episode 14

1.5K 202 651
                                    

O kadar eğlenceli geçecek ki gezi... HFUSHGSHDGJHHWA.

N'olur yorum yapın, o kadar komik ve eğlenceli oldu ki bölüm.. Ne desem bilemiyorum, tekrar tekrar okudum. Ayrıca baya feels geçireceğiz sonda.

Neyse şunu bilin bitchslar, kitapta rosekook ve lismin olmayacak! Daha fazla bunun hakkında soru istemiyorum^^

Neyse, iyi okumalar şekerparelerim.

''Aşkım çok öptük seni, kendine iyi bak biz gelene kadar.'' diye bağırmaya başladı Jungkook. Yorim ona öpücük attı. Chaeyoung elinde bavulu ile Yorim Teyze'ye el sallıyordu, gerçi hepimiz aynı şeyleri yapıyorduk. Yorim Teyze Jin'e baktı. ''Koru yavrularımı.''

Jin elini askerden komut almış gibi yaptığında kıkırdadık. Sınıfı götürecek otobüs kapının önünde bekliyordu. Jungkook ile benim annem bize bakıyorlardı. ''Lalisa kızım arada haber ver, merak ederim.'' Kafamı olumlu anlamda salladığımda Jungkook annesi ile konuşuyordu.

Yoongi, Hoseok ve Jin karşı okuldan izin almışlardı, bizim sınıfla geziye gelebilmek için. 

Jackson bana göz kırpıyordu. ''Jungkook'u ihmal etme ablası.'' Yerde bulduğum ufak taş parçasını ona doğru fırlattım. ''Jackson kaşınma kuzen!'' Jungkook gözlerini devirdi.

Jennie bana döndü dudak büzüp. ''Bu gezileri neden kışa yakınken yapıyorlar Tanrı aşkına, yazın ne güzel göle falan girerdik. Hem yazlık kıyafetler daha rahat.'' Kafamı salladım, haklıydı. Ne diye kış ayında bizi geziye götürüyorlardı ki?

Yazın götürmezler, akıllarına kışın geliriz.

Kendi kendime göz devirdiğimde herkes yavaşça otobüse bindi. İçi oldukça geniş olan otobüs, büyük olduğu kadar yüksekti de. Çoğu kişi önleri kapmıştı bile. Minnie, Jihyo gibi kişiler vardı. Herkes veli izin belgesini görevliye verdiğinde bir kutuya koydu ve kapattı. Bavulları da görevli arkaya koyuyordu.

Chaeyoung'un gözleri büyüdü ve aniden otobüsten indi. ''Amca dur! Ben daha kulaklığımı falan çıkarmadım, ne yaparım yoksa yolculuk sırasında?'' Herkes kahkaha atmaya başladığında bizimkiler de otobüste sıkılacaklarını düşünmemiş olacaklar ki bavullarına koştular.

Benim elimde ufak bir çanta vardı. Sıkılırım diye içine bir şeyler koymuştum. ''Hey gençler, acele edin!'' diye bağırdı ön koltukta telefonu ile ilgilenen hocamız.

Jennieler otobüse döndüğünde kapılar sesli şekilde kapandı. ''Gençler, bir kaç dakikanız var yerlerinizi seçin.'' dedi öğretmen.

 Etrafa bakındım, kiminle oturacaktım? Yoongi abinin yanı boştu, oraya doğru ilerlerken bir anda yanına Hoseok oturdu. Göz devirip orta koltuklarda ki Jennie'ye yöneldim.  

Çoğu kişi ayaktaydı şuan. Taehyung Namjoon'un yanına oturacakken, Jisoo'yu yanına çağırmıştı. Jisoo ısrar etmeden Namjoon'un yanına oturduğunda, Tae sonuç olarak ayakta kalmıştı. Jennie'nin yanına oturacağım an Chaeyoung'un arkadan Taehyung'u itmesi ile, Taehyung'un Jennie'nin üzerine düşmesi bir olmuştu.

Gözlerim şaşkınlıkla açılırken Chaeyoung'a baktım.

Chaeyoung kahkaha atarken, aslında gülecek bir şey yoktu. Jennie sakin duruyordu ancak... ah hayır, şuan oldukça sinirliydi. Taehyung ile Jennie birbilerine şaşkınlıkla bakarken Jennie kirpiklerini kırpıştırıyordu. Sinirle göz devirdiğinde, Tae öksürdü ve kalktı.

 ''Chaeyoung ne yapıyorsun?'' dedi Jisoo sessizce. 

''Taehyung her yer dolu, Jennie'nin yanına geç.'' Öğretmenin sesi otobüsü doldururken Jennie gözlerime yalvarır şekilde baktı. Sırıtıp Jennie'nin oradan uzaklaştığımda kafama bir şey fırlatmıştı. Taehyung gergince Jennie'nin yanına geçtiğinde Chaeyoung zafer dansı yapıyordu.

More than a friend | liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin