve ben bunda başarısız olmuştum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOKUNULMUŞ
FantasyBildiğiniz tüm kurt adam hikayelerini unutun. Valeri'nin dünyası küllerinden yeniden inşa edilirken tanıkları sizler olacaksınız. Daha fazlasını öğrenmek mi istiyorsun? O zaman vakit kaybetme, kahveni ve en sevdiğin atıştırmalığını al. Rahat bir kol...