Episode 13

778 75 43
                                    

Başıyla onayladı. Çok aciz duruyordu ve ben onu kurtarmak istiyordum. Sardıktan sonra bulduğum suyu ona içirdim.
"Daha iyi misin?" Dediğimde başıyla onayladı.
"Ç-çok teşekkür ederim." Dedikten sonra başımı iki yana salladım.
"Önemli değil, iyi olmana sevindim, orada ne işin vardı?"dediğimde ofladı.
"Kazı aletlerini almıştık, çiçeklerle uğraştık yerine koydum ama kapı rüzgarla kapandı sıkışmış. Burda çok sıkıldım çıkalım artık"dediğinde başımı iki yana salladım. "Çıkamayız çünkü biri kapıyı üzerime kilitledi." Dediğimde şaşkınca yüzüme baktı.

"Neden? Nasıl oldu?"
"Bilmiyorum bana ders vermek istiyo olabilir ama bunu onun yanına bırakmayacağım. Sen iyisin değil mi?" Dediğimde "evet dedi."
"Neyse biraz bekleriz belki öğretmenlerden biri gelir."dediğimde başını iki yana salladı.
"Bugün başka beden dersi olan yoktu ama! Sadece biz vardık Jungkook kaldık burda! Off tanrım niye bütün belalar benim başıma geliyor?"
Diyerek üzülerek elini alnına koydu.
"Hey sakin ol belki seslenirsek gelirler?" Dediğime ben bile inanmamıştım. Binanın alt katında olan beden odasına biri gelecekti ve sesimi duyacaktı?

"Saçmalama en alt kattayız, kimse duymaz bizi!" Diyip kapıyı zorlamaya başladı,
"Ne olacak şimdi ya kapı da açılmıyor!" Dedikten sonra ofladı.

"Lalisa biraz sakin olsana, belki birileri gelir. Çok inanmıyorum ama bu arada bizi kitleyen kişi büyük ihtimalle senin burda olduğunu bilmiyordu."
Dediğimde "olabilir."dedi.

"Jungkook." Dediğinde ona döndüm.
"Efendim."
"Kabul etmeliyiz ki burda sabahlayacağız. Annem ve babam çok endişelenecek, senin annen de."dediğinde başımı iki yana salladım.

"Annem endişelenmekle kalmaz, bütün okulu taratır."diyip güldüğümde o da güldü.
"Annen çok düşünüyor seni."diyip ellerini birbirine sardı.
"Çok düşünüyor, bunalıyorum." Diyip derin bir nefes aldım. Yüzüme bakmıyordu. Ben de yere bakıyordum yüzüne bakamıyordum.

"Cidden kapalı bir alanda kaldık diye dertleşecek miyiz?"dediğimde şaşkınca yüzüme baktı, kaşlarını çattı sonra. Tüm mimikleri o kadar uyumluydu ki gülmek istedim, ortamı bozmamak için gülmedim.

"Bu dertleşmek değil istersen susarım, konuşmam sen ne istiyorsan onu yapabilirsin." Dediğinde başını çevirdi. Gülümsedim.

"İki insan kapalı bir alanda başka şeyler de yapabilir bunu demek istemiştim."dediğimde bana dönüp kızarık yanaklarla baktı bir süre.
"Ne diyorsun sen ?"dediğinde başını öne eğdi.

"Niye utanıyorsun ki? Ben insan dedim iki psikopat demedim."dediğimde derin nefes alıp göz devirdi, tişörtünü sallayıp hava almaya çalıştı sıcaklamış mıydı? Kış ayında?

"Çok saçma şeyler söylüyorsun! Ben psikopat değilim, kendi adına konuş. Ayrıca hiçbir şey yapmadan durabiliriz."dediğinde güldüm.
"Kendi adına konuş ben biraz top sektireyim."dediğimde kaşlarını çattı. "Bu kadar dar alanda mı?"dedi. Başımla onayladım. Topu sektirirken ona bakıyordum o ise benden başka her yere bakıyordu.

Basketbol topunu bilerek sert sektirdiğimde elimden kaydı ve onun ayağının ucuna kadar gitti.
"Bak top da seni çağırıyor oynamak ister misin?" Dediğimde elini gösterdi.
"Bu elle mi? Tanrı aşkına az önce sen pansuman yaptın bu ele, nasıl oynamamı söylersin?" Dediğinde ofladım.
Çok sıkılmıştım.

Sugar Lips  • liskookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin