1. Kitap - 27. Bölüm

7.5K 585 45
                                    

COLTON

Alfa'nın köşkten ayrılmasının üzerinden köşkte hakim olan stres dolu ortam gece sürüsünün teşrifiyle birlikte biraz da olsa azalsa da, bu sürüye güvenmeyen çok fazla kişi vardı.

Benim gibi.

Ona olan nefretim geçen onca seneye rağmen biraz olsun bile azalmamıştı. Kendi kıskançlığı ve bencilliği için koca bir sürüyle birlikte bir aileyi bilinmezliğe sürüklemekten çekinmemişti. Ve şuan uğraştığımız sıkıntılı durumların çoğu onun yüzündendi. Nöbetten dönen muhafızların liderinin eski alfayla konuştuğunu görebiliyordum. Yüzünün aldığı şekle göre verdiği haberler kesinlikle iyi değildi.

Yanlarına gelmemle birlikte dikkatleri önce bana sonrasında arkama yönelmişti. Kimin geldiğine bakmama gerek yoktu, ellerindeki kanın kokusunu alabiliyordum. Aldığı masum canların kokusu sonsuza dek üzerine sinmişti, o lanetliydi.

Muhafızların lideri yanımızdan ayrıldığında derin bir nefes alnını sıvazladığında ortalığın daha fazla karışacağını anladım.

"Onu bulamamışlar."

Kyrill'in soru soran gözleri üzerimizde geziniyordu, geldiğinden beri köşkte bir şeylerin ters gittiğini anlamıştı. Onun gözünden hiçbir şey kaçmazdı, hele kaos asla. Soru sormasına fırsat vermeden devam etti.

"Zindanlarda tutulan güney sürüsünün alfası kaçmış."

"Kaçmış mı?"

"Onu zindanda tutuyorduk." dediğinde Kyrill'in dudaklarının yukarı kıvrıldığını görebiliyordum.Bu hoşuna gitmişti, sürünün güçsüz kalmasına sevinecek kişilerden birisi olduğunun farkındaydım

"Güney sürüsünün bu kadar gözden düşeceğini tahmin et-"

Öne doğru adım atmamla birlikte Henry'nin elini kolumda hissetmem bir oldu. Şuan karmaşa çıkarmanın vakti değildi ancak bu sözleri söyleyebilecek son kişi bile olamazdı.

"Sürü kraliyetin emri altında değil, yasal olarak Valeri'nin hakkını almasını destekliyoruz. "

Valeri'nin kim olduğunu gayet iyi biliyordu, ismini duymasıyla birlikte sarı gözlerinde birkaç saniyeliğine beliren karaltıyı görmüştüm. Ancak benim varlığımda ona yaklaşamazdı, ona zarar vermesine asla izin vermezdim.

Birkaç saniye yeni çıkmaya başlayan sakallarını sıvazladıktan sonra ciddi bir şekilde konuşmasına devam etti:

"Korkak bir kurt için adamlarınızın enerjisini boşa harcamayın, gelecek olan savaşta ihtiyacınız olacak."

Yumruğumu sıktığımda tırnaklarımın avucuma battığını hissediyordum. Kendimi ne kadar tutabilirdim, onun üzerine atlamadan daha kaç dakika dayanabilirdim?

Derin nefes alarak kurdumu sakinleştirmeye çalışırken Henry ortamı yumuşatmaya çalışıyordu. İkimizide ilgisini çekecek konuyu gayet iyi bildiğinden bunu yapması zor olmamıştı.

"Luna nasıl?"

"Yaraları oldukça ağırdı ancak toparlanıyor, kısa süre içerisinde yolculuğa çıkacak duruma gelir."

"Peki ya avcılar?"

"Artık avcıların varlığından şüpheliyim, kanasusamışlar üstünlüklerini liderlerini öldürerek açıkça belli etti. Gözlemlerimize göre, artık sadece bir avuç insandan fazlasılar."

"Ne demeye çalışıyorsun?"

"Demeye çalıştığım, kraliyet dahil olmak üzere tüm sürülerin onları fazlaca küçümsediği. Etrafta dolanan saldırı söylentilerine kulak asmamak bir hataydı ve şimdi bedelini tüm sürüler ödeyecek."

DOKUNULMUŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin