merhaba arkdşlar ben dj dikkat eskişehire taşınmayla uğraşıyodum atamadım yb kusura bakmayın hazırsanız hafif kaoslu yeni bölüme geçiyoruz xdd
___
Şaşkın gözlerle bana bakıyordu.Aynı yüz ifadesi Rose ve Jisoo'da da hakimdi.Nitekim ben bile şaşırmıştım.Lisa 1-2 adım üzerime geldi.Aramızda 1 metreden az bir mesafe vardı.Sinirli ve gücenmiş olduğunu saklayamadığı gözleriyle alaycı bir tavırla konuşmaya çalıştı:
-Evet,dinliyorum?
Birbirine geçirdiğim kollarımla kapının önüne dayanmış şekilde kaldım.Gerçekten ne diyecektim ki? Ah,Lisa.Sen yanlış anladın.İrene yanlışlıkla üzerime atladı bizde öpüştük.
Gerçekten mi..
Hayır bu kadar salakça bir şeyi söylemeye beynim izin vermiyordu.Düştüğüm duruma tekrar lanet okuyarak derin bir nefes aldım.
Jisoo ve Rose'ye bakıp çıkmaları için kaş göz yaptım.Zaten ben yapmasamda ortamdan kaçmak için 40 takla atıyorlardı.Kilitlediğim kapıyı açıp çıkmalarına izin verdikten sonra tekrar kilitleyip Lisa'ya geri döndüm.
-Lisa..Bak,ne gördüğünü biliyorum,ne düşündüğünü de.Her şey o kadar saçma ki kafayı yemek üzereyim.Tamamen o aptal İren-
-Yeter Jennie,yeter.Bana bir açıklama yapmak zorunda değilsin.Sen benim sadece arkadaşımsın.İstediğin kişiyle olabilir,istediğin şeyi yapabilirsin.Bunun için ne bana açıklama yapmana nede benim seni sorgulamama gerek yok.
Yüzündeki soğuklukla ağzından çıkan her kelime göğsümü delip geçiyordu.Dolmaya başlayan gözyaşlarımla tekrar bir savaşa girdim.Aylar önce bana hayranlıkla bakan o sevimli kızın yerini bir başkası almıştı sanki.Gözlerimin içine bakıyordu ve ben onu çözemiyordum.Gerçekten ne hissettiğini anlamak imkansızdı.Sözleri başka,gözleri bambaşka konuşuyordu sanki.
-Şimdi izin verirsen,çıkmak istiyorum.
-Çıkmak mı? Neden? Sonuçta biz sadece arkadaşız.Madem bu olayla ilgili hiç bir sorunun yok,odayı terk etmek istemen için bir sebepte yok?
Bu kez sinirli konuşmuştum.Az önce söylediği sözler hala beni sarssa da bu süper sevimli ufak şeyin yüzüne yumruk atasım gelmişti.Dediğim şeyler karşısında afalladı.Madem böyle istiyor,ona göre oynayacaktık.
İç çekerek elinde tuttuğu çantasını yatağa fırlatıp kendi de arkasından gitti.Ne yani,bu kadar mıydı? Ne yaparsam yapayım gidecek sanıyordum fakat başarmıştım.Sanırım bazen ikna edici olabiliyorum.
Onu gitmemeye ikna ettikten sonra sıra bir sonraki hedefime gelmişti.Lisa'nın bana inanmasını sağlamam gerekiyordu.Her ne kadar az önce umrunda olmadığını,sadece arkadaş olduğumuzu söylese de yalan olduğunu anlamak hiç zor değildi.Onu tanıyordum.Belki bir kaç aylığına.Ama onu tanıyabilecek kadar yakındım.Tekrar öyle olacağım..
Yaklaşık 15 gün geçmişti.15 gün boyunca Lisa'nın selam vermesini bırak,yüzüme bile bakmamıştı.Ne zaman konuşmaya gitsem aklıma o gün söylediği sözler geliyordu.O laflardan sonra ne diye gidip konuşacaktım ki? Tam anlamıyla çöküşteydim.Bu akşam toplu çalışma vardı.Antrenörler bize test amaçlı kareografi yaptıracaklardı.Çalışmaya 1-2 saat kala Rose ve Jisoo ile beraber hole indik.Kimlerle eşleştiğimizi görmek için birbiriyle didişen kızlara katıldık.
Gerçekten mi..
5'er kişilik grupların birindeydim.Sorun 5 kişi olması değildi.5 kişinin içindekilerden birinin Lisa olmasıydı.
Tuvalete gidip kendimi sağlı sollu tokatlamak istiyordum.En azından iyi yanından bakabilirdim.Belki bu Lisa ile barışmam için bir şans olurdu.15 gündür yüzüme bile bakmayan Lisa'yla..
Çalışma odasına girdiğimizde bilindik gürültü kol geziyordu.Kendi aralarında konuşan kız grupları hiç şaşmazdı.Jisoo ve Rose'nin yanına giderken yanlarında Lisa'yıda gördüm.Genelde ben olduğum için yanımıza pek gelmezdi kendi başına dururdu.Yürürken bana baktığında hafif sendeledim.Hay sikeyim düz yolda bile yürüyemezken nasıl işleri düzeltecektim!
Sendelediğimde aralarında güldüler.Güldü-ler-..Lisa 'da gülmüştü.Evren sanırım bana acımıştı.Yanlarına vardığımda selam verdim.Ve Lisa'da dahil olmak üzere bana selam verdiler.Ne oldu da birden benle konuşmaya başlamıştı bu? Gülümseyen yüzüne aynı gülümsemeyle karşılık verdim.
O sırada içeri öğretmenler girmişti.Aylardır canımıza okuyan öğretmenler.Aslında iyi insanlardı sadece çok sertlerdi.Ama sanırım olması gereken buydu.
-Hazırsanız başlıyoruz.Lütfen gruplarınız nasılsa ona göre sıralanın.
Herkes kımıldanıp eşleştiği kişilerle yan yana gelmeye başladı.Zaten yanımda olan Lisa ile bizde diğerlerinin yanına geçtik.
-5'erli gruplarda 1 tane fazlalık oluştu.4'e düşürüp boşta kalan arkadaşınızla beraber 2'şerli grupları 1 arttıracağız.
Elindeki listeyi tekrar kontrol etti ve gözleriyle aranıp beni buldu.
-Jennie,sen 2'şerli gruba geçiyorsun.İrene ile ikiniz olacaksınız.
İRENE İLE İKİMİZ Mİ OLACAĞIZ?!
Bugüne kadar öğrendiğim bütün küfürleri sıralamamak için kendimi parçalıyordum.Hay sikeyim dalga mı geçiyorsunuz lan benimle.Kapıdan giren İrene'ye döndü herkes.Yüzünde sinir bozucu bir gülümseme vardı.Gerçekten katil olmaya hazırdım.Şokun etkisinden hala çıkamamışken aklıma Lisa geldi...
Kafamı hafif çevirmemle beraber kıpkırmızı olmuş yüzü ve gözlerinden resmen alev çıkartan duruşuyla o an kalpten gidebilirdim.Gözlerinin içine yalvaran gözlerle baktım.Lisa'yı daha önce böyle görmemiştim.
Yanına doğru gitmeye yeltendiğimde kolumun çekildiğini hissettim.
-Hazır mısın Nini? Dans nasıl edilir gösterelim şunlara...
Yazarken ben bile ireneyi öldürmek istedim kaos mütiş bi şey asnlwqeasenasdnqweask
Bu arada sınırlama koymayı sevmiyorum ama oy atarsanız çok sevinirim yorumlarıda unutmayın kendi kendime yazıyo gibi hissediyorum düşüncelerinizi belirtin az amk
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Life is live • Jenlisa
Teen FictionEn çok yapmak istediğin şey ile en çok yaptığın şey nedir?Jennie bunun farkına vardığında işler çıkılmaz bir hal alıyor. JENLİSA#1