Okuldan çıktıktan sonra, her zamanki gibi kütüphaneye gittim.
Oradan çıkıp eve geldiğimde, sadece annem vardı. Onunla oturup yemek yiyerek sohbet ettikten sonra, odama geçtim. Ali denen çocuğu öldürecektim, sürekli dışarılarda olması annemi hem kızdırıyor hem üzüyordu.
Odamda çalışma masasının üstünde telefonum duruyordu, aslında Ali'ye vermemin sebebi kızgın olmamdı, kızgındım ve bilinmeyen bana yazdığında ona patlamak istemediğim içindi.
Bunları düşününce bugün Oğuzhan'la olduğumuz durum aklıma geldi, o sinirden ve kafamı derse vermemden dolayı aklıma gelmemişti bugün yaşananlar. Nedensizce kalbim hızlandı... Sol göğsüme anlamsız bir bakış attım,olmamalıydı işte, o bana bakmazdı, içini rahatlatmak için yapmıştı bunları, boşuna kendimi umutlandırmamalıydım. Sonra kalbi kırılıp üzülecek olan ben olurdum. Kafamı iki yana salladım ve bu düşüncelerden kurtulmaya çalıştım.
Telefonu alıp uçak modundan çıkardım. Ali, İpek, Mete, Oğuzhan'dan, armalarım ve mesajlarım vardı. Muhtemelen o gün için böyle olmuştu.
O mesajları es geçtim ve bilinmeyenden, yaklaşık 100 tane mesaja şaşkınlıkla baktım. Çoğunda nasıl olduğumu, neden telefona bakmadığını ve özlediğini yazmıştı. Gülümsedim ve elimi klavyede gezdirdim.
Melis: Özür dilerim bilinmeyen
Melis: Bu aralar sinirliydim. Sana patlamak istemediğim için yazmadım.
Melis: İyiyim sen nasılsın?
Yazdıklarımdan sonra telefon elimde bi kaç dakika bekledim. Mesajlar hâlâ tek tikti. Her neyse deyip, telefonumu sessize alarak, bilgisayarımı elime aldım. Zaten yeterince çalışmıştım kütüphanede,şimdi film izlemek istiyordum.
Hâlâ yayınlanmaya devam eden, true beauty dizisine başladım. İzlediğim filmle aklımda bir ampul yandı. Tamam benim yüzüm güzeldi ama vücudum için bir şeyler yapabilirdim. Bu hafta içinde diyet listesi hazırlatabilirdim, annem yardımcı olurdu. 15 günlük tatilde ise abim geliyordu ve o da spor işini hallederdi.
Bu düşünceyle kocaman sırrıtım ve bilgisayarı kapattım. Artık kimse bana tombik diyemecekti. İstediğim zaman gayet de yapardım. Kararlıydım.
Sırf bunun içinde değildi, kendimi böyle mutlu hissedecektim, sanırım...
Telefonumu elime aldım ve bilinmeyenden bir kaç dakika önce gelen mesaja baktım.
Bilinmeyen numara: Anlıyorum, peki neden sinirliydin. Bir şey mi oldu?
Melis: Önemli değil, hallettik biz meselemizi
Bilinmeyen numara: Hmm. Tamam.
Bilinmeyen numara: Ee napiyorsun?
Melis: Film izlemiştim, şimdi de seninle mesajlaşıyorum
Melis: Sen?
Bilinmeyen numara: Shsşbxlsjeldjeş bende seninle mesajlaşıyorum
Melis: Bilinmeyen ben sana bir şey diyeceğim
Bilinmeyen numara: De güzelim
Melis: Ben zayıflamaya karar verdim
Melis: Bir de bu önümüzdeki tatilde spora falan giderim. Abimin burda spor salonu işleten arkadaşları vardı, tabi olmasada yine de hallederdik de, yani işte spor diyet miyet.
Melis: Kısaca zayıflıyacağım inşallah (11:23)
*Görüldü*Düzenlendi ✔
ŞİMDİ OKUDUĞUN
1.55 | Yarı Texting
Novela JuvenilMelis, asosyal ve içine kapanık bi kızdı. Özellikle de liseye ilk başladığı yıllarda... Okulda birçok kişi tarafından pek sevilmeyen, sayılı konuştuğu kişiler vardı. Kendi küçük dünyasına, abisi, kardeşi ve annesinden başkasını almak istemiyodu. Ta...