IHMFB: KIRK ÜÇ

855 55 58
                                    

balo:

"Choi Soobin?" diyen Yeonjun neredeyse tutarlı bir sesle fısıldadı.

"Erkek arkadaşım olur musun?"

Bir duraklama oldu.

Herkes gözlerini kocaman açmıştı, bir şekilde gergindi. Önce Yeonjun'a sonra Soobin'den baktılar, tekrar Yeonjun'a ve ardından bakışlarını Soobin'e geri çevirdiler.

Sessizlik zorlayıcıydı.

İnsanlar nefeslerini tutmuştu, cevap için endişeleniyorlardı bir nevi onlar da bu ilişkiye bağlanmış hissettiler.

Soobin'in gözleri genişti, ağzı açıktı. Yeonjun'a 19 saniye kadar baktı, ta ki-

"Aman Tanrım." dedi Yeonjun yutkunarak.

Yeonjun, "Kelimenin tam anlamıyla hayır diyebileceğini unutmuşum. Kahretsin. Tamam, eğer Soobin hayır derse... Bu asla yaşanmadı ve ben okuldan gidiyorum. Hepinizi tanımak gerçekten güzeldi!" diye devam etti.

Beomgyu, "Sahneden in, aptal!" diye bağırdı ve etrafındaki bazı insanlar haykırdılar.

Yeonjun mikrofonun bıraktı ve sahneden atladı.

Yeonjun, yumruklarını iki yana indirmişti, gözleri titreyerek neredeyse ağlayan Soobin'e baktı. Yeonjun korkuyla ona yaklaştı, boğazını temizledi ve sonra ellerini cebine koydu, böylece Soobin ne kadar titrediklerini görmeyecekti.

Soobin ona birkaç saniye baktığında sessizlik ve endişe daha da arttı. Biraz daha endişelendikten sonra Soobin,

Yeonjun'un yüzüne tokat attı.

Tamam, hafifti. Yüzüne hafif bir tokat attı ama Yeonjun'un kafası yana döndü ve gözleri genişledi, kalbi göğsünden dışarı fırldı. Daha sonra küçük bir burun çekişi duydu.

Soobin, "S-Seni aptal!" dedi ve Yeonjun, Soobin'in elinin paltosunu kavrayıp kendisini ona doğru çektiğini hissedene kadar bunun ne anlama geldiğini bilmiyordu. Yeonjun, Soobin'e baktı ve sonra çocuğun gülümsediğini gördü.

"Evet erkek arkadaşın olurum. Yüz kere evet." diyerek hafifçe fısıldadı.

Yeonjun, Soobin'in belini kavramak için aceleyle ellerini cebinden çıkardı ve sonra dudaklarını birbirine bastırdı.

Havai fişekler patlamış gibi. Çevrelerindeki insanlar alkışlamaya, tezahürat yapmaya ve dans etmeye başladı.

Homofobik insanlar bağnaz görüşlerini unuttu ve kutladı,

Aşkı.

Çünkü sonunda her şey bunun içindi, değil mi?

Yeonjun kollarını Soobin'in beline doladı ve onu öylesine sıkı tuttu ki, dudaklarını birbirine bastırdı, Soobin onu hevesle öptü, elleri çenesini kavrayıp onu daha sert öptü.

İsimlerinin haykırışları ve sevinç çığlıkları etraflarında dolandı, ama tek duydukları yüksek sesle atan kalplerinin sesiydi.

Akciğer kapasitelerinin kısıtlı olması onları öpüşmekten uzaklaştırdı ve her ikisinin de alınlarını birbirine bastırmasına neden oldu.

"Hayır diyeceğini sanıyordum." dedi Yeonjun, sadece Soobin duyabilsin diye kelimeler sessizce fısıldadı. Soobin ona gülümsedi, ceylan gözleri parlıyordu.

Soobin küçük bir kıkırdama ile "Nasıl diyebilirim? Ben de bir aptalım." dedi ve ardından Yeonjun'u tekrar öpmeye başladı.

Biri, "Evlendiklerine inanamıyorum." dedi.

[M] I HATE MY FUCKBUDDY | [YEONBIN] [türkçe çeviri]ᐩ¹⁸Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin