14.

414 45 61
                                    

YOONGİ

"Hyung."

"Efendim."

"Niye hastaneye getirdiniz ki beni ? Bir sürü masraf oldu."

"Biliyor musun bazen elimin tersiyle ağzının üstüne vurasim geliyor."

"Ama hyung !"

Aslında haksız sayılmazdı. Değil faturayı ödeyecek param, bakacak cesaretim bile yoktu. Ama kardeşimi o halde görünce hiçbiri umurumda olmadı.

Karşımda tir tir titreyip bilincini kaybederken kim düşünürdü bunları Tanrı aşkına !

Hemşire son serumu da çıkartıp gidebileceğimizi söylediğinde ayaklandım.

"Ben gelene kadar burda kal."

"Hyung nasıl yapacaksın ?"

Endişeden kocaman açılmış gözleri ve birbirine bastırdığı dudaklarıyla tam bir bebekti şuan.

Kıkırdadım.

"Bunları düşünme ve dinlemeye devam et."

İtiraz dolu cümlelerini boş verip odadan çıktım. Hemen ileride hemşire bankosunun önünde durdum. Gergindim ve bu nefes alışverişimi hızlandırıyordu.

"Ben fat-"

"Oh ! Siz hala neden buradasınız ? Çıkış işlemleriniz çoktan yapıldı, hastanızın evde dinlenmesi gerekiyor."

"Ne ?"

"Seungmi ona söylemedin mi ?"dedi yanındaki meslektaşına garip bakışlar atıp.

"Beyefendi faturanız ödendi, hastanızın kullanması gereken ilaçlar ise işte bunlar. Kendinize çokça dikkat edin sağlıklı günler !"

"K-kim ödedi ?"

Kalmıştım. Onca cümle arasından tek birine takılıp kalmış ve bozuk plak gibi tekrarlıyordum.

"Faturayı ödeyen kim ?"

"Onu biz bilmiyoruz isterseniz idari birimlere sorabilirsiniz."

Kısa bir teşekkür geveleyip tarif ettikleri yere doğru adımladım. Neden sonra olduğum yeri unutup koca bir kahkaha patlattım.

Jung hoseok.

Öldüreceğim seni şerefsiz.

Kaybolmayı göze alarak fellik fellik odasını arayan bedenim nihayet aradığını bulmuştu.

Ülkenin en iyi kalp cerrahı Jung hoseok'un odasına gelmiştim. Kapıyı çalma nezaketinde bulunmadan direkt girdim içeri.

Sanki geleceğimi bilir gibi hiçbir tepki vermeden hastasını muayene etmeye devam etti.

Kapının önünde durmuş işinin bitmesini bekliyordum ve tanrı aşkına bu aşırı derecede sinir bozucuydu.

Steteskopu hareket ettiren elleri sanki inadıma yavaşlıyor, beni çıldırtmak istiyordu.

"Bir sorun yok gibi görünüyor yine de bir EKO çektirelim derim. Bir sonraki randevunuzda sonuçlarla birlikte gelin. Şikayetleriniz artar veya siddetlenirse haberim olsun."

"Teşekkürler doktor bey kolay gelsin."

"Geçmiş olsun."

Yıkadığı ellerini kurularken çevirdi gözlerini gözlerime.

"Kapıyı çalmadan girecek kadar ne yaşattım merak ediyorum."

Ciddiyeti afallamama sebep olurken kafamda kurduğum öfke dolu cümleler uçup gitmişti birden.

Homeless | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin