Kafasını çevirmişti. Bacaklarımız birbirine değiyordu ve istemsizce kalbim hızlı atıyordu.
"Unutmayacaksın bir daha!" dediginde başımla onay vermiştim.
O sırada Boranın annesi lafa girdi."Boran teyzenler gelmiş. Onları karşılamaya git istersen yolu bulamayabilirler."
"Olur gideriz."
Ellerini ellerime kenetleyip beni ayağa kaldırmış ve sürüklemeye başlamıştı.
"Gelmeyeceğim ya."
"Gelir misin dediğimi hatırlamıyorum güzelim."
Bana güzelim demesi çok hoşuma gidiyordu ama belli etmemeye çalışıyordum.
Kabanlarımızı almak için girişe gittiğimizde ben kabanımı giyerken o da önümdeydi. Yüzüne bu kadar yakın baktıkca ilgimi cekiyordu, çok güzeldi.
Beraber kapının önüne gittiğimizde elimi elinden kurtardım.
Arabaya gelmiştik. Arkaya binecektim ki beni durdurdu.
"Miray!"
"He efendim?"
"Önee."
Elimi öne uzattığım da bir saniye durmuştum. Bunu istemiyordum. Evlenmek değildi istediğim ama anın heyecanına kapılıyordum aklımı toplamam gerekiyordu.
Yola çıkmıştık yol üzerinde kuyumcuya takıldı gözü. Bir anda durdu ve arabadan indi. 10 dakika sonra geri döndü.
Elinde yüzük kutusuyla dönmüştü. Yüzük kutusunu kucağıma bıraktı.
"Tak şunu parmağına."
"Bu seni neden bu kadar çok ilgilendiriyor? Ailene bu ilişkiyi bitirmek istediğini söyle. Ben istemiyorum." dedigimde sinirle kafasını bana cevirip yüzüme baktı.
"Her şey bizim istediğimiz gibi olmuyor değil mi hayatta?"
"En azından çabala. Sen erkeksin sana vurmazlar ama."
Pantolonumu yukarı doğru sıvadım ve bacağımı gösterdim.
"Sana vuramazlar ama beni çok kolay harcıyorlar Boran görmüyor musun?."
"Kapat şunu."
"Noldu? İleride karın olacağını iddia ettiğin birini böyle görmek zoruna mı gitti?"
Paçamı indirdim. Sinirle direksiyona vurup içinden bir küfür saydırmıştı.
Otogara gidene kadar hic konusmamıs teyzelerini karşılayıp eve geri dönmüştük. Hep beraber içeri girmiştik.
O gün öylece geçmişti. İkimizde birbirimizden o konuşma sonrası uzaklaşmıştık.
Son bir aile yemeği yapılacak ondan sonra düğün olacaktı. Babam çok ısrar ettiği için bize geleceklerdi.
1 hafta geçmişti. Düğüne sadece 4 gün kalmıştı ve içimde bir burukluk vardı.
İsteyip, istemediğimi bende anlayamamıştım. Bu evden kurtulabilirdim ama o zaman okuyamazdım. Ama ya babam beni Borana değil de başkasına verirseydi? Ve bu vereceği kişi cok daha yaslı da biri olabilirdi. Çok kararsız kalmıştım.
Bize gelmişlerdi. Boran yoktu. Merak icimi doldurduğunda Bahar ablayı mutfağa çağırdım.
"Abla Boran nerde?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Me'yûs▪︎
Teen FictionTakım elbisesinin kravatını bağlamaya çalışan Boran ile göz göze geldim. Kapıyı kapayıp sırtımı kapıya yasladım. Yüzüme bile bakmıyordu. "Yardım edeyim mi?" "Yok ben anneme hallettiririm şimdi." dedi inatla gözlerimin içine bakmayarak. Yanına gitt...