•elli bir•

1.8K 211 381
                                    

"Bazı insanlar, bazı insanlara mucizedir." -?

Yeni bölüm için oy sınırı: 80+

Bu bölümde bol bol yorum bekliyorum sizden💞

***

Berk kaşığı ağzına götürürken yüzümü elime yaslayıp gülümseyerek onu izledim.

"Neden Atalay'a öyle davrandın?"

Berk bakışlarını önündeki yemekten kaldırmadan omuz silkip kaşığı ağzına götürdüğünde kaşığı sapından yakaladım.

Berk gözlerini açıp bana baktığında ona ciddi bir bakış attım.

"Beko," dedim gözlerimi kısarken. Elimi kaşıktan çekip arkama yaslandım. "Atalay bana gayet nazik davranıyordu, neden ona ters davrandın?"

Berk elindeki kaşığı sakince tabağına bıraktı ve kollarını göğsünde birleştirirken derince iç çekti.

"Ona güvenmiyorum, Rüya." dedi. "Ya seninle oynuyorsa?"

Şaşkınca Berk'e baktım. Bu ihtimal aklımdan bile geçmemişti.

Benim bir şey söylememe kalmadan Berk tekrar konuştu. 

"Bakma bana öyle, cadı." dedi burnuma uzanırken.

Burnumu sıktığında nefes alabilmek için ağzımı açtım ve Berk'in elini iterken gülmeye başladım. Elinden kurtulup rahatça nefes alabildiğimde bir süre soluklandım.

"Atalay neden bana durup dururken oyun oynasın ki?" 

"Atalay neden sana durup dururken iyi davransın ki?"

Oflayarak arkama yaslandım. 

Berk'in her zaman haklı noktalara değinmesinden nefret ediyordum.

"Asma suratını kızım." dedi bana eğilerek. Yanağımdan makas aldı. "Seninle oynamaya kalkarsa onu dansöz ederim, bilmiş ol."

Gülümsedim. 

Berk gibi bir arkadaşa sahip olduğum için çok mutluydum ve umarım ileride çocuklarım da böyle dostluklar edinirdi. 

Bağırışma seslerini duymamızla Berk ve ben kafamızı seslerin geldiği tarafa doğru çevirdik.

Tuğçelerin masasında bir kargaşa olduğunu görünce kaşlarımı çattım.

Tuğçe ve arkadaşlarından biri ayağa kalkıp hararetli bir şekilde karşılıklı bağrışıyordu. Tuğçe'yle kavga eden kıza daha dikkatli baktım. Bu sabah benim ayağıma basan kızdı bu!

"Neler oluyor?" dedi Berk, endişeyle.

Açıkçası neler olduğunu ben de tam olarak kavrayamamıştım. Bağırışmalarını duysak da ne dedikleri tam olarak anlaşılmıyordu.

Etraflarında bir kalabalık toplanmaya başlayınca Berk hemen ayağa kalktı. Ben de peşinden tabii...

Atalay neredeydi? Neden müdahale etmemişti?

Tuğçe ve Atalay yakın arkadaştı. Tuğçe'nin şu anda Atalay'a ihtiyacı olduğundan emindim.

Berk tam kavgayı ayırmak için ileri atıldığında Tuğçe'ye ulaşamadan Taner hoca girdi araya.

"Ayrılın hemen!" dedi kızgın bir ses tonuyla. "Neler oluyor burada?"

Tuğçe'nin öfkeli bakışları Taner hocanın gelmesiyle yatışırken yanındaki kız ifadesinden ödün vermedi.

"Affedersiniz hocam." dedi Tuğçe hırpalanmış bir ses tonuyla. "Problem çıkarmak istememiştik."

Yanındaki kız kollarını göğsünde birleştirip mırıldandı. "Sen problemin ta kendisisin."

Tuğçe hışımla yanındaki kız dönüp aniden üstüne atılınca, kız bu sefer Tuğçe'nin saçlarına yapıştı.

Ağzım açık, olanları izlemek dışında hiçbir şey yapamıyordum.

Tuğçe hep sosyal ve hareketli bir kızdı, bunu biliyordum ama bu hali... Bu kesinlikle Tuğçe'nin yeni bir tarafıydı.

Pıtırcık || TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin