On Sekiz

1K 107 56
                                    

"Evlenmeden olmaz."

Evet,bunu ciddi anlamda dedim, yoksa artık çocuğu doğurduktan sonra evlenirdik.

Ya da belki hiç,öylece devam ederdik.

"Ne?" Dedi şaşırmış bir nidayla.

"Diyorum ki artık evlenecek miyiz?"

"Benimle evlenmek için bu kadar meraklı olduğunu bilmiyordum."

"Her neyse evlenecek miyiz artık? Sıktı da." Bıkkın bir nefes verdim.

Beni sıkıştırdığı yerden çıktım, sanırım morelim bozulmuştu. Hafiften de kalp kırıklığı diyebilirim.

Ya da belki de hormonlarım yüzünden fazla tepki veriyor olabilirdim.Bilemiyordum fakat haklıydım işte.

Kolumdan yakaladı beni,hani şu kdramalarda ki olduğu gibi.Vay be bu da mı başıma gelecekti? Klişe diye bin kere sövdüğüm olayı mı yaşayacaktım?

Kolumdan yakaladığı gibi hiç istifini bozmadan eski pozisyona getirdi bizi.

"Hayatım" dedi fısıldayan ses tonuyla,ayrıca dudakları o kadar kocamandı ki bana değiyordu.

"Böyle yaparsan süpriz kaçar o yüzden bu anı yaşanmamış gibi yapalım ve sevişmemize devam edelim."

Dudaklarımın kıvrılmasını engelleyemedim.Evliliğimiz için süpriz yapacaktı demek.

"Jimin-ah,hamileyim."

"Hadi ama çocuk daha 1-

Dudaklarıma yapıştı,salak ne yapmaya çalışıyordu öyle! Hamileydim ben hamile,bebeğe zarar gelebilir.

Durduramadım onu, öpücük seslerimiz odaya yayılıyordu ve odaya giren biri bizi böyle görürse ayvayı yerdik.

Bedenimi duvara yapıştırdı,ellerimi ise ellerinin arasına alarak başımın üstüne koymuştu.

Dudakları öyle dolgun öyle yumuşaktı ki slime öpüyormuşum gibi bir his veriyordu.

Ta ki bu düşüncem araya dilini katana kadardı.

Dili benim dilimle buluşuyor, dudakları dudaklarımla dans ediyordu.

Nefesimiz tükenene kadar öpüşmeye devam ettik.Evet,etkilenmiyordum değil mi? Boşverin o dediğimi şu an tükürdüğümü yalıyordum fakat gayet te etkilenmiştim işte.

Dudaklarıma tekrar kısa bir öpücük kondurdu ve zar zor nefeslerinin arasından gülümsedi."Devam etmeliyiz bence hım?"

"Üzgünüm Jimin hami-

"Eğer bir kez daha bana hamileyim diyerek bahane sunarsan seni bağlarım."

"Ne?!"

"Duydun gayette yaparım,karım değil misin?"

"Karınım diye bana her istediğini yapamazsın."

"İnadıma gidiyorsun,gitme."

"Gidersem ne olur?"

"Sağ çıkamazsın."

Alayla güldüm,gerçekten kendini böyle zirve dağındaymış gibi hissediyordu ya kocaman bir tokat atasım geliyordu 'kendine gel' diye.

"Kimin daha inatçı olduğunu tartışmayalım Jimin,altta kalırsın."

Dilini dudaklarında gezdirerek korkunç zannettiği ama aslında tatlı gözüken gözleriyle bana baktı.

"Sevişirken bile altımdasın Seol-ah hatırlatmayayım ha?"

Tamam,sakin olmalıydım,sakin olmalıydım.

"Haddini aşmasan mı acaba bu kadar?"

"Sende benimle inatlaşmasan mı?"

"Tartışmaya devam edersek birbirimizin kalbini kıracağız lütfen odadan çık Jimin."

"Buraya eğlenmek için geldik ve bu 1 saniye bile olsa mutsuz olmamıza izin veremem."

Bedenimi sanki bir eşyaymışçasına yatağa attı,bakışları hiç iyi değildi. Sanırım uyuyan devi uyandırmıştım.

Göz hareleri koyulaşmıştı.

Ayağımdan başlayarak parmağını çeneme doğru sürükledi.

"Seni öyle bir zevke getireceğim ki içime gir diye yalvaracaksın ve bu sefer de ben hamile olmanı bahane edeceğim."

"Bak bu bir bahane değil,bebeğe bir şey ola-

Parmağını dudağıma koydu ve susmamı sağladı.

"Şu andan itibaren konuşmanı yasaklıyorum güzelim,sadece inleyebilirsin."

"İnlemeyeceğim."

"Bebeğim bunu söylemek için daha çok erken."

Neden burada olduğunu bilmediğim ipleri çekmeceden çıkardı,onu yanında taşıyor olma ihtimali kaçtı?

"Onun ne işi var orada?"

"Otel müessesesi ve sanırım bunu sevdim. Yeni çiftlere yaptıkları küçük bir jest."

Gözlerimin içine bakarak göz kırptı, o an için sadece göz kırpması bile erimeme neden olmuştu.

Azıcık daha zorlasa izin verirdim çünkü ona karşı kendimi dirayetli hissetmiyordum ve o beni mahvedeceğini söylerken şakası yoktu.

Kaşla göz arasında kollarımı yatağının başlığına bağladı.Kendimi porno filmlerindeymiş gibi hissediyordum birazdan da Johnny Sins gelirse şaşırmayacaktım.

Gözlerini benden ayırmayarak kapıyı kilitledi.O ciddiydi,Tanrım! Ciddi anlamda benimle o işi yapmayı düşünüyordu.

"Sıra geldi ayaklarına."

"Ben köpek değilim bağlamana gerek yok."

"Ama kedim olabilirsin ve birazdan da babacığın sana sütünü verecek."

"Tanrı aşkına bunları nerden öğreniyorsun! Terbiyesizliğin sınırı yok resmen!"

"Sana konuşmak yasak demiştim."

Derin bir nefes aldım kendime gelmek adına,yoksa Jimin sayesinde delirecektim. Ellerimi bağladığı yetmiyor ayaklarımıda bağlayacaktı, hadi onu da geçtim genelde bu işler bilirsiniz ki gece olurdu ve biz gündüz vaktindeydik.Dışarıda da sesimizi duyabilecek 9 tane abaza vardı.

Bağlamaması adına ayaklarımı ondan kaçırmaya başladım ancak zeki Jimin ayaklarımın üzerine oturarak hareket etmemi kısıtladı.

Ne kadar romantik öyle (!)

İzin vermeme rağmen ayaklarımı bağladı ama sorun bakalım inkat etmeme rağmen istemiyor muydum?

Tabiki de istiyordum.

Bahanem hamile olmamdı fakat asıl sorun dışarıdakilerin sesimizi duyabilecek olmasıydı.

Yoksa Jimin gibi birini istememek haksızlık olurdu,onun gibi seksilik abidesini istememek ferrari yerine tofaş tercih etmek gibiydi.

Sinsi bir ifadeyle yanıma ulaşırken sadece yutkunmakla yetinebilmiştim neden hapı yutmuş gibi hissediyordum?

😳😳

Make Love With Me✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin