Merhaba. Nasılsınız? Ben pek iyi değilim ama umarım siz iyisinizdir.
Neyse lafı uzatmayacağım. Yorum ve oy atıp emeğimi görmezden gelmeyen insanlara bundan sonra bölümleri ithaf edeceğim. Bu bölümü Jessica_Lestrange'e ithaf ediyorum. Yaptığı güzel yorumlar için bol bol teşekkür edip ona buradan öpücüklerimi fışkırtıyorum.
Hadi iyi okumalar.
Muah
Tamamı siyah olan oda resmen ruhumu emerken başımı kaldırdım. Odada aydınlatma olmamasına rağmen karanlık değildi. Şaşırtıcı olan şey ise pencere bile yokken ortamın bu kadar aydınlık olmasıydı. Kapısı olmayan odaya nasıl düştüğümü bile bilmiyordum. Bir anda karşıma gelen esmer kadın ile duraksadım. Buraya nereden girmişti. Açık kahverengi teni,koyu kahve gözleri ve koyu yeşil saçlarıyla bana Geçmiş Ağacı'nı hatırlatmıştı bu kadın. Yavaşça elimi kaldırdığımda kadın gülümsedi. Gülümseyişi bile Geçmiş Ağacı'nı anımsatıyordu. Ağzımdan çıkan fısıltıyı ben bile zor duymuştum.
-"Geçmiş Ağacı?"
•••
Yerimden sıçrayarak uyandım. Alnımdan akan ter damlaları yüzümü kaplamıştı. Vakit kaybetmeden yatakdan hızlı adımlarla kalkıp yüzümü yıkadım. Aslında kâbus görmemiştim ama rüyanın gerçekçiliği beni ürkütmüştü.
Musluğu kapatıp, yüzümü yıkamamdan dolayı ıslak olan ellerimi enseme ve boynuma yedirdim. Gelen ferahlama yeterli gelmeyince soğuk bir duşun iyi geleceğini düşünerek küvete girdim.
❥❥
Bir saatlik duş beni iyice kendime getirmişti. Ancak hâlâ rüyayı düşünüyordum. Geçmiş Ağacı'nı andıran bir kadının rüyamda ne işi vardı. Bu bilinçaltımın bana gösterdiği basit bir rüya mıydı? Yoksa altında bir şeyler olabilir miydi? Bunu bir dahaki uykumda görecektim.
Kahvaltı yapmak için ev cinlerinin kaldıkları odaya ilerledim. Bir ölüm yiyenin asla yapmayacağı bir şeyi yaparak ev cinlerinin kapısını çaldım. Saniyesinde tıkırtılar gelip kapı açıldığında başını eğmiş ev cinini gördüm.
(Yazar notu:Ev cininin ismini Dobby yaptım çünkü her seferinde o aklımıza gelsin ve analım istedim)
-"Dobby emrinizde efendim. " Zihnimi Dobby'nin görüntüleri doldurmuştu. Gözümün sulanmasına izin vermeyip ağzımı araladım.
-"Bana ufak bir kahvaltı hazırla." Emir kipi kullanmamın sebebi ev cinlerinin her şeyi Tom'a rapor etme görevi olduğunu bildiğimdendi. Biraz açık verirsem göze batardım.
Telaşla kafasını salladı ve mutfağa koşturdu. Bende arkasından mutfağa gittim.
-"Yemeği odama getir." Cümlemi bitirip tekrar odama gittim.
Odanın görüntüsüne artık alışmış bir şekilde koltuğa oturdum. Orta büyüklükteki oda benı sıkıyordu. Çünkü sürekli bu odadaydım. Aslında dışarı çıkabilirdim, ama yanımda keyifli bir şekilde gezebileceğim arkadaşlarım yokken dışarı çıkmak güzel olmazdı. Kapım çalınca gittim ve Dobby'den yemek tepsisini aldım.
Yemeğimi masaya koyup yemeye başladım. Omlet harikaydı ve gerçekten eğer bu durumda olmasaydı Dobby'e bol bol iltifat ederdim.
Yemeği bitirip tepsisini geri verdikten sonra oda beni iyice bunaltınca bahçeye inme kararıp alıp hızlı adımlarla odadan çıktım. Karşı odada sinirli bir şekilde konuşan Tom Riddle'ın beni görmemesi için hemen kapının yanına geçtim. Konuştukları şey bir işime yarayabilirdi.
![](https://img.wattpad.com/cover/242933135-288-k565680.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Butterfly Effect (Tomione)
FanfictionHermione Granger arkadaşlarının ölmesini engellemek için geçmişe dönüp Lord Voldemort'u bir şekilde durdurmayı kafasına koyar. Tom Riddle&Hermione Granger