Multi: kumsal
Sorumla beraber bana döndü ve
"baran ne alaka şimdi" dedi. Omuz silkerek
"hiç öylesine sordum cevap ver işte" dediğimde ayağa kalktı
"hadi kantine gidelim benim karnım acıktı yemek yiyeceğim"
dedi ve arkamızda ki sırada uyuyan elayı da uyandırdı ayağa kalktım elayla ve defneyle kantine gidene kadar hiçbir şey konuşmadık kantine varınca defne kantinciden yemeklerini sipariş ediyordu. Elayla bizde bir masaya oturmuş telefonlarımızla oynuyorduk. Daha doğrusu ela birisiyle mesajlaşıyordu büyük ihtimalle Aytekin'di ,
"kiminle konuşuyorsun ela aytekinle mi?" diye sorduğumda telefondan kafasını kaldırmadan kafasıyla onaylar manada sallarken defne yanıma oturup yemeğini yemeye başladı. Elaya dönüp konuşmaya başladım,
"ne konuşuyorsunuz ve birde tatil meselesini hallettiniz mi?" diye soruduğumda telefonu oflayarak masaya bıraktı ve
"hayır , inadı tutu gidiceğim diyor bu akşam yola çıkıyor." dediğinde suratı düşmüştü . aklıma gelen fikirle konuşmaya başladım
"bu akşam bize gelmeye ne dersiniz?, uzun zamandır birlikte vakit geçirmiyorduk hem senin de moralin yerine gelir , ha ne dersiniz?"
dediğimde defne hemen söze atladı "bana uyar" dedi neşeli ses tonuyla elaya dönüp
"Ela?" dedim soru sorar bir şekilde "bana da uyar" dedi ela neşeli ses tonuyla.
Zil çaldığında kalkmak zorunda kaldık sınıfa varana kadar bu akşam ne yapacağımızı konuşuyorduk ki sınıfa varınca da konuşmamız devam ediyordu
"yarında bize mi gelseniz acaba ya ne güzel eğleniriz hem dedikodu da yaparız" diyen elaya döndük defneyle beraber
"Ela" dedim biraz kızgın biraz gülen bir tavırla
"ay ne var canım eğleniriz işte, hazır aykutta yok havuz partisi mi versek acaba ya?" dediğinde ela defneyle gülme krizine girdik . ela kollarını göğsünde birleştirmiş kızgın kızgın bize bakıyordu. Gülmemi zar zor durdup konuşmaya başladım
"Ela en son parti verdiğinde neler olmuştu hatırlıyor musun?" dediğinde defneyle beraber tekrar gülmeye başladık. Geçen sene havuz partisi vermişti ela tabi hayatında ilk defa bir parti veriyordu çok içip sarhoş olduğu saçma sapan dans etmişti o kadar komik dans etmişti ki partide ki herkes gülme krizine girmişti. Hoca geldiği için defneyle önümüze dönmek zorunda kaldık ayağa kalktık ve kısa süren 'günaydın' faslından sonra tekrar oturduk. Aklıma gelince defne hala soruma cevap vermemişti
"Defneee" dedim . bana dönüp
"hı" dediğinde "soruma hala cevap vermedin,
sence baran yakışıklı mı , değil mi?" diye sorduğumda
"yani evet yakışıklı buluyorum neden?" dediğinde sırıtarak ona bakmaya başladım biraz çöpçatanlık yapmaktan zarar gelmezdi herhalde.
Omuz silkerek "hiç sordum sadece" dedim.
Sıkıcı geçen 7 dersten sonra nihayet dersler bitmiş ve eve gitme vakti gelmişti kızlarla sohbet ederek okuldan çıkmış arabama doğru yürüyorduk arabaya vardığımda kapısını açıp oturdum ilk önce defnenin evine uğrayıp onun kıyafetlerini alacaktık sonrasında ise elanın evine varıp onun kıyafetlerini alacaktık defne ön koltuğa yanıma oturup hareketli müzik açıp arkada oturan elayla şarkı söyleyip dans ediyorlardı daha doğrusu etmeye çalışıyorlardı . Nihayet defnenin evine vardığımızda arabanın camını defnenin yeni evine baktım . Beyaz 2 katlı ,bahçeli ,sade ama güzel bir evdi . Defne kıyafetlerini küçük bir sırt çantasına doldurmuş arabaya doğru yürüyordu ,arabaya gelip bindiğinde elaların evine de uğrayıp biraz da elayı bekledikten sonra bizim eve varmıştık.
Açelya anne mesaj atmıştı birkaç günlüğüne istanbula gideceklerini 2 gün sonra geri geleceklerini acil işleri çıktığını haber eden bir mesaj yazmıştı .
"Ben üstümü değiştirip geliyorum" dedim
ikisi de 'tamam' dediklerinde yukarı çıkıp üstüme sade beyaz bir sweatshirt , altıma siyah eşofmanımıda giyip saçımı at kuyruğu şeklinde toplayıp kahküllerimi de düzelttikten sonra hemen kızların yanına vardım
"ee ne yapalım?" diye sorudu ela,
"vallaha ben kurt gibi açım, önce yemek yiyelim" dedim ikisi de onaylar manada kafasını salladığında üçümüz mutfağa geçtik
"ne yemek yapalım?" diye sordu defne ,
"pirinç pilavı yapsak?" diye sordum .
"yanına da mantı ne güzel olurdu" dedi ela,
"olabilir, sen ne dersin defne?" diye sordum .
"olabilir abur cubur aldığınız sürece benim için fark etmez" dedi defne .
"kek demi yapsak acaba?" diye sordu ela,baya kilo alacak gibiydik bu gidişle.
"olur" dedik defneyle ikimiz aynı anda .
ellerimi birbirine çarpıp "o zaman ben malzemeleri almaya gidiyorum" dedim ikisi de onaylayıp mutfaktan çıkıp oturma odasına geçtiler . Askılıktan lacivert montumu giyip , beyaz spor ayakkabılarımı giydim
kızlara "ben çıkıyorum" dedim ve kapıyı çekip markete doğru yol aldım hangi malzemelerin lazım olduğunu bilmediğim için telefonda malzemelerin ne olduğuna bakıyordum ki farkında olmadan yola çıkmışım ve yeşil ışık yanmıştı , hızlı bir araba üstüme doğru geliyordu.