"Korhan git artık."
Dudaklarından dökülen sözler ruhuna ağır geliyordu.
"Kıyamıyor musun ona."
Adamın sözleri birer zehir gibiydi. Korhan iğrenerek dudaklarını ayırdı.
"Kıyamadığın için mi yok sayıyorsun sana yaşattıklarını!"
Korhan artık ne söyleye...
Bir adamın kehribar gözlerinde yangınlar vardı. Korlanmış ateşin tam ortasında ise sarışın bir kadın. Onu saklayabildiği en gizli yere gömmüştü. Öyle dipsiz bir kuyuya saklamıştı ki mavi kadını, kimse göremeyecekti onu.
Gözbebeklerine gömdüğü beden, göğüs kafesine sığmıyordu. Onu yok edecek güçteki tek kadına, kalbini göğüs kafesini parçalayarak avuçlarının arasına koymuştu.
Hicran ellerinin titrediğinihissedebiliyordu. Kalbinin heyecanla göğüs kafesine çarpışını. Boğazında ki kuruluğa neden olan his, kehribar gözlü bir adamın ona gülümseyerek bakan yüzüydü.Hicran yüreğini saran sevginin lacivert gözlerini elmas gibi parlattığının farkında bile değildi.
Aralarında ki görünmez duvarlar gittikçe yok oluyor, ikisi de hisleriyle hareket ediyorlardı. Hicran zihnine ateşte dağlanmış demir çubukla kazınan anıyı hatırladıkça parmaklarını dudaklarının üzerine götüresi geliyordu. Lâkin parmakları dudaklarına bir kaç santim kala zorlukla durmuştu.
Hicran titrek bir nefes aldıktan hemen sonra, bakışları yanında ki adama kaymıştı.
"Sen iyice bu işleri bana yaptırır oldun gök gözlü."
Erkeksi sesi keyifliydi.
Uzun parmakları kek çırpıcısını tutuyor, sarımsı karışımı karıştırıyordu.
"Dibimden ayrılmayan sensin."
Hicran'ın bakışları Korhan'danuzaklaştığında, hafifçe omuzlarını silkeledi. Kenardaki una uzanarak karışıma azda olsa dökmüştü.
"Hem."
Lacivert gözleri adamı buldu.
"Anlaşmanın sadece sana özel olmasını isteyen sendin. İstersen başka birine de yapabi.."
Hicran'ın naif sesini kesen beline dolanan sert parmaklar olmuştu. Korhan kadının belini sağ eliyle kavramış, hızla kendine doğru çekmişti. Birbirine çarpan bedenleri, Hicran'ın yutkunarak gözlerini yukarıya doğru çıkartmasına neden oldu.
"Şaka bile olsa, aramıza girebilecek herhangi bir adama tahammülüm yok."
Sesine düşen sertlik kaşlarının da çatılmasını sağlamıştı. Korhan yavaşça eğildi. Dudakları ilk önce kadının saçlarına çarptı. Hemen sonra kadının çenesinde ki silik gamzeye.
