Öncelikle Merhaba. Eğer geçmişe ait şiddetli konuları sevmiyorsan kitabı okuma lütfen. :) İlk bölümünü de bakmayacaksan eleştirme..
Çünkü hiç bir şey göründüğü gibi değildir benim mısralarımda..Bir kış mevsimi günlerden pazar günüydü. Sessiz gecenin karanlığında odamda soğukdan titreyen minik parmaklarımla ödevimi yapıyordum. Bir yandan da babamın eve gelmemesi için ardı ardına dua ediyordum.
Gelen kapı sesiyle hızlıca yatağıma koşup battaniyeyi üzerime çektim.
Her gece yaptıklarının dozunu git gide arttırıyordu. Ne istiyordu ki bir baba evladından?Duyduğum çığlık sesiyle battaniyeme daha sıkı sarıldım. Ayaklarımda hissettiğim ellerle "anne" diye bağırmaya başladım. Babam battaniyeyi üzerimden çekip " senin küçük sıçan üstünü örterek benden kurtulabileceğini mi zannettin?"
Korku tüm bedenimi sarmıştı çeneme kadar titriyordum. Beni yataktan fırlatırcasına tişörtümden tutup sürüklemeye başladı. "Baba lütfen yapma, yalvarırım. Ben bir şey yapmadım.. ne olur dövme beni " diyerek gözlerimden yaşlar süzülüyordu.
Söylediklerime her zamanki gibi aldırış etmeden yüzüme sert bir tokat geçirdi. " Ahh.."
ağzımdan çıkan iniltiyle elimi yüzüme götürdüm.
Annem nerede kalmıştı? Kim bilir ona neler etmişti." Ebrar " diye hızlıca odaya giren annemin sesini duyunca hemen ayağa kalkıp annemin yanına koştum. Annem babama tiksinircesine bakıyordu. " Kemal çocuğuma dokunma "dedi annem kısık çıkan sesiyle. Babam çenesini hafifçe sağa sola oynatıyordu. Rahatlığı her zamanki gibiydi.
" Sen karışma leyla bu kız kullanacak! "
Hayatımda sadece bir kez hata yapmıştım. O da beş yaşındayken babam uyurken saatini kolundan çıkarıp oynarken, ani gelen tuvaletimle lavaboya koşarken saati düşürmemdi.. Yanlışlıkla olmuştu hata sayılır mıydı ki küçücüktüm.
" Kemal ne akıllanması? Çocuk hiçbir şey yapmadı odasında sessizce ders çalışıyordu. "Babam annemin söylediklerine aldırış etmeden birden kolumdan tutup çekmesiyle " anne " diye bağırdım.
Babam bir yandan sırtıma bir yandan da attığı tekmelerle vuruyordu bana. Deli gibi akan gözyaşlarımla " baba ne olur vurma artık yeter canım çok acıyor, ne olur vurma.. "
" Kemal vurma artık Allah aşkına " diye yalvarıyordu babama fayda etmiyordu oysa. " Sen karışma Leyla bu kız akıllanacak! "
Başka bir şey demeyi bilmezdi babam. Neydi bana olan bu nefreti?Babam öyle hızlı vuruyordu ki artık hiç bir şey hissetmiyordum. Kesin ölecektim bu gece, nefes alan ama ölü gibiydim zaten.
"Allah belanı versin senin! Bırak artık çocuğu bıraaaaaak! " diye bağırdı annem. Babam hemen beni bırakıp anneme vurmaya başladı.
" Sen ne zamandan beri bana karşı çıkmaya başladın lan."
Daha fazla dayanamadım. Merdivenlerden aşağı koşarak dış kapıyı açıp dışarıya çıktım. Her yerim ağrıyordu. Hava çok soğuktu ama üşümüyordum. Bacaklarımdaki, kollarımdaki, belimdeki morluklar yüzünden canım çok acıyordu. Karanlık sokakta tek başıma yürüyordum. Nereye bilmiyorum ama yeter artık 8 yıldır babamdan şiddet görüyordum. Artık dayanamıyordum.. çok yoruldum kurtulmak istiyorum. Her gece dayak yemek istemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mucizenin Felaketi
Mystery / Thriller'GÜNEŞ DÜNYA'NIN OLSUN SEN DE BENİM🌙 "Beni ne kadar bataklığa itselerde hesaplamadıkları bir şey vardı.." "Ben Ebrar Sönmez'im, Alara Saraçoğlu değilim." "Sen artık Ebrar değilsin..öldün!" Ama ben hayattaydım. Nasıl bir his...