GANG.

19

Louis ile yatağımızda kahvaltı yaptığımızda ikimiz de çok mutluyduk. Ona sarıldığımda Louis de saçlarıma öpücük kondurdu.

"Bunun hayalini o kadar uzun süredir kuruyordum ki." dedi Louis ve bana baktığında gülümsedim. "Artık benimsin, ömür boyu."

"Ömür boyu." dedim ve onun elini tuttum. "Seni seviyorum."

"Seni seviyorum, sen benim başıma gelmiş en güzel şeysin." dedi Louis ve burnuma öpücük kondurduktan sonra güldüm.

Louis'in dudaklarına öpücük kondurduğumda Louis beni kucağına aldı. Ellerim onun sırtında gezerken dudaklarımı ondan çekip, yüzünü inceledim. Çok güzeldi. Bir Tanrı kadar güzeldi.

"Balayına gitmeliyiz." dedi Louis.

"Evliler böyle yapıyor değil mi?" diye sordum. "Daha randevumuza bile çıkmadık."

"İlk randevumuza, balayında çıkmaya ne dersin?" diye sordu Louis.

"Harika bir fikir." dedim ve ona sarıldım. "Beni hiç bırakma Louis."

"Sonsuza dek benimsin." dedi Louis ve Harry'i altına aldı.

#

Louis ile birlikte yola çıktığımızda ikimiz de yolda kahkahalar atıyor, sevdiğimiz müzikleri son ses dinliyor, bağıra bağıra şarkı söyleyip, arabada öpüşüyorduk.

"Acıktın mı?" diye sordu Louis yol kenarındaki bir restoranın önünde durup.

"Evet." dedim ve Louis ile arabadan çıkıp, restorana girdiğimizde Louis kollarıyla belimi sardı.

Louis, garsona sipariş vermeye başladığında ona baktım. Onun ne kadar kırgın olduğunu ve yaşadıklarını bilmeme rağmen dışarıda hala sert gözükmesini seviyordum. Bana farklı, diğer insanlara farklı davranıyordu.

"Ne düşünüyorsun?" diye sordu Louis.

"Sana nasıl aşık olduğumu." dedim.

"Nasıl aşık oldun?" diye sordu Louis ve elimi tuttu.

"Bilmiyorum. Sanki-" dedim ve gülümsedim. "Hayatım boyunca bir şey eksikti ve seni görünce o tamamlandı."

"Şuanda tamamlandık." dedi Louis.

"Bazen sana çok geç kaldığımı düşünüyorum." dedim ve Louis karşımdan kalkıp, yanıma oturdu.

"Birbirimizi sonunda bulduk, önemli olan o." dedi Louis ve güldüm.

"Seni seviyorum."

"Seni seviyorum." dedi Louis ve dudaklarıma öpücük kondurdu.

#

Otelimize geldiğimizde ikimiz de bu tatili hak ettiğimizi düşünmüştük. Odaya girer girmez, Louis'in dudağına yapıştığımda Louis bu öpücüğü beklemiyordu.

"Gün geçtikçe daha çok edepsiz oluyorsun." dedi Louis.

"Artık bir Tomlinson olduğuma göre." dedim ve gülümsedim.

"Bu Tomlinson'ı terbiye etmem gerekecek." dedi Louis ve ona tutkuyla baktım.

"Et!" dedim ve Louis beni kollarının arasına alıp, yatağa götürdü.

Yatakta uzandığımda kollarımı yukarı kaldırıp, beni soymasına izin verdim. Beni ayaklarımdan başlayıp, önce bacaklarımı sonra da karnımı öptü ve yukarı çıktığında yüzüme öpücük kondurdu.

"Seni seviyorum Harry." dedi Louis.

"Seni seviyorum, kocacım." dedim gülerek.

Louis, bacaklarımı kendisine doladıktan sonra yavaşça içime girdiğinde zevkle altında inlemeye başladım.