Her zamanki gibi buraya kalp bırakınız. ❤️
Dikkat ⚠ : Lütfen hayalet okur olmayın. Emeğime saygı gösterip, bir kereliğine yıldız butonuna basın ve yorum yazın.
Teşekkürler!Serra Işıl
Sevinç teyze dizlerine vurarak, "Aboooo," diye tekrarlarken, Uraz ona sessiz olması için işaret etti ve, "Sultanım yanlış anladın!" dedi. Sevinç teyze birden işaret parmağı ile beni gösterip, "Neyi yanlış anladım ha? Bu kız az önce seni soymaya çalışmıyor muydu?"
Bunun üzerine Uraz, "Evet," deyince gözlerim birden büyüdü ve Uraz'a bakıp, "Uraz, lütfen doğru dürüst anlatır mısın olayı?" demem ile, Uraz eli ile Sevinç teyzenin yanına gelmesini işaret etti. Kendisi hala eli ile ağzını kapatmış, utanırcasına bize bakıyordu.
"Bak sultanım, Işıl beni atölyeye götürdü çizim yapabilmem için..."
"Ney! Aboo, sen evden mi çıktın?" dedi ve ellerini havaya kaldırıp, "Gurban olduğum, evden çıkmış!" dedi.
"Sevinç teyze yavaş, ev halkı uyanacak şimdi!"
Kendisi bakışlarını bana doğru yöneltip, "Sen sus gız, seninle de konuşacağım, merak etme!" dedi. Uraz ikimizin bu haline gülerken, ona gülmemesi için kaş göz işareti yaptım ve olayın devamını anlatmasını söyledim.
"İşte ben çizim yaptım orada, sonra Işıl beni eve getirdi. Kimsenin beni görmemesi için zaten geç saatte çıktık evden. Her neyse, Işıl'dan pantolonumu çıkarmasını rica ettim, böyle uyuyacak halde değildim ya? Sonra da Işıl evine gidecekti yani, o kadar..."
" Yani şimdi siz... "
" Hayır Sevinç teyze, yok öyle bir şey. Sadece yardım edip çıkacaktım odadan."
"Anladım anladım. Sen git hadi evine, oğlumla ben ilgilenirim. Çocukken ben hep yıkıyordum ya bunu!" deyince, Uraz gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı.
"Ben gideyim," diyerek Uraz'a el salladım. "Yarın görüşürüz!"
"Görüşelim..." dedi göz kırparak ve, "Uykunu al öyle gel ama," demesi ile Sevinç teyze hayretler içinde bize baktı. Odadan çıktıktan sonra, yavaş adımlarla merdivenlerden indim. Birinin beni burada görmesi hiç ama hiç iyi olmazdı. Korkudan titreyen bacaklarımla merdiveni inerken, bir kapı sesi duydum sanki. Bunun üzerine merdivenleri daha da hızlı indim ve yukarıda birinin gölgesini gördüm. Sevinç teyze olamazdı, değil mi? Etrafta kimselerin olmadığını fark edip, yavaşça dış kapıyı açtım ve dışarıya adımımı atar atmaz, hızlı adımlarla eve doğru ilerledim. Içeri girmeden önce ayakkabılarımı çıkardım ardından da yavaşça içeri girdim. Ayakkabılarımı bir köşeye indirdikten sonra, yavaşça annemin yatak odasının önünden geçtim ve kapının açılmaması için dua ettim. Odama girdiğimde derin bir nefes verip elimi heyecandan pır pır atan kalbimin üzerine koydum ve, Başardın Işıl, başardın! " dedim.
Üzerimi değiştirir değiştirmez, kendimi yatağın içine affım. Oldukça yorgundum ama atölyede uyuduğum için fazla uykum gelmiyordu. Koridorda tıkırtılar duyunca, dudaklarımı dişledim. Acaba annem miydi? Odamın kapısı yavaşça açılırken, hemen uyuyormuş gibi yaptım ve gülmemek için dişlerimi iyice sıktım. Nedenini bilmiyorum ama izlendiğimi her fark ettiğimde, benim hep gülesim geliyordu.
Kapım tekrardan kapandıktan sonra, rahatlayıp uyumaya karar verdim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK ENGEL TANIMAZ
RomantikUraz Egeli, varlıklı bir iş adamın tek oğludur. Her türlü şımarıklığı ile genç kızların hayatını süsleyen genç adam, bir gece ansızın şiddetli bir trafik kazası geçirir ve renkli hayatının siyaha bürünmesine sebep olur.