Bu önemli konuşmanın bizimle alakalı olmasının ötesinde olduğunu fark ettiğim vakit içine girdiğimiz çadırda yalnız olmadığımızı görünce daha iyi anlamış oldum. Tüm tıp ekibi, kasabalılardan sözcüleri ve askerlerden onbaşı ile çavuşlar vardı. Her kesimden temsilciler içeride oturuyordu. Biz de gelince tam oldu. Askerler Bera için ayağa kalktığında Sarp ve Toprak da bana ayırdıkları yeri gösterdiler. Beklemeden gidip yanlarına oturduğumda Bera çadırın geniş bölümünde olan haritanın önüne geçti."Öncelikle hepimizin başı sağolsun. Bunca vakitten sonra nihayet böyle bir konuşmayı gerçekleştirebildiğim için mutluyum. Hepinizin ve hepimizin emeği sayesinde bugün daha rahat bir durumdayız. Lakin elbette bu yaşadığımız felaketin ağırlığını hafifletmiyor."
Herkes hüzünle derin bir nefes aldığında haritanın hemen yanındaki isim listesinin vefat edenlere ait olduğunu gördüm.
"Gerçek bir katliamdan sağ çıkanlar olarak gittiğimiz her yerde bu felaketi anlatmanızı rica ediyorum. Böylelikle başka zalim ve bencil insanlar bir daha böyle bir iğrençliği yapmaya tenezzül edemezler. Sadece tıp alanında değil, askeri ve eğitim alanında da ulaştığımız her kesime bu faciayı anlatmalıyız. Bugün dışarıda hâlâ bazıları bizim sağlığımız konusunda çeşitli yalanlar uyduruyor. Elbette onların da bu oyun içinde olduğunu hemen anlıyoruz ancak yine de sizin de çok iyi bildiğiniz gibi insan tamahkardır. Para için gözlerini bile kırpmadan harcadılar buradaki masum insanları. Çoluk çocuk demeden katlettiler. Onlara asla güvenilmez bu yüzden unutturmamalıyız. Unutursak yeniden başımıza gelir. Bu yüzden asla unutmamalı ve unutturmamalıyız."
Bera'nın ciddiyeti hepimizi kapsadığında günler bir bir gözümün önünden geçip gidiyordu. İlk başta virüsü yayılmasın diye ne yapacaklarını bilemeyen kasabalının cesetleri yakması, yiyecek ve sağlık sorunu ile baş başa kalan zavallı insanların çaresiz feryatları, masumların yitip giden ve hiçe sayılan canları. Hepsi bir bir gözümün önünden geçti. Onca gözyaşı ve katliamdan sonra çocukların her şeye rağmen hayata tutunma çabası. Bir tohumun ekilmesi gibi ektiğim umut kırıntıları bugün yüzlerinde gülücük olarak yeşerse de yine de yeterli değildi. Bu küçük yaşta böyle bir acıyı yaşamalarını asla istemezdim.
"İlk göreve gönderildiğimizde," dedi Bera iç çekerek. "Bize gerçekten virüsle mücadele etmek için emir verilmişti. Entegre olanlar öldürülecek, kimse mümkünse sağ bırakılmadan kasaba boşaltılacaktı. Bize, virüsün herkese bulaştığı ve sağlıklı olanların dahi riskli olduğu söylendi. Virüsün yayılma hızı hesaba katıldığı için dışarıya kesinlikle çıkışların yasaklanması gerektiği bildirildi. Tabii karantinayı hemen yapmadık. Buradaki durum o kadar vahimdi ki mevzu insanları dışarı çıkarmamaktan çok daha öteydi."
İlk geldiğimde bana da böyle söylemişlerdi. Hatırlıyordum. Hatta karantinadan çok önce gelmişti askeri birlik. Demek bilerek hemen kapatmamışlardı kapıları. Ben de bu yüzden girebilmiştim ya.
"Zamanla bu insanların kukla gibi oynatılan bazı karaktersizlerin elinde oyuncak olduğunu gördük. Para ve nüfuz öylesine etkili olmuştu ki, sadece siviller üzerinde değil, askeriye, siyasiler ve basın üzerinde de müthiş bir etki göstermişlerdi. Bizzat kendi üstüm tarafından öldürme emri aldığımda çok değerli sağlıkçı dostlarımla bir antivirüs geliştirme çabasına başladık. Çünkü amaçları kasabalıyı iyileştirmek değil, yok etmekti. Bizim yapabileceğimiz de karşı gelmek değil, çare üretmekti. Bu nokta da gizli kalan birçok şey oldu ve her şeye rağmen güvenip devam ettiğiniz için sizi bir kere daha kutluyorum."
Anlıyordum. Anlayabiliyordum. Gerçeği açığa çıkarmak istesek de çıkaramayacaktık değil mi? Bunu engellemek için ellerinden geleni yapıyorlardı değil mi? Bera bu yüzden sessiz kalmayı seçmişti. Benim ve birçok kişi tarafından hain damgası vurulmasını göze alarak sessiz kalmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SALGIN
Ficção CientíficaKarantinaya alınan bir kasaba. Olanlardan habersiz atandığı yere giden bir öğretmen ve tüm karanlık sırların ardında duran bir yüzbaşı. İnsanlara hızla yayılan virüse karşı kimse bir şey yapmıyordur. Üstelik ölüme terk edilen kasabadakilerin dışarı...