"SAÇMALIK."diye bağırdı Akın.
Söylememeliydim işte. Henüz tam iyileşmemişken ona bunu söylememeliydim.
"Rüyanda gördüğün bir kıza aşık olmak mı ? Bu delilik Ozan farkında mısın?"
Akın'ın odasından çıkıp hızla odama gittim. Resimi kaptığım gibi Akın...
"Yanımda olmadıktan sonra,varsın dünya çiçeklerle donatılsın ne fayda.."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bölüm 28
Gözlerimi yavaşça araladım. Her yerim tutulmuştu. Bu hastane yataklarının rahat olduğunu düşünürdüm. Göründüklerinden daha rahatsız edicilerdi. Tüm bedenimi yarama zarar vermeden esnettim. Ardından bir kaç adım ötemdeki koltukta kıvrılmış uyuyan Rüya'ya döndüm. Neredeyse üç gündür hastanedeydik ve benim güzelim bir an bile başımın ucundan ayrılmamıştı.
Aşka kendimi bildim bileli inanırdım. Sevmeyi severdim,merhameti severdim. Çoğu kez aşık olmuştum da. Bir kitaba aşık olmuştum,bir çiçeğe,bir müziğe.. Ama daha önce hiçbir kadına aşık olmamıştım. Aşka aşık olduğum halde başka bir kadına aşık olmamıştım. Nedenini bilmiyorum. Belki doğru insan çıkmamıştı belki de farketmemiştim. Ama Rüya.. Çok derin bir çukura düştüğünüzü hayal edin. Bir daha sizi kimsenin duyamayacağına,göremeyeceğine neredeyse eminsiniz. Ama sonra biri o çukurun önünden geçerken farkediyor sizi. Alıp çekiyor ordan. Çekmekle kalmayıp yaralarınızı sarıyor,ruhunuzu güzelleştiriyor. Hayatıma girdiğinden beri belki çok vakit geçirmedik,belki harika zamanlarımız olmadı. Ama siz bir de kalbimin sesini duyun.. Sanki yıllardır bu anı bekliyormuş gibi delice çarpıyor.
Ben onu izlerken Rüya yavaşça açtı gözlerini. Ufak bir esnemeden sonra o güzel gözlerini bana çevirdi. Önce gülümsedi ama ardından gülümseyen suratı bir anda düştü.
"Ozan,ağlıyorsun. Ağrın mı var? Neresi ağrıyor? Hemen doktor çağırıyorum."
Rüya ayaklandığında hızla kolundan tutup bana bakmasını sağladım. "Güzelim,ağrım falan yok." Onu düşünürken farkında olmadan akıttığım gözyaşlarımı elimin tersi ile sildim. "Sadece hayatımı düşündüm,yaşadıklarımı."
Rüya usulca yanıma oturdu ve elimi tuttu. "Memnun değil misin hayatından? Ters giden şey ne? Anlat bana ben hep burdayım."
"Hayır,hayatımda ters giden hiçbir şey yok. Aksine çok güzel. Çünkü içinde sen varsın. Ne kadar şanslı olduğumu düşünüp durdum."
Rüya dolu gözlerle bir müddet bana baktı ve başını göğsüme yaslayıp usulca sarıldı.
"Ozan?" "Efendim sevgilim." "Seni gerçekten çok seviyorum." "Ben de seni güzelim."
"Hayırlı Cumalar millet."
Odamın kapısının aniden açılması ile göğsümün üstüne uzanmış olan Rüya korku ile irkildi. Akın'a kötü bakmam onun suratındaki hınzırlık ifadesinde bir değişim yaratmazken ben yatakta doğruldum.
"Akın,arkanda kırmak üzere olduğun şey kapı. Ve biz başkasının içinde olduğu odaların kapısını çalarız biliyorsun değil mi?"
"Oğlum çok sıkıldım ben ya. Eğlence arıyorum ama bulamıyorum bir şey."
