Saatler o kadar çok hızlı geçmişti ki kendimi bir anda çıplak bir şekilde Jimin ile bulmuştum. Tamam, daha önce tshortü yok iken onu görmüştüm ama işte nebileyim şimdi tüm çıplaklığıyla görüyordum. Garipti
Dün kendimde olan eminliğin ve kararın üçte biri bile şu an üzerimde yoktu, utanıyordum.
Ellerimle vücudumu kapatmaya çalıştım. Yanlış hissediyordum, yanlış bir hata yapıyormuşuz gibi oysa ki en doğru şeyi yapıyordum.
"Jimin arkanı dönsen mi acaba?"
Herhangi bir otele gelmiş ve banyosuna girmiştik, ikimizde bilgisizdik ve ne yapacağımız konusunda hiç bir fikrimiz yoktu ya da ben öyle düşünüyordum. Seks hakkında hiç bir bilgim yoktu.
Buraya gelmeden önce google'a bakmıştım ama tek öğrenebildiğim çok acı çekiyor olacağımdı.
"Seol artık birbirimizden utanmamalıyız."
Ellerimle göğüslerimi tutarak yere doğru eğildim.
"Bana biraz daha zaman versen mochi çok erken oldu bu."
"Pekala nasıl istersen."
Gözlerinin içine bakarak gülümsemiş hızlıca oradan ayrılmıştım. Hem onunla olmak istiyor hemde istemiyordum.
Olmak isteyen tarafım beni öyle bir zor duruma sokuyordu ki aklıma sürekli Myeon teyzenin bana yalvarışı geliyordu sonrasındaysa Min Oh'un o acınası hali, iğnelerin içinde can çekişi geliyordu aklıma.
Cız ediyordu içimde bir yerlerde bu.
Banyodan gelen su seslerinden dolayı biraz olsun gülümsedim. Beni zorlamamıştı ve ona olan güvenim asla sarsılmamıştı. En azından bu konu için kendimi güvende hissediyordum.
Telefondan duyduğum bildirim sesi ile gözüm mochimin telefonunda takılı kaldı. Sevdiği mesaj atmış olabilirdi,kesinlikle Jimin'e birini bulmalıydım.
Ancak gördüğüm ne sevgili ile alakalıydı ne de aşk.
Doktor Woo'nun attığı önemli bir mesajdı, Min Oh bugün her zaman olduğu gibi kriz geçirmiş fakat bu diğerlerinden farklıymış. Test sonucu 1 yılın kaldığı öğrenilmiş.
Derin bir nefes alarak saçımı geriye attım. Mesajı silersem Jimin görmez ve telaşlanmazdı.
Aceleyle mesajı sildikten sonra adımlarımı banyoya ilerlettim. Bu iş kesinlikle bugün olacaktı.
Kapıyı hışımla açarak gözüm kapalı içeri girdim.
"Seol-ah ne oldu?"
Gözlerimi sıkıca kapatırken elimle duvarları tuttum. Gözüm kapalı bir şekilde onun yanına gitmek istiyordum ama ne kadar başarılıydı muammaydı.
"Seol artık ne yaptığını söyleyecek misin?"
"Seninle sevişeceğim."
"Ne?"
Şaşkın nidasının arasından hızlıca gözümü açmış duşakabine girmiştim.
"Bugün bu iş olacak."
"Seol seni zorlamak istemiyorum. Ne zaman hazır olursan o zaman seninle sevişeceğim."
"Şu an hazırım mochi."
"O zaman bana bak, kendini kanıtla. Şu hâline bak zorla gelmiş gibisin üstelik yanakların kızarmış."
"Ya! ilk defa biriyle yapacağım sence de utanmam çok normal değil mi?"
Histerik bir gülüş atarak çukurları gözükene kadar gülmüştü. "İlkin olacağım değil mi?"
"Evet, bu mutlu olunacak bir şey mi?"
"Sadece ilkin ben olduğum için biraz mutlu oldum diyebilirim."
Kısa bir gülüş atmış onu düşünmemeye çalışmıştım. Ben ilkimi sevdiğim bir adama vermek isterdim ama bunu dile getirmek şu an ki atmosferi bozardı.
Mesela kedileri düşünmeye çalıştım, düşen komik kedi videolarını.
Jimin'e baktığım her an yanaklarımın kizarmasına engel olamıyordum. Sekste yanaklarım kızarmamalıydı.
Hızlıca artık başlamalıyız diye düşünerek Jimin'in dudağına yapıştım. Şaşırarak bakıyordu ki haklıydı, bende kendimden bunu beklemiyordum.
Gözlerimi kapatarak kendimi ana bıraktım. Huzursuz hissediyordum.
Elini çıplak belime atarak beni kendine çekti. Bedenlerimiz birbirine yapışıyordu
Dudaklarımı kavrayarak üst dudağımı çekiştirdi, bunu beklemediğim için anında inleyerek ağzına boğuk bir inleme bıraktım.
Bir kaç dakika daha dudakları dudaklarımda gezerken nefesimin kesildiğini hissediyordum. Aynı zamanda nefesi onun dudaklarında bulduğumu.
"Artık ne olacaksa olsun,içime gir."
Gözlerimin içine bakarak yavaşça içime girdi. Daha başıydı ama hissettiğim acının tarifi yoktu. İçimde bi doluluk hissediyordum ama acı veriyordu. Kesinlikle zevk denen o şey yoktu.
Tek hissettiğim acı.
Kollarını belime sararak biraz daha girdi içime ve anında ağzımdan kocaman bir çığlık kaçtı. Acıyordu, çıkmak istiyordum buradan.
"Dayan güzelim,bunu sana yaşattığım için kendimden nefret ediyorum,üzgünüm."
Boynunda olan kollarımı yanaklarına koydum."Bana bak mochi, bir kere daha ağzından üzgünüm gibi kelimeler çıkarsa seni öldürürüm."
Dudaklarına masum bir öpücük kondurarak kendimi biraz daha bastırdım ona, çığlıklarımı dudaklarımı dişleyerek tutuyor, inliyordum.
Bir kaç gitgelin ardından içimde bir sıvı hissettim. Jimin içime boşalmıştı
Aynı zamanda kendimizi bir hissediyordum, aynı bedende tek ruh gibiydik.
Acı bir kaç saniye zevke dönüşürken gözlerim kapandı, inanılmaz bir hissin yanında acıydı.
"Harikasın güzelim,her zamanki gibi."
Sonrasındaysa çıplak bedenlerimizi yıkamış, yatağımızda uyumuştuk. 12 yıldır hep onunla uyuduğum için onunla uyumayı rahatsızlık bulmuyordum. Sihirli kollarıyla sarmaladığı bedenimi ona bıraktım. Ne kadar banyoda kötü bir anı geçirmişsem de şu an bu kollarda mutluydum.
BÖLÜM SONU...
Hikâye hakkında size bir bilgi vermek istiyorum. Tahminimce bölümler diğer kitaptakiler gibi 40 a felan ulaşmaz. Kısa olucak bilginize