°20° AYKIZ °20°

848 76 89
                                    


Kızlarla buluşmak için yolda yürüyordum. Etrafıma baktığımda az bir mesafe kaldığını gördüm. Elimdeki poşetleri daha sıkı tutup yoluma devam ettim.

"Meryem..."

Kulağıma dolan sesle adımlarım yavaşladı. Kendimi durdurduğum an sesini tekrar duydum.

"Meryem..."

Başımı kaldırıp ona baktığımda kızarmış gözlerini gördüm. Gözlerim hızla dolarken ne yapacağımı bilemedim.

"Nasılsın?"

Sorduğu soruyla gözlerimi kırpıştırıp cevap verdim.

"H-hamdolsun sen..."

Başını eğip konuştu.

"B-ben de..."

Gözleri ellerimdeyken konuştu.

"Ağır mı?"

Sözleri üzerine ellerimin acıdığını hissettim. Fark etmeden çok sıkmışım ki ellerim acıyordu.

"Hayır. Hafif..."

"Yiğit Kaan Sönmez..."

Kulağıma dolan sesle hemen başımı kaldırdım. Çatık kaşlarla karşısına bakıyordu. Gözlerini ordan ayırmazken fısıltıyla konuştu.

"Dikkat et kendine. Hadi git..."

Gözleri gözlerime kilitlendiğinde hızla başımı çevirip yürümeye başladım.

"Sen de olsaydın Meryem Acar..."

İsmimi duyduğumda adımlarım yavaşladı.

"Kimsiniz lan siz!"

Yiğit'in sesiyle hemen arkamı döndüm. Bir adam beni fena hâlde süzüyordu. Rahatsız olmuş hâlde yerimde hareketlendim. Ne yapacağımı bilmezken Yiğit'in bana dönmesiyle gözlerim doldu.

Hızlı adımlarla yanıma gelip yanımda durarak mesafeyi azaltıp bana dokunmadan yan yana duracağımız şekilde kolunu uzattıktan sonra hırkamı tuttu. Şu an uzaktan gören bir kişi bana sarıldığını düşünürdü.

"Bir daha sözlüm yanımdayken hiç birinizi görmek istemiyorum! Ne işiniz varsa benimle görün! Aksi takdirde eksilecek, kırılacak yerlerinizle ayrılırız!"

Sözlüm... Şaşkınlıkla başımı ona çevirdiğimde kalp atışlarımı duymasından korktum. Ne dedi o şimdi?

"Dağılın!"

Adamların yüzünde tedirginlik kaplarken birisinin konuşması üzerine o tarafa döndüm.

"Bugün bayrakların iniyor. Görüşmek üzere..."

Yiğit'in nefes alışverişleri hızlandığında korkmaya başladım. Adamlar arkalarını dönüp siyah bir arabaya doğru ilerlediler. Ara ara arkalarına bakıyorlardı. Arabaya binip oradan ayrıldıklarında onun sesini duydum.

"Özür dilerim Meryem. Seni zor durumda bıraktım. Senin önüne set koymak istedim. Şayet-"

"Biliyorum..."

Başımı kaldırıp ona baktığımda gözleriyle karşılaştım. Ben neden bu kadar yakın görüyordum onu. Bulunduğumuz durumu hatırlayıp birkaç adım geriledim. Ona baktığımda mahcup yüzünü görmüştüm.

"N-neden tedirgin oldular?"

"Şirkete dönecek olmam onları korkutmuş olmalı..."

Aklıma gelenle duraksadım.

AYKIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin