Bölüm sürekli kendi kendine siliniyor bende tekrar tekrar yayımlamak zorunda kalıyorum bildirim geliyorsa özür dilerim sevgili okurlarım.
...Belimden çekerek yatağa uzanmamı sağladı ve ata biner gibi üstüme çıktı. Tam üstümdeyken ellerimi yakasına koydum. Dudaklarını alnıma bastırdı ve başını göğsümün üstüne koydu.
Ellerimle başını sardım ve saçlarını okşadım. O ise kokumu derince içine çekti. Bir süre sonra uyuyakalmıştık zaten.Sabah gözlerimi açtığımda saat 6 buçuğa geliyordu. Boran hâlâ üzerimdeydi. Kahvaltıyı hazırlamak için aşağı inecektim ancak Boran ahtapot gibi sarılmıştı.
Ellerimi kurtardım ancak elini belime dolamıştı. Belimde olan elini tuttum ve çektim. Ama öküz gibi olduğu için milim kımıldamadı. Gerçekten çok ağırdı.
"Boran."
"Efendim karıcım." dedi uyku sersemi sesiyle.
"Kahvaltı hazırlamaya gideceğim bırakır mısın?"
"Sabah öpücüğü versene Miray kocana. Göğsünde çok güzel bir sabaha uyandım bak." dediğinde yutkundum.
Yanağından öptüğümde ellerini serbestlemişti. Kalkmak için doğrulacağım sırada sertçe tekrardan sırtımı yatağa bastırdı ve tamamıyla üzerime çıktığında sertçe yutkundum.
Südyenin açıkta kalan kısmına sertçe dudaklarını bastırdı. Bu adam ne yapıyordu gerçekten? Aklımı başımdan alıyordu. Bir daha göğsümün açıkta kalan kısmını öptüğünde çarşafı sıktım. Ve daha fazla durmayıp sertçe itledim. İtlediğimde kenara düştü ve bende o fırsatta ayağa kalktım ve tişörtümü giydim.
"Bir daha sakın bu yaptığını yapma."
Tam çıkacağım sırada yanıma koştu ve kolumdan tuttu.
"Sen benim karımsın Miray tabii ki de seni öpeceğim!" dediğinde yüzüne baktım.
"Ben sana 'eş' olmayacağımı söylemiştim Boran. Bile bile kabul ettin unuttun mu?" dediğimde ellerini boynuma doladı.
"Haklısın evet ama o kadar güzelsin ki senin sürekli göğsünde yatıp, seni öpmek istiyorum." dediğinde şaşkınlıkla bakmıştım. Acaba bana aşık olmuş olabilir miydi? Ama kim niye benim gibi birine aşık olsundu ki?
"Ben kahvaltıyı hazırlayayım." dedim gözlerimi kaçırırken. Ellerini boynumdan çektiğinde derin bi nefes alıp odadan dışarı attım kendimi.
Aşağı indiğimde kimse uyanmamıştı daha. Kahvaltıyı hazırladığım sırada Bahar abla gelmişti.
"Kız yeni gelin kahvaltı mı hazırladın? Senin düğünün var bugün yormasaydın keşke kendini." dediğinde güldüm.
"Kahvaltı hazırlarken yorulur muymuş insan?"
Güldüğümüz sırada Boranın annesi geldi.
"Günaydın kızlar."
"Günaydın anne." dediğinde Bahar ablaya baktım.
"G-günaydın."
Boranın annesi de bize yardım ettiğinde sofrayı kurmuştuk.
"Gidin eşlerinizi kaldırın kahvaltıya çağırın."
Yukarı çıkıp odaya girdiğimde belinden havlusunu çıkaran Boranı gördüğümde telaşla arkamı döndüm. Şaşkınca bana bakıyordu.
"Aa özür dilerim şey kahvaltıya çağıracaktım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Me'yûs▪︎
Roman pour AdolescentsTakım elbisesinin kravatını bağlamaya çalışan Boran ile göz göze geldim. Kapıyı kapayıp sırtımı kapıya yasladım. Yüzüme bile bakmıyordu. "Yardım edeyim mi?" "Yok ben anneme hallettiririm şimdi." dedi inatla gözlerimin içine bakmayarak. Yanına gitt...