KSİ-5

1K 73 33
                                    

Deniz tekin- ben bugün ülkemden gitmek istedim.

-

"Babamın katil olduğuna kendimi o kadar inandırdım ki, şimdi ellerim bomboş. Kimse annemden nefret etmez ki..." dedim odanın içinde volta atarken.

"Öncelikle dönüp durmayı bırak, ne var düşünelim." Dedi beni koltuğa oturtup.

Sıla: iyi akşamlar Dila.

Sıla: evinizin yandığını duydum çok geçmiş olsun canım

Sıla: kızlarla toplandık seni bekliyoruz. Bu geceyi birlikte geçiririz. Yarın hep birlikte ev bakmaya gideriz, biz araştırmaya başladık bile.

Sıla: hepimiz seni çok özledik.

"Bir sorun mu var?" Dedi Mısra omzuma dokunup. Elimle sertçe suratımı sıvazladım.

İçimden gelmiyordu. Belirli bir şey değil, komple içimden hiçbir şey gelmiyordu. Kızların yanına gitmek de buna dahildi.

Siz: orada kalmıyorum, benim sorunum değil. Kızlar gecesine babamı dahil edebilirsiniz ama :)

Nefretim belli başlı bir nedeni vardı elbette, bana inanmamışlardı. Bilâkis, Sıla. İncindim. Sıla, Zeynep ve Peri. Kardeşim olduklarını sandığım insanlar bana günlerce deli muamelesi yaptı. Dinlemek yerine konuştular. Yanımda olmadılar. Evim yanmış... kimse yüreğimdeki yangını sormuyor. İnsanın, insana verdiği değer bu kadar işte.

Sıla: içine kapanıp yalnız kalmanın sana bir daydası yok. Lütfen artık şu 'katil var' saçmaladığını bir kenara bırak. Berçin anne için çok üzüldüm ama ölenle ölemezsin.

Siz: göreceğiz.

"İnsanların birbiri için ne kadar da az anlamı var." dedim telefonu kenara bırakırken.

Kafamın içinde yüzlerce ses var, hepsi farklı bir şey diyor ve ortaya çıkan tek şey uğultu. Her birine teker teker odaklanırsam katili bulacakmışım gibi geliyor.

"Listeye Sılayı da ekleyelim." Dedim ondan tarafa dönerken.

Kaşlarını çattı,"Babandan bile şüphelendiğin için bunu garipsemeyeceğim." Dedi elindeki dosyaları masaya bırakıp.

Dostlarım ve ailem bile bana inanmıyorken Mısra sürekli çırpınıyordu. Bunu düşünmeden edemiyordum.

"Babam hâlâ pisliğin teki, her neyse. Sıla, annemin menekşeye alerjisi olduğunu bilecek kadar tanımazdı ama eve kolayca sızacak kadar süredir içimizdeydi. Neden yapmış olabilir bilmiyorum, sadece... aynı babam gibi. Babam üstünü kapatmaya çalıştı çünkü yasak aşkının ortaya çıkmasından korktu. Sıla neden beni sürekli intihar olduğuna inandırmaya çalışıyor?" Dedim. Kafasını salladı ve duvardaki şemaya adını yazıp foroğrafını yapıştırdı.

"İkinci şüpheli teyzem. Lütfen kafayı yemişim gibi bakma. Annemden nefret eden tek insan teyzemdi. Onu son gördüğümüzde annemi başından yaraladı, iki yıl önceydi. Düşmanlıkları çok eskiye dayanıyor. Birkaç ay önce şehre geldiğini duydum. Tesadüf olabili mi?" Dedim. Muhtemelen o da paranoyakça davrandığımı düşünüyordu artık.

Düşüncelerimin aksine, "Haklısın. Şu an en mantıklısı o gibi geliyor hatta. Yarın işe gideceğim ardından aşçıyla görüşeceğim sonunda dönmüş ama temizlik görevlileri hâlâ şehir dışında." Aklına bir şey gelmiş gibi devam etti,"Menekşe ne alaka?" Dedi.

"Mektuba 'mezarıma menekşeler dik' yazmış ama menekşelerden nefret ederdi. Mesaj bırakmış bana ama beceriksiz olduğumu hesaba katmamış olmalı. Eh, kargaya yavrusu şahin gelirmiş." Dedim ellerimi iki yana açıp.

KÜÇÜK SAYDAM İNSANLAR (G×G)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin