017

1.5K 181 123
                                    

✦  017

aile buluşmasından birkaç ay sonrası,

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

aile buluşmasından birkaç ay sonrası,

bilirsiniz, hayatımızda her şey bir anda yolunda gitmeye başladığı zaman insan içten içe bir "acaba?" diye düşünür. "her şeyin böylesine yolunda olması normal mi?" işte ben de tam olarak böyle düşündüğüm günler içindeyim, o babamın yarattığı ufak çaplı krizden sonra haftalar hızlıca geçmiş ve ailem de taehyung'u kabullenmişti; okul içinde hareketlerimize dikkat ediyor onun dışında da normal sevgililer gibi davranabiliyorduk. 

son zamanlarda işte tam bu sebeplerden ötürü içimde anlam veremediğim bir sıkıntı vardı, her şeyin böylesine mükemmel ilerlemesi - rahatsız ediciydi? en ufak kavga bile etmiyorduk, kaldı ki bazen taehyung'un sabrını oldukça sınayacak şeyler yapıyordum ama o sadece aşık bir gülüşe beni öpüyor ve hiçbir şey demiyordu.

beni aslında rahatsız eden şey dışarıdan birilerinin bizim aslında sevgili olduğumuzu biliyor oluşuydu ve o kişinin veya kişilerin bir sonraki hamlesi ne olacak diye olduğum yerde paranoyakça bekliyordum, bu endişelerimi taehyung'a anlatamamıştım - onun da stres olmasını istemiyordum, ben kendi kendime bir şekilde çare bulabilirdim buna. gerçi son birkaç gündür taehyung, anlamsızca içine kapanmıştı. ne bana bir şeyler anlatıyordu ne de bunu çözebilmek için bir hamlede bulunuyordu. içimde gittikçe büyüyen sıkıntının taehyung'un bu hareketleriyle daha da körüklendiğini biliyordum.

"selam jimin, ne düşünüyorsun böyle dalgınca?" jinyoung boş sınıfta gelip yanıma oturduğunda dalgınca dışarıyı izliyordum. seslenmesiyle kafamı ona doğru çevirdim, samimiyetle gülümseyen yüzü görüş açıma girince ben de ona gülümsedim.

"selam, hiç... sınavları falan. dalmışım öyle."

"oh..." diyerek kafasını salladı jinyoung, "anlıyorum seni. sınavlar tam olarak baş belası..." kendi kendine kıkırdadı. " ee senin derslerin nasıl, iyiydi değil mi?"

onaylayarak kafamı salladım, o ise karşılık olarak bana tekrar gülümsedi ve bir anda kafamın üstünde bir yere odaklandı. onun kısılan bakışlarıyla tedirgin olarak geriye bakmaya çalıştım. "ne? ne var?"

"tam kafanın üstünde duran bir örümcek var?"

"ne?" diyerek kaçmaya çalıştım, "al onu lütfen.." neredeyse çığlık atarak konuştum, örümceklerinden hiç ama hiç hoşlanmazdım ve bastıran rahatsızlık hissiyle kollarımın kaşınmaya başladığını hissedebiliyordum.

"şşş sakin ol." diye fısıldadı ve bir eliyle belimi tutarak kendine çekti, diğer eliyle yavaşça saçlarıma dokunarak orada olan küçük örümceği alarak yumruğunu sıktı. "tamamdır, aldım ufak dostumuzu."

yıldızların altında; vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin