Thomas ne yapacağını saşırmıştı. O lacivert montunun altında güçsüz,masum ve insan gibi görünüyordu. Sarı şapkası saçlarını yüzüne yapıştırmıştı. Onu görünce öyle içim yanmıştı. Yanında almıştım. Bana şok olmuş bir şekilde bakıyordu. Deniz mavisi gözlerinde aşkı görmüştüm. Hala daha görüyordum. Buda sihirlerinden biriydi. Ben kandırmıştı bugüne kadar artık kimseye güvenemezdim. Kalbim bir daha aşık olmak istemiyordu. Olamayacakmış gibi bir his vardı içimde. ..
Thomas:"Elizabeth iyi misin?" Diyerek ellerini yüzüme götürdü. Sıcacık elleri canımı yakıyordu bu sefer... Ellerini yüzümden çektim.
"Sakın bir daha bana dokunayım deme"
Bağırarak:"Ateş bana gel çünkü sen benimsin bedenimle bütün ol çünkü sen benimsin!!"
Thomas:"Elizabeth ne yapıyorsun sen?"
Ateş bana kırmızı bir elbise yapmıştı. Ateş elimde toplandı yavaş yavaş kılınç oldu.
Thomas:"Bana yeni gücünü göstermek için mi ateşi çağırdın sevgilim? Ahh beni öyle korkuttun ki. ."
"Bu halimi bende yeni görüyorum. Safkanım değişkenim ama başka bir şeyler daha var bende şimdi onları sana göstereceğim" diyerek arkasına geçtim. Arkasından sarılıp boynunu öptüm.
Thomas:"İstersen odaya geçelim orada daha iyi olmaz mı?"
Şaşkın daha her şeyi anladığımı anlamamıştı. Boynuna dişlerimi geçirdim.
Thomas:"Ahh! Elizabeth ne yapıyorsun çekil çekil!"
Dişlerimi çıkardım. Bu sefer boynuna kılıncı dayadım.
"Hain"
Thomas:"Değilim değilim!!"
"Hainsin Thomas. Ahh pardon pislik demeliydim. Sen pislik herifin tekisin!"
Kook dışarı çıkmıştı. Kook:"Elizabeth!"
"Hahaha!"
Kahkaham her yeri inletmişti.
"O benim geri çekil Kook"
O sırada Thomas dönüştü. Kollarımdan kurtuldu.
Thomas:"Ne oluyor burada?"
"Sence aşkım"
Thomas:"Biri bana bunun şaka olduğunu söylesin"
Kim jong kook'da dönüştü. Kook:"Gerçek"
Thomas gökyüzüne doğru havalandı. Kook'da yanına havalandı. Kook aşağıya bir gözlük fırlattı.
Kook:"Seni kör edici ışıktan korur Elizabeth"
Gözlüğü taktım. Kook:"Galla'nın katili, Merve'nin sevgilisi, Elizabeth'in gücünü isteyen bir hainsin sen Thomas"
"Ahhh!"diyerek ellerimi havaya kaldırdım. Hava kararmaya başladı. Yarasalar etrafımda ucuşmaya başladı.
"Gerçek bir vampirlesin Thomas in aşağı!"
Thomas kör edici ışığını saçmaya başladı. Hızlı koşuş özelliğimi kullanarak ağaca çıktım. Thomas'ın arkasına atladım. Kanatlarının birini kestim.
Thomas:"Ahh!" Diyerek arkasına döndü bana sihir topu fırlattı. Ağaçları sırtımla kırarak gidiyordum. Galiba kemiklerim kırılmıştı. Yerimden kalkıp ağaçların arasından koşarak çıktım. Kanadının birini kestiğim için uçamıyordu. Kim jong kook alev topu atıyordu. Thomas ise kendine kalkan yapmıştı. Thomas'a doğru koşmaya başladım. Kılıncımla saldırdım. Thomas sihirle beni geri püskürttü. Canım çok acımıştı. Acı içinde kalktım. Thomas'a doğru koştum. Bu sefer diğer kanadını kestim.
"Nasılmış acı duymak pislik herif ?"
O sırada bahçeye Merve çıktı. Merve:"Ne oluyor burada?"
Thomas:"Yardım et sevgilim!!"
Bu sözü canımı acıtmıştı. Gözlerimi kapattım ve son kez göz yaşı döktüm.
Merve dönüştü o sırada:"Gel buraya pis vampir!"
"Ahh ! Asıl sensin pislik"
Kılıncımı savurmaya başladım. Birbirimize bakarak dönüyorduk. Nefesimi tuttum. İkimizde bir diğerimizin hamlesi için bekliyorduk.
Merve ilk adımı atıp rüzgâr savurdu. Ateş olduğum için rüzgârı ateşe çevirip kılıncımla kârınını kestim. Merve karınını tutarak hortum savurdu üzerime. . Hortum beni sürüklüyordu. İçinde dönüp duruyordum ve hiç nefes alamıyordum. Alix'in sesi duyuldu. Yere sertçe düştüm. Kemiklerim bu sefer kesin kırılmıştı. Gözlerim kararıyordu. Alix başıma gelip:"Yardım çağırın!!" Dedi. Bu haykırışı kulaklarımda çınlarken kendimi çoktan kaybetmiştim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir ve Peri 2
AdventureMerhaba sevgili okuyucular,kitabımı beğendiğiniz için teşekkür ederim. Yanımda olan bana desteğini eksik etmeyen arkadaşlarıma da teşekkür ederim. Beğeni ve yorumlarınız benim için çok önemli, her zaman beğeni ve yorumlarınızı bekliyorum. Keyifli ok...