Life is live • Jenlisa

Grup

yb atıyorum çünkü merak eden insanlar var ve size kalsa asla yb atamam kimse oy vermiyor aq

600 okunma olmuş yorum yapmadığınız için bilemiyorum ama umarım beğeniyorsunuzdur

bölüm ismi çok basit duruyor ama her türlü şekilde anlaşılmaya müsait o yüzden sevdim adskjıhbnweqa

Saat 6.45'te çalan alarmla hepimiz irkilirken herkes homurtulu bir şekilde gözlerini açmaya başladı.Alarmı susturup yatmaya devam eden Rose'yi gördüğümde,her ne kadar aynı şeyi yapmak istesem de kalkmak zorunda olduğumuz için söylene söylene sıcak ranzamı terk ettim.

Ranzadan inip tuvalete doğru yöneldim.Uykusuzluğumu adeta bağıra bağıra gösteren göz altlarıma baktıktan sonra musluktan suyu en soğuğa ayarlayıp yüzüme çarptım.Kendime gelmemin başka bir yolu yoktu.Yüzüme değen soğuk sudan sonra birazda olsa açılmıştım.Havluyla yüzümü kuruladıktan sonra tekrar odaya döndüğümde hala uyumaya devam eden 3 tane kış ayısı gülümsetmişti.

Her seferinde uyanamıyorlardı ve şimdiye kadar ben olmasam muhtemelen çoktan atılmışlardı.Gerinip hafifçe esnedikten sonra sırayla hepsini uyanması için dürttüm.Jisoo ve Rose'yi uyandırdıktan sonra sıra Lisa'ya gelince duraksadım.Geldiğinden beri küs olduğumuz için uzun zamandır onu kaldıran ben olmamıştım.Dün gece barıştıktan sonra sanırım artık bunun için bir engel yoktu.Ranzanın altında yatan Lisa'ya eğilip kolundan dürterek uyanmasını söyledim.İstemediğini belli eden mırıltılar çıkardıktan sonra üzerindeki yorgana daha sıkı sarılıp uyumaya devam etti.Sinirlenmeye başlıyordum çünkü ne yapsam uyanmıyordu.

Ani bir hareketle üzerindeki yorganı çekip boşlukta hissetmesini sağladığımda gözlerini açtı.Elinden oyuncağını almışım gibi dudaklarını büzünce ne kadar şirin gözüktüğünün farkında değildi.

-Kalkmalısın Lisa.Derse gitmemiz gerekiyor.

Büzdüğü dudakları bu kez kıvrılıp gülümsediğinde cevap verdi.

-Günaydın.

Günaydın..Ondan günaydın lafını duymayalı çok uzun zaman olmuştu.Yüzüme gülümseyen yüzüne tebessüm ettikten sonra hazırlanmaya koyuldum.Jisoo hazırlanırken bir yandan bizi bu saatte kaldıran şirkete küfürler mırıldanıyordu.Dışarıdan baktığınızda çok tatlı ve masum görünen bu kız sinirlendiğinde tanıyamacağınız birine dönüşebiliyordu.Onun hislerini istediği gibi göstermesi ve açık sözlülüğü en sevdiğim tarafıydı.

-Jennie,sence bunu mu giymeliyim,yoksa bunu mu?

İki elinde tuttuğu kıyafetlere bakarken göz devirdim.Alt tarafı pratik yapmaya gidiyorduk ve elindekiler sadece eşofman tarzı şeyler harici değilken süsleniyormuş gibi soru soruyordu.

-İkisi de güzel Lisa.Alt tarafı çalışmaya gidiyoruz.Hem hangisinin olduğunun bir önemi yok sana giydiğin her şey yakışıyor.

Yüzünde bir zafer gülümsemesi gördüğümde istediği şeyinde bunları duymak olduğunu anlamıştım.Onun bu haline güldükten sonra hazırlanmaya devam ettim.Odadan çıktığımızda geniş koridorlarda yürürken hepimiz sürekli esniyorduk.Eğer imkanım olsaydı o yataktan ömür boyu çıkmak istemezdim.Çalışma odasına doğru giderken elimi tutan Lisa'yla göz göze geldik.Aniden elimi tutması,yaptığı her şey gibi beni zor duruma sokarken bu duruma aldırış etmemeye çalıştım.

Odanın önüne geldiğimizde içeri girdik.İçeride tıpkı bizim gibi esneyip duran stajyerler vardı.Biraz ilerledikten sonra odanın karşısındaki İrene'yi gördüğümde,şaşırmış ve sinirli gözlerle bize bakıyordu.Lisa onu fark ettikten sonra,eline kenetli ellerimi daha sıkı kavrayarak yüzünde alaycı bir ifadeyle direkt olarak İrene'nin gözlerinin içine bakıyordu.Her ne kadar elimi kırabilecek kadar sıkı tutsa da bu zevki bölmek istemediğimden fazla önemsemedim.İrene şu an gerçekten öfkeden kudurmuşa benziyordu ve bu görebileceğim en iyi manzaralardan biriydi.

Bize doğru yaklaşmaya başladığında Lisa ve ben onu alaycı gözlerle süzüyorduk.Gözleri bir elimize bir bize bakarak geldiğinde suratına sahte bir gülümseme yerleştirerek konuştu.

-Ooo,bakıyorum da sular durulmuş.Ne o barıştınız mı?

Lisa ufak bir kahkaha atarak konuştuğunda İrene'nin gittikçe sinirlendiğini hissedebiliyordunuz.

-Yanlışın var.Sular hep durgundu,sadece suyu kirleten bazı çöpleri temizledik hepsi bu.

Dediği şeylerle gülmemi zor tutarken kıpkırmızı olmuş İrene'yi görmek,bir müzede ki en güzel eseri görmek kadar zevk veriyordu.İrene Lisa'yı gerçekten kızdırmıştı ve şimdi kızdırma sırası Lisa'daydı.O sürtük bunu kesinlikle hak etmişti.Kızına gururla bakan bir anne gibi Lisa'ya baktığımda İrene çoktan toz olmuştu.Kulağına yaklaşıp fısıldayarak konuştum.Yüzüne bu denli yaklaştığımda kendine özgü kokusu daha çok belirginleşiyordu.

-Gerçekten bazen sinir bozucu olabiliyorsun.Sanırım sinirli Lisa'yı sevmeye başladım.

-İstersen beni sinirlendirmeyi daha çok dene.Yalnız uyarıyorum,beni sinirlendiren küçük Jennie olduğunda sinirimi daha farklı şekillerde göstermek isteyebilirim.

-Bunu görmeyi dört gözle bekliyorum.

Gözlerime ahlaksızca bakan gözleri nefesimi kesmeye yeterdi.Bugüne kadar onun hep tatlı ve tapılası olan şirin tarafını görmüştüm.Lisa'yı ilk kez böyle görmek,beni bir çiçeğin bilinmeyen yapraklarını keşfedermişçesine heyecanlandırmıştı.Ve bu çiçeğin daha keşfedilecek çok yaprağı olduğuna emindim...

Ellerimi tutmayı bırakıp kolunu belime dolamıştı.Sağımdan soluma doğru uzanan uzun kolundaki elinin parmaklarıya serçe parmağından işaret parmağına doğru sırayla ritimli bir şekilde vuruşlar yapıyordu.Kafamı yerden kaldırmayarak sadece belimdeki eline odaklanıyordum.6 ayın acısını çıkartmaktan kastı sanırım sadece İrene ile ilgili değildi..

İçeri öğretmenler girdiğinde sonunda her an bayılacak gibi olmamı sağlayan elide belimden ayrıldı.Elini hafifçe sürterek belimden uzaklaştırdıktan sonra dudaklarını ıslatarak hafifçe öksürdü.Bu kız beni çıldırtmak mı istiyordu?

Öğretmenlerden biri dikkatimizi kendine çektikten sonra konuştu:

-Bugün çalışmaya başlamadan önce bir kaç duyuru yapmak istiyoruz.Bundan sonra sizi rastgele gruplara koyup performans yaptırmayacağız.Yaptığımız bir kaç değerlendirme sonucu bazılarınızın çalışacağı kişiler kalıcı olarak seçildi.Bundan böyle bu kişiler artık sürekli bir grup halinde olacak bu yüzden iyi geçinmeye bakın.

Boğazını temizleyip devam etti;

-Kim Ji-soo,Jennie Kim,Park Chaeyoung ve İrene.Bundan böyle grubunuz bu şekilde.

Hepimizin gözleri sonuna kadar açılmıştı.Lisa'ya baktığımda sıktığı dişleri çenesini kasıyordu.Çünkü tam karşıdaki İrene adeta kahkahalar atıyordu.Derin bir nefes alıp sanki bağıracakmış gibi göründüğünde tekrar konuşan öğretmeni duymasıyla duraksadı.

-Ah,özür dilerim yanlış görmüşüm.

Gözlerini kısarak kağıda tekrar dikkatle baktıktan sonra bu kez emin bir şekilde konuştu:

-Kim Ji-soo,Jennie Kim,Park Chaeyoung ve Lalisa Manoban.Evet 4'ünüzün grup olarak devam etmesine karar verildi.

Bu siktiğimin kadını bizi kalpten götürmeye mi çalışıyordu? Acilen kendine bir gözlük almalıydı.Hala az önce duyduğumuz şey yüzünden biraz gerilmiş olsakta hepimiz derin bir oh çekmiştik.

Bu sırada aynı bizim gibi şok olan İrene'ye baktığımda,bu kez sinirlenme sırası ona geçmişti.Az önce yine aramıza girme düşüncesiyle zevkten kuduran sürtük bu kez hayallerinin suya düşmesiyle sinirden kuduruyordu.

Hızla şaşkınlıklarımızın yerini sevinç almaya başladığında içimden şükredip duruyordum.Stajyerliğin son adımı olan kısma gelmiştik.Bir gruba atanmayı başarmıştık ve grubumdaki kişiler zaten başından beri en uyumlu olduğum kişilerdi.Daha önce rastgele eşleşmelerde beraber olduğumuza daha önce hiç olmadığımız kadar iyiydik.Sinerjimiz tam uyuyordu.Şimdiyse resmi olarak artık bir grup olmuştuk.

Evet yavaşça ilerlemeye başlıyoruz bence ne çok hızlı ne yavaş oluyor tam istediğim gibi gittiğini düşünüyorum sizce nasıl?

Hafiften smutlu vibelarda verdim size güneşli günler yakındır asdjhklşbneqwjkads