Eğitim alanına gelmiştik..Girişinde asker vampirler vardı. Eğitim alanının çevresi yüksek duvarlarla çevriliydi. Duvarlar krem renge boyanmıştı. Askerler ise üzerine yeşil gömlek altına yeşil pantalon giymişlerdi. Bizim geldiğimizi gördüklerinde iki asker yanımıza yaklaştı. Vampir askerin biri gözlerini kapatıp ellerini üzerimizde gezdirdi.
Diğeri ise:"Darren senin hafızanı okuyabiliyorum. Ama şu kızın aklını bir türlü okuyamadım"
Üzerimizi arayan vampir:"Buyrun geçin" diyerek büyük demir kapıları açtırdı.
Büyük demir kapının çıkardığı ses o kadar kulağımı tırmalamıştı ki bir an sağır oldum sandım. Şükür olsun ki Kook'u farketmemişlerdi. Eğitim alanında yer evlerinden başka bir şey yok gibiydi. Dağılan saçlarımı elime alıp örmeye başladım. Kimseye böyle gözükmek istemezdim. Nereye gideceğimizi bilmeden ilerliyorduk. Burası terkedilmiş bir köy gibiydi. Her yer sessiz, hiç bir vampir yok etrafta bizi karşılayan...
Biz yinede yürümeye devam ettik. Az esmer erkek bir vampir yolun ortasında durmuş bize gülümsüyordu. Yanina yaklaştıkça ne kadar yakışıklı olduğunu görmüştüm. Gözleri mavi saçları ise simsiyahtı. Üzerinde lacivert bir kısa kollu kazak,yeşil pantalon vardı.
Vampir:"Hoş Geldiniz benim adım Mert Güneş.Sizin öğretmeninizim ve rehberinizim.Buyrun sizi evinize götüreyim"
Mert'in arkasından gitmeye başladık. Çok güçlü görünüyordu. Kaslı kolları ve kısa saçları... Kesin peşinde koşan çok kız öğrencisi vardır. En sonunda bizim evimize gelmiştik. Diğer evler gibi boyanmıştı. Mert kapıyı yavaşça açıp bize içerisini işaret etti. İlk önce Darren girdi. İçeri girdiğimde nefes alamayıp sağ tarafta ki camı açtım. Evin içi krem renkte boynamıştı. İçeri girdiğin gibi salonda oluyordun. Yerde siyah bir halı 4 tane kırmızı koltuk. Salonun diğer tarafından bir kapı vardı. Kapıyı açtım. Yatak Örtüsü mavi renkteydi. Birde küçük bir penceresi vardı. Yatağın karşında küçük bir dolap,dolabın yanında da bir kapı vardı. Kapıyı açtım ve içeri girdim. Burası banyoydu. Biraz küçüktü. O odadan çıktıktan sonra karşımda Mert'i gördüm. Bana gülümsüyordu,gamzeleri vardı. Bu adam çok can yakıyor buna eminim artık...
Oldukçada genç acaba kaç yaşında...
Vampirler yaşlanmaz ki Elizabeth belkide 200 yaşında nerden biliyorsun. Acaba evli mi? Banane canım ondan uzak durmaliyim sadece...
Mert:"Orasi erkekler için salonun sol tarafı,bak bir istersen"
Başımı tamam anlamında salladım. Bana ait olan odaya girdim. Odanın yatağın örtüsü pembeydi. Lanet olsun ben pembeyi sevmem ki... Her kızı pembe seviyor sanıyorlar herhalde. Benim hayatımın rengi siyah. ..
Mert:"Beğenmedin mi?"
Arkama doğru döndüm. Mert kapıya dayanmış bana gülümsüyordu.
"Yok güzel beğendim. "
Mert yanıma doğru yaklaştı ve gözlerimin içine bakarak:"Yalan söylemeyi beceremiyorsun. Söyle bakalım hangi renk istiyorsun?"
"Teşekkür ederim ama buna hiç gerek yok hocam"
Mert tam bir şey söyleyecekken içeri Darren girdi.
Darren:"Harika burası"
Mert:"Gelin salona geçelim"
Hep birlikte salona geçtik. Darren benim yanıma oturmuştu. Kook ise Mert'in yanındaydı. Kook çok gergin görünüyordu. Kimse onu göremiyordu işte niye bu kadar kendini sıkıyordu.
Mert:"Evet şimdi sizinle tanışma vaktim geldi. Sizden başlayalım hanımefendi"
"Adım Elizabeth Warner"
Mert:"Elizabeth Elizabeth güzel isim"
İsmimi neden şiir gibi söylediğini anlayamamıştım. Tuhaf biriydi.
Mert:"Hadi Elizabeth devam et!"
"Okulda ilk senem yani vampir olduğumu yeni öğrenmiştim."
Mert:"İlk senen olmasına göre ve okulunuzda savaş olmasına rağmen başarılı olman çok gurur verici. Ailen seninle gurur duyuyorlardır"
"Duyuyorlardır"
Mert:"Yani ailen.."
"Evet öldüler"
Mert:"Ama nasıl? Sen bir safkansin"
"Sonradan insan olmuşlar. "
Mert:"Anlıyorum üzgünüm seni üzdüm."
"Üzülmek bazen iyidir. "
Mert:"Peki ya sen Darren"
Darren:"Adımı nasıl bildiniz?"
"Hafıza olabiliyor. Artık bu duruma hiç sasmiyorum."
Mert:"ama senin. .."
Sözünü keserek:"Ama benimkini okuyamıyorsunuz. Çünkü çok güçlü bir vampirim ama ben yeterince güçlü hissetmiyorum. Bize her şeyi öğretmenizi istiyorum. İyi bir hoca olun artık düzgün ve sorunsuz bir şekilde okumak öğrenmek istiyorum. "
Mert'in şaşkınlıktan ağzı açık kalmıştı.
Mert:"Peki bakalım ben gidiyorum sizde dinlenin"
Mert bana odamın iki anahtar uzattı. Darren'a da bir tane uzattı.
Mert:"Bunların biri odanın kapısı.Bazen birbirini tanımayan kız ve erkek vampirler gelebiliyor. Kendini güvende hissetmen için. .."
"Teşekkür ederim hocam"
Mert yine bir şey söyleyecek gibi oldu ama sonra Darren'a baktı ve vaz geçti. Mert kapımızdan çıkıp gitti.
"Evet beyler ben duşa giriyorum. O odada size ait artık. .."
Darren:"Lanet olsun"
Kook:"Bende seninle aynı yerde yatmaya bayılmıyorum"
İkisi tartışa tartışa odalarına girdiler. Ben ise kendimi soğuk suyun altına attım. Soğuk su tam bana göreydi. Düşünmem gereken hem kendimi nasıl geliştireceğim hemde bu şifre neyin nesiydi. Yeni bir maceranın beni beklediği kesindi. En azından bir kaç ay burada rahat bir nefes almak istiyordum. Ama içimden bir ses burada çok kalamayacağımı söylüyordu. Ve bu beni çok korkutuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir ve Peri 2
AdventureMerhaba sevgili okuyucular,kitabımı beğendiğiniz için teşekkür ederim. Yanımda olan bana desteğini eksik etmeyen arkadaşlarıma da teşekkür ederim. Beğeni ve yorumlarınız benim için çok önemli, her zaman beğeni ve yorumlarınızı bekliyorum. Keyifli ok...