İyi okumalar canikolarımmmm:))
Bugün gün benim için tuhaf başlamıştı. Itır beni aramamıştı. Neredesin diye sormamıştı. Onu merak ederken belki de normal olanın beni her gün aramamak olduğunu anlamış ve vazgeçmiştir diye düşündüm. Yine de endişelendim ve hızla hazırlanıp okula gittim. Baya erken gitmişim ki en ön bile boştu yani. Her zaman ki yerime oturum iki kişilik yere eşya bıraktım ve kahve almak için kantine indim. Koridorda amfiye gitmek için yürüyordum ki Kağan'ı gördüm.
"Günaydın." Dedim.
"Günaydın" dedi ve "Itır geldi mi?" diye sordu hemen arkasından.
"Hayır gelir birazdan ne oldu ki." Dedim.
Bir şey diyecek gibi oldu ama sustu. Sonra aklına bir şey gelmiş gibi;
"Gelirse söyler misin bir şey soracağım." Dedi.
"Ne soracaksın bana söyleyebilirsin." Dedim.
"Ona sormam lazım." Dedi. Kaşlarımı çattım. Kağan'ın bana söylemeyip Itır'a söyleyebileceği ne olabilirdi ki. Ne zaman bu kadar yakınlaştılar. Aynı ortamda bile birbirleri dalaşmaktan öteye pek gitmiyorlar. Itır ima yapar Kağan ve ben ile ilgili sonra arada bir sataşırlar . Yani ne soracak olabilir.
"Neyse ben gidiyorum gelince haber verirsin olur mu?" Dedi.
"Peki tamam." Dedim. Sonra arkasını dönüp bir iki adım attı ve durup geri döndü.
"Şu çocuk kim?" Dedi.
Arkasına baktım "hangisi?"
" Sarışın olan."
"Üst sınıflarımızdan. Bir iki kere hocayla derse girmişti." Dedim ve
"Tanıyor musun?" Diye sordum.
"Sayılır." Dedi ve çocuğun yanına gitti. Bende Sınıfa gidip Itır'ı aradım ama açmadı. Mesaj attım geri dönmedi. İyice merak ederken koridora çıktım. Kağan o sarışın çocukla konuşuyordu. Dikkatli bakınca konuşmaktan çok tartışıyor gibi bir halleri vardı. Yanlarına yaklaştım ve ;
"Kağan." Diye seslendim. İkisi de sustu ve bana baktı.
"Bir sorun mu var ?" Diye sordum.
Çocuğa;
"Seninle daha sonra konuşacağız." Dedi yürümeye başladı.
Bende onunla beraber yürürken;
"Ne oluyor. Senin bizim intörnler ile ne işin var ki?" Dedim.
"Boş ver." Dedi.
"Peki, Itır telefonlarımı açmıyor. Sanki senin onun hakkında bir bilgin var gibi?" Dedim.
"Açmıyor mu?" Dedi endişesini gizleyemezken.
"Ne oldu ?" Dedim otoriter bir tavırla.
"Senin arkadaşın ben nereden bileyim." Dedi endişesini gizlemeye çalışırken.
"Kağan, bir şey biliyorsun sen. Ne oldu söyle." Dedim.
"Yeşim bir şey bilsem neden söylemeyeyim. Görende Itır ile senden ayrı bir sohbetimi var sanır." Dedi.
"Şuan yalan söylüyorsun. Seni tanıyorum." Dedim.
"Yalan söylemiyorum." Dedi.
O sırada telefonum titredi ve arayanın Itır olduğunu gördüm.
"Alo Itır, iyi misin?" Dedim.
"İyiyim ne oldu ki?"
"Dur iyiyim derken biraz hastayım onun haricinde iyiyim." Dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Maskeli Kız 2
Chick-LitArtık bir lise öğrencisi değillerdi. Aradan iki yıl geçmişti ve onlar artık bir yetişkindi. Çocuk değillerdi ve bu yüzden işleri daha da zorlaşmıştı. Yeşim , gittiği üniversitede Eymen'i görmeyi beklemiyordu. Tabi birde Kağan vardı. Sinem'i de unu...