hepinize mutlu yıllar arkadaşlar umarım bok gibi bir 2020den sonra yeni yılı daha güzel geçiririz .d
yb isteyenleri gördüm o zaman yorum atmaya ne dersiniz ;))
medya çok güzel :(
Yaklaşık 5 dakikadır ikimizde konuşmadan gözlerimiz kapalı birbirimize yaslanarak duruyorduk. Her ne kadar kendince sebepleri olduğunu söylese de söylediği şeyler kolay hazmedilecek şeyler değildi. Yaşadığım korku sadece bir süreliğine olmuş olsa bile atlatamıyordum. Çünkü Lisa sıradan birisi değildi benim için. Bendeki yeri çok farklıydı. Onsuz olma düşüncesi bile tüylerimi ürpertirken az önce söylediği sözler beni tamamen bıraktığını düşündürmüştü. Şimdiyse sadece varlığını hissetmeye çalışıyordum. Yanımda olduğunu hissetmeye ihtiyacım vardı. Varlığını hissetmeye ihtiyacım vardı.
Sonsuza kadar bu şekilde kalabileceğimi düşünsem de sessizliği bozan ben oldum.
-Eğer,eğer bir daha benim için benden habersiz kafana göre şeyler düşünür,kafana göre şeyler yaparsan basit bir öpücükle kurtulamazsın Manoban. Senden iyiliğimi düşünmene ihtiyacım yok. Sadece benimle olmana ihtiyacım var. Bunu o küçük kafana sok.
Alnıma yasladığı kafasını kaldırıp tebessüm etti. O an daha yakından gördüğüm yüzü şoka girmemi sağladı. Yüzünün her yerini çizmişti ve şu anda bunu daha iyi fark etmiştim.
-LİSA,SEN KAFAYI MI YEDİN? BU HALİN NE?!
Bağırmamla tekrar yüzünü eğdiğinde çenesinden tutup bana bakmasını sağladım. Aptal kız bir kedi gibi her yerini çizmişti.
-Jisoo ellerini kanattığını söylediğinde kendime çok sinirlendim. Üzgünüm..
Yani suçlu hissetmesi güzel bir şeydi,hoşuma gitmedi diyemem. Ancak her suçlu hissettiğinde böyle yapacaksa acilen bir psikolog tutmamız şarttı.
-Daha iyi misin Jenn- BU HALİN NE LİSA! YÜZÜNE NE YAPTIN? SİZ KAFAYI MI YEDİNİZ?
İçeri girmesiyle bağırması bir olan Rose,ikimizi de kısa süreli gülme krizine soktu.
-NE GÜLÜYORSUNUZ? HARİKA,2 TANE RUH HASTASIYLA ÇIKIŞ YAPTIM.
Söyledikleri gülmemizi şiddetlendirirken içeri Jisoo geldi. Halimizi gören Jisoo'da bize katıldı.
-Sende mi Jisoo? Akıllı kimse yok mu burada?
-Yapma Rose. O öğretmen belini düzgün kıvıramadığını söylediğinde bütün ayıcıklarını yırtıp sabaha kadar belini kıvırabilmek için çalışmıştın.
-Bir kere o farklıydı. O kadın belime laf etmişti. Ne yapsaydım?
Bu kez Rose'de gülmeye başlamıştı. Gerçekten akıllı kimse yoktu sanırım. Bu kadar uyumlu bir grup olamazdık.
Bugün ilk sahnemize çıkacaktık. SBS'de Whistle ve Boombayah'ı sergileyecektik. Yurttan çıkıp korumalar eşliğinde araca bindik. Twitterda herkes yeni çaylak grubun sergileyeceği performans hakkında konuşuyordu. Bu da bizi daha fazla geriyordu. Lisa en gergin olanımızdı,ama buna alışmıştık artık. Sahneden önce hep böyle olurdu. Sahnedeyse çok farklı oluyordu.
Binaya vardığımızda dışarıda çok büyük bir kalabalık vardı. Ellerinde telefonları olan bir sürü insan karışık şekilde isimlerimizi bağırıyorlardı. Dışarı çıktığımızda bağırışlar artmıştı. Koca koca adamlar ufak bedenlerimiz ezilmesin diye uğraşırken biz de binaya girmeye çabalıyorduk. Sonunda içeri girdiğimizde derin bir nefes çektik. Daha yeni çıkış yapmış olmamıza rağmen insanların bu tepkisi inanılmazdı.
Kulise geçtiğimizde hazırlıklara başladık. Makyözler bizimle ilgilenirken bir yandan da saçımız yapılıyordu. Sahne kıyafetleri sanırım çoktan seçilmişti. Onlar işleriyle ilgilenirken biz de sahnede nasıl davranacağımız hakkında konuşuyorduk. Tekrar tekrar nelere dikkat etmemiz gerektiği hakkında birbirimize hatırlatmalar yapıyorduk.
Zamanın ne kadar hızlı geçtiğini fark etmemiş olmalıyız ki vakit çoktan gelmişti. Son hazırlıkları da tamamlandıktan sonra çağrıldığımızda sahneye gitmek için hareketlendik.
Performansı bitirdiğimize nefes nefese kalmıştık. Bir sorun çıkmadan bitirebildiğimiz için içimden şükredip duruyordum. Kameralar çekimden çıktığında nefeslerimizi dizginlemek için uğraşıyorduk. Yaklaşık 10 dakika sonra haftanın 1.sini seçmek için tekrardan yayına girecektik. Bunun için belirli kriterler vardı ve rakibimizde oldukça güçlüydü. Zaten henüz çok yeni olduğumuzdan kazanabileceğimizi pek düşünmüyorduk.
Diğer idollerde sunucularla beraber sahneye geldiğinde yayın az sonra başlayacaktı. O an bir sürü idolle yan yana olduğumu fark ettiğimde yıllardır kurduğum hayali yaşadığımı fark ettim.
Yayın başlamıştı. Sunucular konuşmaya başladığında haftanın 1.si kim olacak tarzından heyecan yaratıyorlardı. Dijital ekrana puanlamalar verildiğinde Lisa elimi tutmuştu. Gerginliği her halinden belli olan bu kaküllü bebeği sakinleştirmek için bir şey yapamazdım çünkü bende gergindim. Yarıştığımız grup I.O.I isimli başka bir kız grubuydu. Canlı puanlar verilmeye başlandığında ekrana bakmaya korkuyordum ama bir o kadar da merak ediyordum.
Kazanmıştık..
8701 puana 6331. İlk ödülümüzü almıştık. Sunucu elime ödülü verdiğinde kurumuş boğazımı konuşabilmek adına ıslattım. Bir yandan da ağlamamak için uğraşıyordum.
-Hayranlarımıza bize verdikleri ilk ödül için çok minnettarız. Çıkışımıza kadar hep bize yardımcı olan şirketimize(:D),şarkımızın yapımında olan Teddy Oppa'ya ve yine bizi sevip benimseyen herkese çok teşekkkürler.
Daha fazla saçmalamamak adına mikrofonu Jisoo'ya verdiğimde derin bir iç çektim. Bu konuşma işi sandığımdan çok daha stresliymiş. Jisoo'da benzer şeyler söyledikten sonra mikrofonu tekrar sunuculara verdi. Sunucular kapanış konuşmasını yaptıktan sonra yayın kesildi. İçeri girdiğimizde kuliste bizi bekleyen insanlar alkışlamaya başladı. O sırada hepimiz ağlamaya başladık. Dördümüz de sarılıp hüngür hüngür ağlıyorduk. Jisoo'nun bile hafif gözleri dolmuştu ama ağlamıyordu,Jisoo ağlamazdı.
youtuberlar gibi yorum istiyorum düştüğüm hallere bak lütfen oy yorum atın kendi kendime yazıyor gibiyim ne düşündüğünüzü merak ediyorum sevgili insanlar adkjhlbnsaqdukjas
fic nası gidiyor aklımda daha 10-15 bölümlük kurgu var ama sıktıysa bitirebilirim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Life is live • Jenlisa
Teen FictionEn çok yapmak istediğin şey ile en çok yaptığın şey nedir?Jennie bunun farkına vardığında işler çıkılmaz bir hal alıyor. JENLİSA#1