Divorce

406 36 29
                                        

≈ Senden öncesini hatırlayamıyorum. ≈

____________________________________

Bavulunu açmış ağlayarak elbiselerini doldurmaya çalışan Jennate'i zor sakinleştirmiştim. Babası olaylar yüzünden evden erken ayrıldığında uyanır uyanmaz bavulunu toplamaya girişmişti. Kimseyi dinlemiyordu. Sinirden delirmiş gibiydi, bağıra bağıra konuştu.

"Nefret ediyorum o adamdan nefret! Beni görmüyor, beni dinlemiyor, beni anlamıyor ! Umrunda olan tek şey çıkarları, ben çıkarlarına ulaşmak için bir aracım sadece! Nasıl bu kadar düşüncesiz olabilir bir insan, nasıl!!"

Kollarını tutup zorla onu bağrıma bastım. Hâlâ ağlıyordu ama en azından titremesi azalmıştı.

"Biliyorum sevgilim, biliyorum. Keşke elimden bir şeyler gelebilse, çekip çıkarabilsem seni buradan."

Jenatte başını göğsümden kaldırdı, doğruca gözlerimin içine baktı.

"Lisa, gidelim."

"Anlamadım?"

"Gidelim buradan, yarın boşanayım, hemen gidelim. Birlikte mutlu olalım."

Şaşkın gözlerle ona baktım, ne diyeceğimi bilememiştim, ama gözlerindeki kararlılığı görüyordum, ciddiydi, öylesine söylememişti bunları.

"Harry kabul edecek mi?"

"Edecek, beni sevmiyor, yani öyle sevmiyor."

Bir şeyler söylendi ama ne dediğini anlamamıştım.

"Kabul edecektir, babamla muhatap olmak istemediğini biliyorum."

"Peki nasıl olacak yani nereye gideceğiz?"

Camın önündeki koltuklara ilerledi, oturdu elini çenesine dayadı. Belli ki bunu hiç düşünmemişti, tek istediği gitmekti.

"Bilmiyorum ben... Sanırım çok acele ediyorum. Ama en kısa sürede gideceğiz, yarın boşanmak için başvuracağım, sonra gidilebilecek bir ülke bulacağım, bütün servetimi alıp gideceğiz, ikimiz yepyeni bir hayata başlayıp çok mutlu olacağız."

Karşısına gidip ellerini elime aldım ve birer öpücük kondurdum.

"Umarım sevgilim, umarım. Ben de araştıracağım."

Minnet dolu gözlerle bana baktı, bedeni 23 yaşında bir kadına ait olsa da gözleri hâlâ çocuk gibi bakıyordu. Hâlâ sevgiye ve anlaşılmaya muhtaçtı.

Ayağa kalkıp kollarımı bedenine sardım, saçlarına minicik öpücükler kondurdum.

***

"Jenatte emin misin?"

Jenatte kararlı gözüküyordu.

"Evet, kesinlikle. Söylenti olacağını da zannetmiyorum, düşük yaptım herkes bunu doğal karşılayacaktır."

"Haklısın, olsa bile benim için sorun değil biliyorsun, ben senin için söylüyorum. Baban sorun yapmaz mı?"

"Umrumda değil, zaten buradan ayrılacağım. Ve biliyorum elbette, sen iyi bir dostsun Harry, çok teşekkür ederim."

"Her ne gerekliyse ben yapacağım merak etme. Umarım bu şekilde ikimiz için de iyi olur."

"Umarım."

***

Uzun zaman sonra çalışmaya başlamıştım. Sofia beni çok özlemişti, bunu çokca belli ediyordu. İkide bir yanıma geliyor gülümseyerek bir şeyler anlatıyor bazen sarılıyordu. Beni küçük kardeşi gibi gördüğünü biliyordum, ben de onu ablam gibi görüyordum.

Mesainin bitmesine yakın yanıma geldi, yüzünden heyecanı okunuyordu. Belli ki bir şey olmuştu.

"Lisa sanırım sana söylemem lazım artık."

Gülümsüyordu demek ki kötü bir şey değildi, elimdeki kalemi bıraktım ve karşısına oturdum.

"Dinliyorum."

"Birkaç gün önce Darvell ile bir geziye çıktık. Biliyorsun uzun zamandır bir aradayız. Her neyse asıl önemli olan şu... Bana evlenme teklifi etti."

Ayağa fırladım, çok mutlu olmuştum. Darvell ve Sofia çok seviyordu birbirlerini. Hemen Sofia'ya sarıldım. Sonra kollarımı ondan ayırıp omuzlarından tuttum.

"Kabul ettin öyle değil mi?"

"Delirdin mi elbette ettim."

Tekrar gülüşerek birbirimize sarıldık.

"Ee peki ne zaman evleneceksiniz."

"Çok geçe bırakmak istemiyoruz, uzun zamandan beri tanıyoruz zaten birbirimizi. Bir ay kadar sonra, küçük aile arasında bir nikahla halletmeyi düşünüyoruz."

"Aman Tanrım çok güzel bir gelin olacaksın."

Gülümsedi.

"Senin de nedimem olmanı istiyorum."

Yeniden yerime oturdum, yüzüm düşmüştü.

"Lisa, bir sorun mu var canım?"

"Ben bir ay sonra burada olur muyum, emin değilim Sofia."

"Neden ki, burayı çok özlediğini söylüyordun."

Huzursuzca etrafıma bakındım, kimsenin duymasını istemiyordum, Jenatte'i Londra'daki herkes tanırdı. Kalkıp kapıyı kapattım. Sonra geri yerime dönüp oturduğum koltuğu Sofia'ya yaklaştırdım.

"Biz, yani ben ve Jenatte buradan ayrılmayı, kendimize yeni bir hayat kurmayı planlıyoruz. En kısa sürede."

Sofia'nın yüzü düşmüştü, sonra zoraki gülümsedi.

"Bir ay daha, olmaz mı, lütfen, biliyorsun etrafımda çok kimsem yok, benim için çok değerlisin."

"Ben... Ben tek başıma karar veremem. Ama Jenatte'e soracağım Sofia. Emin ol o gün yanında olmak için can atıyorum. Sen de benim için çok değerlisin."

Yeniden sarıldık, Sofia'nın gözleri dolmuştu.

Sanırım yine çokca geciktim ama yeni bir ficle uğraşıyordum, 5 bölümlük kısa bir fic, tamamlandı, okuyup destek olursanız çok sevinirim aşağıya fotoğrafını bırakıyorum.
Umarım beğenerek okuduğunuz bir bölüm olmuştur, sizi seviyorum ♡

Umarım beğenerek okuduğunuz bir bölüm olmuştur, sizi seviyorum ♡

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Mendacious | JenlisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin