bölüm şarkısı;
Bruno Mars - Locked Out Of HeavenFight var fight, çekirdekleri hazırlayın.
Chanyeol'ün kollarında uyandım. Çıplak vücudum onunkinin hemen yanında sıcacık, ateş gibi yanarken bir eli üst baldırımı okşuyordu. Gözlerimi açtığımda onunkilere yakalandım. Dudaklarıma, gözlerime, çeneme ve yüzümün her bir köşesine bakarken benim de ondan bir farkım yoktu. Kolunun altında, kafam omzumun üstündeydi. Beni kaldırıp dudaklarıma öpücük kondurduğunda gülümsedi. Kendime gelmeye çalışarak gözlerimi kırptım.
"Chanyeol," dedim. Eli baldırımı sevmeye devam ediyordu.
"Hm."
"Benimle buluşmak istemenin nedeni gerçekten ben miydim?" Sarhoşken ona söylediklerimi hatırladım. O da benimle buluşmanın benim isteğim olduğunu söylemişti.
"Hayır," dedi. "Ben seni ilk gördüğümde tutuldum."
"Yalancı," dedim. Dudağıma bir öpücük kondurdu.
"Deli yürek," dedi. "Seni tanıdığım zaman defterime yazdığım iki kelime."
"Çünkü biliyordum korkusuz, asi ve okyanus ruhlu olduğunu."
"Okyanus ruhlu mu?" Dudağıma bir öpücük daha kondurdu.
"Okyanusun ortasında birden fırtınaya yakalanırsın, tehlikeli ama bir o kadar güzeldir. Denizci de bu yüzden sever her defasında okyanusu." Eli belimin kenarına kadar geldi.
"Sen fırtınalarda batırsan da gemimi, ben her defasında severim ruhunu."
Gülmemek için dudağımın içini dişlediğimde "Chanyeol," dedim. Dudağımı öptü tekrar. Yavaşça.
"Hm."
"Ormanda sana ne oldu?" Düştüğünü söylese de asla inanmadığım bir şeydi bu.
"Bizim çadırın dibine siyah kapüşonlu bir adam geldi," dedi. Kafasını karşıdaki duvara çevirdi. "Onu takip ettim, kim olduğunu öğrenmek için."
"Kim olduğunu öğrenemeden kaçtı."
"Neden söylemedin?" Kaşlarımı çattım.
"Tekrar bir atakta bulunacağını biliyordum bu yüzden kendim halletmek istedim, seni rahatsız ediyordu ve beni de rahatsız ediyordu. Bu kadar büyüyeceğini bilmiyordum. O her kimse oldukça zeki olduğu kesin."
Ben de bir şeyleri kendim halletmeye çalışan enayinin tekiydim. Chanyeol de öyleydi. Ama bundan sonra böyle olmayacağı kesindi.
"Bundan sonra benden bir şey saklama," dedim. Baş parmağının ucuyla çatılan kaşlarımı düzeltti.
"Senden asla bir şey saklamam," dediğinde bu sefer dudağını öpen bendim. Geri çekilecekken saçlarımdan yakalayıp öpüşmeye çevirdi bunu. Onun alt kısmı yorganın içindeydi ve benim kalçam, bacaklarım yorganın dışındaydı.
"BEYLER ACİL BAKMANIZ LAZIM SONRA KAVGA-" diye kapıyı açan Kim Emile Jongdae'nin sesi kısıldığında biz de neye uğradığımızı şaşırdık tabii. "Edersiniz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gömleğime karadutların bulaşmış || Chanbaek
Tajemnica / ThrillerBaekhyun, dolabında kimden geldiğini bilmediği bir kitap bulur. "Bana neden karadut diyorsun?" "Çünkü saçların bana karadutları anımsatıyor. Çünkü gömleğime karadutların bulaşıyor Baekhyun. O lekeleri yıkasan çıkmaz." "Beyaz gömlek," dedim. "Ona m...