"Dünya hassas kalpler için bir cehennemdir"
•
•7 yıl önce...
Taehyung ve Jungkook su kenarına yaptiklari ağaç evde kalmak için çıkmışlardı evden. Yolda bazen birbirlerine satasiyor bazen de komik buldukları şeyleri anlatıp gülüyorlardı. Hava fazlasıyla sıcaktı. Jungkook tüm düğmelerini ilikledigi gomlegin bir kaç düğmesini açip eliyle kendini serinletmeye çalışti ama pek bir yararı yoktu.. Taehyung sinsi bir gülümseme yerleştirdi yuzune. Hızla akarsunun içine yürüdü.
-Serinlemek ister misin küçük prens?
-Hayir.. Yapma hay...
Çok geçti artık.. Taehyung, Jungkook'u akarsuyun içine çekip tamamen batmasına sebep oldu. Ayağa kalktığında yüzünden,kıyafetlerinden su damliyordu. Gömleğinin ucunu sıkarak suyunu suzmeye çalıştı. Saçlarını savurup gözünün önüne gelmesini engelledi.
-Bittin sen. Bittin.
Taehyung suyun içinden çıkmaya çalışırken bir an da Jungkook'un bacağından tutup çekmesi ile suyun içine düşmüştü. Artık o da baştan aşağı ıslanmıştı. İş artık savaşa dönmüştü. İkisi de birbirini suyun içine batırıp çıkartıyor. Sıra kimdeyse sanki hiç suya batmayacakmis gibi gülüyordu.
-Su yuttum Jungkook .
Jungkook suyun içinden cikip elini saçlarını savurmakla uğraşan Taehyung'a uzattı. Kıyafetleri o kadar su cekmisti ki ağırlıktan hareket edemiyorlardi. Taehyung için eğlenirken sıkıntı yoktu ama şimdi sikayetciydi.
-Hasta olursam annem beni öldürür .
-Sen başlattın banane. Arkandan ağlamam bile.
Jungkook başını yana yatırıp birkaç kere zıpladı. Kulağına dolan suyu çıkartmaya çalışıyordu. Koşarak küçük kulübeye girdiler. Yere serilmis yorganın üzerine uzanmak istiyordu ama önce kıyafetlerini cikartmaliydi. Yorganın yanında dolap olarak kullandığı bir sandık vardı. İçinden temiz kıyafetler alıp giyindi. Islak kıyafetleri ise evin önünde oturmak için koyduklari sandalyelerin uzerine serdi.Taehyung "Üstümde kurudu zaten " diyerek kıyafetlerini degistirmemisti. Jungkook yastığın ıslak saçları yuzunden ıslanmaması için üstüne sandiktan çıkarttığı kazağı serip uzandı. Taehyung ise kendi yerinde oturuyordu. Bu kulubeyi evden kaçmak için yapmışlardı. Kare şeklinde küçük bir kulubeydi. Bir ucuna Jungkook'un bir ucuna Taehyung'un yorganini sermislerdi. Yanlarında iki tane sandık vardı. Duvarda ise gaz lambasi için bir yer yapmışlardı. Taehyung yatağından kalkıp gaz lambasini yaktı.
-Satranc oynayalım mı?
Kulübeye bir kaç eşya getirmişlerdi. Arbalet ve ok takımları, satranç, kitaplar ahh tabi ki olmazsa olmaz şarap.
-Satranci akşam oynayalım. Şimdi orman aydinlikken atış yapalım mı?
-Yenmeyecegine söz verirsen olur.
Taehyung ile her atış yaptıklarında Jungkook yeniyordu. Bu yüzden Taehyung atış yaparken sıkılıyordu çünkü her türlü yenen kişi belliydi. Kendilerine tahtadan bir hedef yapmış ve puan yerleri belirlemislerdi. Her ikisi de atışi başarılı yaparsa kendilerinden daha uzaktaki ağaca asiyorlardi tahtayı. Jungkook gülümseyerek konuştu.
-Aglama tamam. Bilerek oku yanlış yerlere atarım.
Jungkook ok ve yayı , Taehyung ise hedefi taşıyordu.
-Burası uygun bence hem canlı da yok gibi.
Kulübeden biraz uzaklaşıp ağaçların çok sık olmadığı bir alana gelmislerdi.
Taehyung hedefi agaca asıp on adım saydı ve ayağıyla çizgi oluşturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nepenthe. °Jikook°
Fanfiction"Ahh! Son kez bastırdım ya yüreğime seni o şimdi yeter bana. Ac gözlü olmayacağım.. Güzel kokun burnumdayken ugurlayacaklar beni dünyadan. " " Huzuru tadacagim. Bilmiyorum belki de aklımı kaybettim. Sahi insan aklını kaybetmeden önce mi mutludur,kay...