My Teacher Bay Jeon2

17.Bölüm

JUNGKOOK'TAN

- Yani yarın nikah tarihi alacaksınız.

- Yani. Evet. Öyle düşündük.

Anlamışçasına başını sallayıp gülümsedi.

- Sonunda kavuşuyorsunuz.

Gülümsedim.

- Sonunda hyung. Sonunda.

Omuzumu sıvazladığında bir öğrenci kitapla yanımıza geldi.

- Bay Jung. Soru sorabilir miyim?

Hoseok hyunga döndüm.

- Ben odama geçiyorum hyung.

- Görüşürüz.

Yanlarından ayrılıp, odama çıkmaya başladım. Kapımın önünde duran Seo Hyun'la derince bir nefes verdim. Bir insan neden sadece matematik çözerdi ki?!

Telefonumum çalmasıyla cebimden çıkarıp, baktım.

Melek Kızım arıyor...

Gülümseyerek aramayı cevapladım ve odama ilerledim.

- Efendim güzelim?

Seo Hyun'un bakışları bana döndüğünde yutkunduğunu gördüm.

- Ya bak ne diyeceğim. Bu abimi alıp, balkondan aşağı sallandırmak istemiştin ya. Yapabilirsin. Ağzımı açmam söz veriyorum.

Güldüğümde Seo Hyun'a gel işareti yapıp, odama girdim. Peşimden odama girip, kapıyı kapattı.

- Ne yaptı yine o cüce?

- Ya resmen seninle öğle arası buluşmamam için bir ton dosya yığdı önüme.

İsyanına gülmek istesemde, Jimin'i öldürme isteği daha ağır basıyordu.

Koltuğa oturup, yanıma oturmasını işaret ettim. O kitabı açarken ben meleğime geri döndüm.

- Ne demek önüme dosya yığdı?

- Basbayağı yığdı işte. Otuz tane var desem yeridir.

Sinirle nefes verdim.

- Geberteceğim o iti.

- Of. Özür dilerim ama öğle arası buluşamayacağız sanırım.

Ders programını masanın üzerinden alıp, inceledim. İki dersim vardı öğleden sonra.

- Tamam. İki dersim var öğleden sonra. Sonra geliyorum.

- Abim seni görmesin bence.

- Görürse görsün. Umurumda değil. Onun yüzünden sevgilimide göremez oldum. İtiraz yok. Dersim bittiği gibi yanındayım. Ayrıca yatak odası bakmaya gideceğiz. Konuştuk bunu.

- İyi tamam. Dur bekle. Abim geldi.

Kısa bir sessizlikten sonra telaşlı sesini duydum.

- Kapat kapat!

Telefon yüzüme kapandığında sırıttım. Ardından Seo Hyun'a dönüp, kalemi aldım.

- Hangisi?

Dediğimde titrek eliyle soruyu gösterdi. Soruyu okuyup, anlattığımda teşekkür etti.

- Bay Jeon?

- Evet.

Ona baktığımda gözlerinin dolduğunu gördüm.