Sabah gözlerimi açtığımda hiç bilmediğim bir oda ve şiddetli baş ağrısı karşıladı beni. Uyandığım odada gözlerimi gezdirdim usulca. Daha önce hiç böyle bir odaya gelmemiştim. Sade bir odaydı. Beyaz ve krem tonlarıyla döşendiği için insanın içini ferahlatıyordu. Üzerinde yattığım yatak bir hayli genişti muhtemelen iki kişilikti. Peki neredeydim? En son Gökçe'yle uçurumda içiyorduk. Sonrasını anımsayamıyordum.
Yataktan kalkıp çıplak ayaklarımı soğuk parkeye bastım. Karşıdaki boy aynasına baktım. Üzerimde dün gece giydiğim beyaz tişört, deri ceket ve kot pantolon yoktu. Geniş erkek pijamaları üstümdeydi. Üst bedenim açıkta kalıyordu. Pijamanın düğmeleri iliklenmemişti. Muhtemelen kim giydirdiyse ben izin vermemiştim. Çünkü göğsüm açık olmadığı sürece uyuyamıyordum.
Odadan dışarı çıktığımda kaldığım odaya nazaran küçük bir ev karşıladı beni. Benim kaldığım odaya ek olarak iki oda daha vardı. Birinin kapısı kapalıydı. Diğerinin ise açıktı ve buradan göründüğü kadarıyla salondu. Salona doğru ilerledim. İçeri girdiğimde salonunda kaldığım oda kadar ferah düzenlendiğini gördüm. Geniş L koltuğun üzerinde saçları yastığa dağılmış bir şekilde Gökçe uyuyordu.
Demek ki ben sızdıktan sonra beni evine getirmişti. Yavaşça yanına yaklaştım. Üzerini örttüm, gözünün önüne gelen saçları kulağının arkasına sıkıştırdım. Bu hareketimle garip bir mırıltı çıkarıp yattığı yerde hareket etti. Sonrasında gözlerini ovalayarak açtı. Karşısında beni gördüğünde o güzel gülümsemesini bahşetti. Ben de aynı şekilde gülümsedim.
"Günaydın sarhoş öğrencim." dedi yerinden doğrulurken. "Günaydın." dedim. Yanağıma bir öpücük bırakıp "Kahve?" diye sordu. Başımı usulca salladığımda beni koltuğa doğru itti ve hala uyku mahmurluğu üzerindeyken mutfağa doğru ilerlemeye başladı.
Gökçe mutfakta kahve yaparken ben de oturmuş salonu inceliyordum. İncelememi bölen üzerimdeki pijamanın cebinden gelen titreşimdi. Elimi cebime attım ve titreşimde olan telefonumu çıkardım.
@gökotta: -resim-
Anonimden gelen resmi açtığımda büyük bir şaşkınlık bedenimi esir aldı. Benim uyurken ki bir fotoğrafımdı. Geçen seneye ait olduğu altındaki tarihten anlaşılıyordu. Şaşırtıcı olan ise şu an aynı pijamalar üzerimdeyken az önce uyandığım odadaki yatağın üzerindeydim. Yerimden kalktım ve Gökçe'nin yanına yürümeye başladım. Mutfağa geldiğimde Gökçe kahve yapıyordu.
"Gizem." dedim. Bakışları bana döndü. Anlamak istercesine bakarken her şeyi çözdüğümün farkında olarak gülümsedim. "Buldum seni. Oyun bitti."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökotta| Yarı Texting
ChickLit@gökotta: Berk, beni unuttun mu? @gökotta: Beni unutmana asla izin vermeyeceğim. @gökotta: Unutmaya başladığın her an karşına çıkıp hayatını alt üst edeceğim.
