Medya'daki şarkıyı okurken dinleyebilirsiniz isterseniz. Upuzuuuun bir bölümle geldim yaklaşık 2500 kelimelik. Bol bol yorum istiyoruuuuum!
Keyifli okumalar❤
"Çok geç kaldık, kesin hazırlanamayacağız!"
Alina, Umut'un açtığı kapıdan içeri bir hışımla girerken göz devirdim. Tüm gün Çağla'yla ikisinin telaşlarını dinlemekten bıkkınlık gelmişti.
"Saat daha 4?"
Umut yüzündeki anlamlandırılmaz ifadeyi açıkça belli ederken kızlar dediğini umursamamıştı. İçeri geçip üzerimizdekileri çıkarırken Çağla ağlamaklı bir şekilde konuştu.
"Benim makyajım çok uzun sürecek, ben size diyeyim evden akşam 10'da falan çıkacağız."
"Eğer," dedim elimdeki sayısız poşeti yere bırakırken. "Biraz daha bu saçma telaşınıza devam ederseniz ciddi anlamda ağzınıza çarpacağım."
"Ooo, yengeniz sinirlendi."
Umut'un alayla konuşması sinirimi çekip alırken istemsizce gülmüştüm.
"Hadi yürüyün."
Asena, Çağla ve Alina'yı merdivenlere doğru ittirirken çıkardığım montu askılığa astım. Bugün yılbaşıydı ve Çağla'nın planladığı gibi kafede bir organizasyon yapılmıştı. Burada hazırlanıp daha sonrasında hep birlikte oraya gidecektik.
Umut'un gülümseyerek bana sarılmasıyla hızlanan nefesimi kontrol etmeye çalışarak sarılışına karşılık verdim.
"Farkında mısın, biz sadece kapı önlerinde sarılıyoruz."
Sitemkâr konuşması beni güldürürken başımı salladım.
"Farkettim."
Kafasını hafifçe geri çekip kaşlarını çattı. "Bana sarılman için illa kapının önünde olmamız gerekmiyor ama."
"Ne yapayım, hâlâ alışamadım. Sen benim aksime sanki sana aşık olmamı bekliyormuşsun gibi çabucak bana aşık oldun. Her şey çok hızlı gelişiyor yetişemiyorum hâliyle."
Az önceki sitemine karşılık verdiğimde gülümsemesi yüzüne yayıldı.
"Bende de biraz şerefsizlik varmış.."
Çatılan kaşlarım gevşerken kendimi tutamayıp güldüm. Belimdeki ellerinin birisini çekip saçımı okşadı.
Umut bu hareketi sürekli yapıyordu, belki de onda alışkanlık olmuştu fakat benim o kadar hoşuma gidiyordu ki.. Onunla saatlerce bu şekilde kalabilirdim ama buna yerinden çıkacak gibi atan kalbim müsaade etmeyebilirdi.
Kendimi geri çekmek için hamle yaptığımda Umut az öncekinin aksine daha sıkı sarılmıştı.
"Biraz daha sarılsak?"
İstemsizce iç çekip kollarımı tekrar ona dolarken kendi kendime mırıldandım. "Kalbim ağzımdan çıkmazsa iyidir."
Dediklerimi duymuş olmalıydı ki gülmeye başlamıştı.
"Daha önce de sarılıyorduk Deren, sakin mi olsan acaba?"
"Öncekilerde de kalbim hopluyordu ki."
Gülmesi kahkahaya dönüşürken yanaklarımı sıktı.
"Deren! Gel de saçımı yap benim!"
Alina'nın sesiyle aynı anda göz devirirken Umut homurdandı.
"Başçavuşun eşeği var sanki."