İlk fic girişimim şimdiden hazır olun tribe girdim
Gitgide hızlanan yağmurun altında sinirlerim iyice bozulmaya başlamıştı.Nasıl olur da sabah günlük güneşlikken birden böyle yağabiliyor?Adımlarımı hızlandırdım ve ilk gördüğüm yere sokuldum.İçeridekiler alaycı bi tavırla beni gözetlerken kendimi kurulamakla meşguldüm.İçerisi sıcak ve en önemlisi kuruydu.Bu şimdilik benim için yeterdi.Hiç değilse yağmur dinene kadar kadar burada oyalanabilirdim.Hoş ve samimi bir yerdi.Duvarlardaki motifler ve ağaç ev havası veren ahşap döşemeler şirin gözüküyordu,kafe tarzı bir yerdi.Etrafı biraz inceledikten sonra bir masaya geçtim ve ceketimi sandalyeye astım.Hassiktir,telefonum!Aklıma gelmesiyle elimi cebime atıp telefonu mu çıkarmam bir oldu,sırılsıklamdı..Söve söve masanın üstündeki peçeteyi alıp kurulamaya çalıştım hiç değilse hala açılıyordu.Bana doğru gelen bir garson gördüm.
-Bir isteğiniz var mı efendim?
Yüzündeki alaycı tavrı ve samimiyetsizliği her yönden belli oluyordu.Bir şey istemesem de başka çarem olmadığı için cevap verdim:
-Kahve alabilir miyim?
Yine alaycı bir tavırla cevap verdi;
-Tabi efendim.
Fazla aldırış etmemeye çalışarak çalan telefonuma baktım.
-Efendim anne
-Jennie dışarıda çok kötü yağmur var neredesin?
-İyiyim anne bi kafeye girdim yağmurun dinmesini bekliyorum
-Kendine dikkat et biliyorsun yarın uçuşun var hasta olamazsın.
İç çekerek onayladım ve kapattım.Ah haklıydı yarın uçuşum var..
Yeni Zelanda'dan Kore'ye gidecek olmak açıkçası beni çok geriyordu.Evet orda doğdum ama uzun zamandır buradayım ve neyle karşılaşacağımı bilmiyorum.Yaklaşık 2 hafta önce YG'nin seçmeleri olduğunu gördüm.Müzikle aram hep iyi olmuştur fakat aklıma hiç bir zaman böyle bir şey gelmemişti.Daha farklı planlarım vardı,ama ben birden bunu yapmak istediğimi fark ettim.Burada tek başıma yaşıyorum.Babam bizi ben 6 yaşımdayken terk ettiğinde annemle buraya geldik.Bana burada kalıp kalmamak istediğimi sordu ve bende kabul ettim.Tek başıma yaşayacak olmanın zor olacağını biliyordum ama yapmam gerektiğini düşündüm.Şimdi yine tek başıma sonunu bilmediğim bir yola gidiyorum..
Sabah erkenden kalktım.Dünden hazır olan valizlerime son bir kez göz gezdirdikten sonra eşyalarımı alıp taksi çağırmaya indim.Havalimanına giderken hala tedirgindim.Kontrolden geçtikten sonra bavullarımı verdim ve uçağa doğru yöneldik.Tek kişilik koltuk almıştım.Kendimi bildim bileli utangaç biriyim ve kesinlikte tanımadığım biriyle oturamayacağımı biliyorum.Gece gerginlikten çok uyuyamadığım için arkama yaslanıp kendimi rahatsız bir uykuya verdim.Uyandığımda çoktan gelmiştik.Uçaktan inip valizlerimi aldım ve taksi çağırıp yola koyuldum.Şirketin önüne geldiğimde taksiciye parasını verip içeri girdim.İçerisi çok büyük ve insan doluydu.Resepsiyon tarzı bir yerde oturan kadın çalışana yöneldim.
-Merhaba,ben Jennie Kim.Seçmeler için çağırılmıştım yardımcı olabilir misiniz?
Tabi ki efendim hoş geldiniz diyip bana takip etmemi söyledi.Asansöre bindik ve yukarı çıktık.Uzunca bir koridorda hayli yürüdükten sonra "Training" tabelalı bir odaya girdik.
Tanrım ne çok kız vardı.Hepsi bir köşede gruplar halinde sohbet ediyorlardı.Odanın bir duvarı baştan aşağıya aynadan oluşuyordu.Aynanın yan duvarında 6-7 sandalye vardı fakat boştu.Odanın ortasında da bir sandalye duruyordu ve önünde de mikrofon ayaklığı vardı.Herkes heyecanlı bir şekilde birbiriyle konuşuyordu.Beni odaya getiren kadın burada beklemem gerektiğini söyledi ve çıktı.Sap gibi ayakta dikilip kalmıştım.Aslında çok göze çarptığımı sanmıyorum herkes kendi işiyle uğraşıyordu.Etrafa bakarken gözüme bir şey çarptı.Duvarın bir köşesinde tek başına bir kız oturuyordu.Neredeyse herkes birileriyle sohbet ederken onun yalnız olması garibime gitmişti.Kızı biraz inceledim.Sarı saçları beline kadar uzanan hemen hemen benimle aynı kiloda bir kızdı.Yüz hatları çok güzeldi.Oturduğundan çok anlayamadım ama boyunun benden uzun olduğu kesindi.Kendimi sapık gibi hissettim ve bakmayı kestim.Yanına doğru ilerledim.Vardığımda bana baktı.Baştan aşağı süzdü ve gülümsedi.Acaba benim gibi oda beni mi inceledi.Salak salak düşünmeyi bırakıp merhaba dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Life is live • Jenlisa
Teen FictionEn çok yapmak istediğin şey ile en çok yaptığın şey nedir?Jennie bunun farkına vardığında işler çıkılmaz bir hal alıyor. JENLİSA#1