KESİT!

1.8K 118 16
                                    

Önce ki kesit silindi.

*

-Neden sürekli şişme var öğrenebildiniz mi?"dedi bir yılda güzelce oturttuğu aksanıyla Derin.

-Evet,bulduk."dedi doktor genç kıza bakarken."Nasıl söylemem gerek bilmiyorum ama,"dedi doktor sıkıntılı sesiyle.

Derin kaşlarını çatarak doktora baktı.

-Olduğu gibi söyler misiniz Bay Tim?"dedi doktora bakarken.Doktor sıkıntılı bir nefes alıp olduğu gibi söyledi.

-Çıkan değerlere göre kansersin.Lenf kanseri.Ve neredeyse son evresine varmak üzeresin.Çok üzgünüm inan.Tedavine bir an önce başlamamız gerek."dedi karşısında ki kıza üzgün gözlerle bakarken.

Derin'in bakışlarını donarken gözlerini zemine indirdi.

Hayatı yeterince alt üst olmamış mıydı zaten?

-P-peki ne yapmamız lazım?"diye sordu sakin çıkarmaya çalıştığı sesiyle.

-Tedaviye başlayacağız.Genelde dozlar ağır ağır alınmalı ama senin evren ileride olduğu için önce hafif hemen ardından yüksek dozlu bir tedaviye başlayacağız.Birkaç haftaya kalmaz hastaneye yatışın gerçekleşecek ve tedavine burada devam edilecek."dedi.

-Hastane de kalmam şart mı?"diye sordu yutkunurken.

-Bak seni korkutmak istemiyorum ama yatırabilsem seni hemen bugün yatırırım hastaneye."dediğinde Derin düşündü.

Bu kadar mı kötüydü yani?

-Yanına bu süreçte refakatçi girmeyecek.İsteyen camdan görebilir ama enfeksiyon kapmaman için sadece hemşireler ve doktorlar girebilir."dediğinde Derin yanlızlığı bir kez daha iliklerine kadar hissetti.

-Gelen olmaz zaten."diye mırıldandı.

-İki gün sonra gel ilk dozdan hemen başlayalım."dedi doktor son kez.

Derin onu onaylayarak odadan çıktı.

Sersem gibiydi.

Böyle birşey beklemediği belliydi.

Hastaneden çıkıp yürümeye başladı.

Ne yapacaktı?

Dalgın haliyle yürürken telefonu çaldı.

Derin cebinde ki monttan telefonunu çıkardı.

Akın Abim❤️ Arıyor...

Derin burnunu çekip gözlerini kırpıştırdı.

Ne kadar göremeyeceğini bilse de yüzüne sahte bir tebessüm yerleştirip açtı telefonu.

-Geç açtın."diyen Akın abisiyle gözleri dolsada gülümsedi.

-Dışardayım,duymadım."dedi neşeli tutmaya çalıştığı sesiyle.

Yeni yeni telefonlara cevap vermeye başlamıştı Derin.Akın abisine kızgın değildi.Belki biraz kırgındı ama o da tek başına ne kadar direnebilirdi ki?

Diğerlerinin de itiraz etmesi gerekirdi sonuçta.

-Napıyorsun bakalım dışarıda?"diye sordu Akın pencereden yağan Kar'a bakarken.

-Yürüyorum.İyi geliyor."dedi Derin.

-Güzelin soğuktur orası sıkı giyindin mi?"diye sordu Akın sırtını cama yaslarken.O sırada gözü merakla onları dinleyen abilerine ve kardeşine değdi.

Derin,Akın'ın bu dediği ile başını havaya kaldırdı.

Onlar yanında olmadığından beri hep üşüyordu.

-Merak etme abi,kendime dikkat ediyorum."dedi dolu gözleriyle gülümserken."Herkes iyi mi?"diye sordu bu sefer.

Burak duyduğu soru ile bakışlarını cama çevirdi.

Ne olursa olsun onları düşünmesi içini ısıtmıştı.

-Herkes çok iyi güzelim."dedi gözleri Burak abisine kayarken."Harikalar."diye mırıldandı bu defa.

-İyi olun zaten."dedi.

Özgür içinden kendine küfür ederken cebinden sigara çıkardı.

-Abi başka birşey yoksa sonra konuşsak olur mu?"dedi Derin.

-Bir sorun olmadığına eminsin dimi Derin'im?"diye tereddütle sordu Akın.

-Elimden geldiği kadarınca iyiyim abi."diyen Derin'le,Serkan koltuk başlığına yasladığı başını hafif hafif vurmaya başladı.

Burağın gözleri Akın'ın elinde ki telefona kaydı.

Deniz ise öylece zemine bakıyordu.

Özgür ise yaktığı sigarayı bitirmek üzereydi.

-Peki o zaman Güzelim.Görüşürüz."dediğinde yaptığı salaklıkla gözlerini devirdi.

-Pek sanmıyorum."diyerek acı ile sesli güldü Derin."Görüşürüz artık bizim için pekte uygun bir kelime değil gibi abi,ne dersin?"dediğinde Akın sinirle gözlerini açıp abisine baktı.

Burak abisine...

-Hoşçakal abi."diyerek telefonu kapattı Derin.

Akın sinirle telefonu koltuğa attı.

-Memnun musun bari yarattığın eserden?"diye sordu Burak'a."Sana soruyorum Burak Karaağaç!"diye sesini yükselttiğinde Burak ayağa kalktı ve salondan çıkmak için adım attı.

-Kaç tabii."diyen Deniz'le olduğu yerde durdu Burak."Gerçekler canını acıttıkça,sen kaç.Her zaman olduğu gibi."dedi.

Derin ne hissedeceğini bilmiyordu.Ne yapması gerektiğini ise kestiremiyordu.Bulduğu banka oturdu.

Bir an için tedaviyi kabul etmeyip ölmeyi beklemeyi tercih etti.Ama bu düşüncesi gözünün önüne gelen abileri ve ikiziyle yerle bir oldu.

Onlar Derin'i düşünmemiş olsa bile,Derin her yaptığı harekette,attığı her adımda onları düşünüyordu.

Söz verdi kendi kendine.

Ucunda ölüm bile olsa bu süreçle savaşacak ve kazanacaktı.

*

Kesit sonu!

Öncekini kaldırıp bunu koymak istedim.

Yarın ki bölümde buluşalım tekrardan;)

Sağlıkla kalın,Hoşçakalın ❤️

Benim HayatımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin