Sarı | Texting

Özel Bölüm #Açelya

| 5 yıl sonra |

Genç kız sosyal medyada arkadaşlarının paylaştıklarına bakarken oldukça sıkılmıştı. Ekranında beliren 'Annem' yazısıyla yeşil renkli yuvarlak yere bastı.

"Geldin mi?" diyerek sorduğunda annesinden onaylayan mırıltılar duydu. Telefonunu kapatıp mor nevresimli yatağından kalktı. Kendi odasından çıkıp hemen karşısındaki kapıyı tıklattı.

"Ne oldu?" diyen sesle gözlerini devirerek kapıyı açtı. Gördüğü manzara tekrar gözlerini devirme isteğine neden olsa da bir şey yapmadan durdu.

"Annem geldi. Market poşetlerini almaya inecekmişsin." dedikten sonra odada ilerleyip abisinin yatağında oturan yengesinin yanına gitti.

"Tamam." diyerek oynadığı oyunu durdurup ayağa kalktı abisi. Odadan çıktığı gibi yengesine dönüp homurdanmadan edemedi.

"Sen bize geldin ve o oyun mu oynuyor?"

Karşısında oldukça bakımlı bir şekilde duran genç kadın omuz silktiğinde ister istemez üstündeki tişörtü düzeltti. Genç bir kadınla kıyafet konusunda atışamayacağını gayet iyi biliyordu ama bu kadar paspal da çıkmak istemezdi karşısına.

"Seni duydum, sıçan." diyerek bağıran abisiyle ağızı açık kaldı. Bu adam ne kadar 22 yaşında olsa bile kendisiyle sürekli atışmak için her fırsatı kullanıyordu.

"Fazla konuşma da merdiven inmeye başla. Asansör bozuk."

Abisinin asansörün bozuk olmasıyla ilgili ettiği homurdanmaları kulak ardı ederek yengesinin karşısındaki bilgisayar sandalyesine oturdu.

"Seni sonunda tek yakaladım." diyerek sırıttığında sarışın kadın kaşlarını kaldırdı.

"Yalnız konuşmak istediğini söyleseydin ben abini istediğin an yanımızdan yollardım." dedi gülerek. Genç kız da karşısındaki kadına katıldığında kısa süre sonra boğazını temizledi.

"Yıllardır abime soruyorum ama hiç cevaplamadı." dediğinde sarışın kadın merakla baktı. Genç kız, az sonra yengesinden öğreneceğini düşündüğü şey için oldukça hevesliydi.

"Nasıl tanıştınız?"

Sarışın kadın duyduğu soruyla gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. Sevgilisi hâlâ bu konu hakkında kimseye bir şey dememişti.

Genç kız yengesinin tepkisiyle daha da meraklandı.

"Anlatacağım ama abine sakın çaktırma tamam mı?" Kafasıyla onayladı.

"Biz zaten aynı lisedeydik biliyorsun, hatta son senemizde bizi tanıştırmıştı ama sen bana biraz... Kötü davrandın demek istemiyorum ama sevmediğini anlamıştım."  dediğinde bakışlarını kaçırdı. O zaman yedinci sınıfa gidiyordu ve abisini asla paylaşamıyordu. Hoş hâlâ kıskanıyordu ama çocukça hareketler yapmıyordu.

"Küçüktüm." diye mırıldandığında karşısındaki kadın ona anlayışla baktı.

"Sorun etmiyorum zaten bunu. Neyse, oralara hiç girmeyelim. Abin şey..." dediğinde söyleyip söylememek arasında kalıyordu. Ama sevgilisinin kız kardeşi sonuçta diyerek devam etti.

"Bana fake hesaptan yazdı."

"Ne?"

Kızın yüksek çıkan sesi sarışın kadının gözlerinin irileşmesine neden oldu.

"Abim sana fake hesaptan mı yazdı?" diyerek devam ettiğinde genç kadın işaret parmağını dudaklarına bastırarak susmasını ima etti.

"Bir dakika." dediğinde gülmemek için zor duruyordu. Gerçekten beş yıllık bir ilişkiyi abim fake hesapla mı başlatmıştı?

"Vay be." diyerek devam ettiğinde gülmeye başlamıştı. Karşısındaki kadın da ona katıldığında yüzünde küçük de olsa endişe belirtileri vardı.

"Bak bunu sadece bir tane arkadaşım ve sen biliyorsun." dediğinde ona endişelenmemesi hakkında birkaç cümle kurdu. Bir süre sonra hızlı nefes alış verişleri odayı doldurduğunda abisi kapı pervazına yaslanmış soluklanıyordu.

Genç kız, abisine bakarken aklında bu zamana kadar hiç düşünmediği bir fikri canlandırmıştı. Ne kadar bunu nasıl devam ettireceğini bilmese de kendi odasına geçip Instagramdan yeni bir hesap açtı.

"Pekâlâ, Deniz Bey. Umarım abim gibi bu işi doğru düzgün becerebilirim."

***

Hepinize merhabaaaa, bu sefer de Alperen'in kardeşiyle karşınızdayım. Açelya'nın hikayesini merak ederseniz profilimden ulaşabileceğinizi biliyorsunuz. ;)))

Ara ara Alperen'in esintileri de bulunuyor kitapta, Açelya çoğu kızın aksine abisine bayılan biri. Ona da hak veriyorum, böyle tatlı bir abisi var sonuçta...

Neyse lafı fazla uzatmayayım,,,

Ama bir şey daha var, textinglerle alakasız bambaşka bir hikayeye başladım. Adı Sicim, şu an iki bölümü yayımda ve oldukça heyecanlıyım. Onun da tanıtımını aşağıya koyup kaçıyorum, ilginizi çekerse oraya da bekliyorum.

***

Yolun başındayken dedem bana bir cümle kurmuştu: 'Onu kendine aşık et.'

Dedemden aldığım hırs ile bu yolda başarılı olacağımı düşünmüştüm ama hesaba katmadığım bir şey vardı, oyun arkadaşımı iyi tanımıyordum. Karşımdaki adam beni gafil avlamıştı, en başında beni uyarmasına rağmen genlerimdeki Kor'luk burun kıvırmış ve umursamamıştı.

İhsan Kor benim bu hatamdan daha önemli olan bir şeyi unutmuştu, bu oyunu girişmesine neden olan öfke tek taraflı değildi. Nedenini bilmiyordum ama karşımdaki adamın öfkesinin dedemden daha fazla olduğuna emindim.

İki tarafın öfkesinin tam ortasında duruyordum, iki taraf da beni umursamıyordu.

Acı gerçek bütün iliklerime işlerken kurtulma umudu ile girdiğim bu yolda farkında olmadan sonuma ilerlemiştim, dediği gibi Alisa Kor gerçekten de doğal sarılışınlığının hakkını veriyordu.