🌙Herdem 17 Bölüm🌙

2.3K 129 35
                                    

Kimine göre yaşamak ağır gelir kimine göre ise hafif gelirdi.

Elif yaşadıklarının ağırlığı altında hem ruhen hem bedenen yorgun düşerken yeni yeni zihnine dolan acımasız gerçeklerle uyuduğu halde göz yaşı döküyordu.

Alparslan ve diğerleri endişe ve merakla doktorun odadan çıkmasını beklerken hepsinin aklında tek soru vardı.

*Elif ve Eflin ne yaşamıştı*

Yekta bey ise aklında ki sorularla tilkilerle baş etmeye çalışıyordu. Kızı Elif'i o hırsız adamın yanında neler çekmişti.

Gözlerinin önünden gitmiyordu bayılması o acı pırıltılar.

Başına giren ağrıyla yüzü buruştu kuruyan dudağını yalayıp omzuna başını koyan karısına baktı.

Oda bir kaç saatte perişan olmuştu. Gözlerini yumup açtı baş ağrısı biraz olsun geçmişti.

"İyi olacak kızımız Yekta" Gülnaz Elif'i çocuklarından ayırt etmeyecekti. Kötülük yapmak gibi düşüncesi yoktu. Hakkıda yoktu zaten!

"İyi edeceğiz onu o benim kızım Gülnaz'ın kızı güçlüdür." Demiş ve odadan çıkan doktoru görünce ona doğru gitmişti.

Ahmet bey bir deli yeğenine birde Yekta ya bakıp dudaklarını araladı.

"Sinir stres öfke üzüntü bunlar bir araya geldiğinde iyi şeyler olmaz Elif'in durumu şimdilik iyi ben yinede destek almasını istiyorum birazdan uyanır o zaman görebilirsiniz" demiş dostunun sırtına vurup diğer hastalara bakmak üzere ayrıldı.

Alparslan biraz olsun rahat etse'de yinede bir tarafı buruktu. Elif'in iyi olması için elinden geleni yapacaktı.

Kıza yaptıkları aklına gelince sızlayan vicdanıyla baş başa kaldı.

Rüzgar ve diğerlerinin odaya girdiğini görünce derince ofladı. Onunla baş başa konuşmak istiyordu.

Evden gidecek olması canını sıksada sesini çıkarmak gibi lüksü yoktu. Eh buna hakkı da yoktu.

Ellerini cebine atıp koridor boyunca yürüdü taki kuzeni ve baş belası Beyzayı görene kadar!

Bu kadından nefret ediyordu sevmiyordu fazla sinsiydi. Gözleri bir insanın göz bebekleri kötülük akar mıydı ama akıyordu işte.

"Elif nasıl Alparslan" duyan gelmişti. Hangi ara haberleri olmuştu ki!

"İyi çok şükür sizin nerden haberiniz oldu" diye sordu.

"Nesli haber verdi" ah aptal kuzeni derdi neydi bu kızın diğer adıyla sinsirella.

"Ah Alparslan duyunca nasıl üzüldüm birde çok şaşırdım tabi demek küçük fa yani küçük hanım Yekta amcanın kızı" derken ağzının içinden konuşan Beyza'ya boş boş baktı.

Ne diyordu bu kadın sanki bilmiyordu Alparslan amacını böyle boş sözlere özellikle altı kapalı imalara karnı toktu.

"Sağol ama gelmenize gerek yoktu" dedi katı sesiyle!

Haz etmiyordu Beyza'dan gözlerinde gördüğü şeytani bakışları bir kendimi fark ediyordu.

"Olur mu hiç öyle şey bu zor zamanda elbette yanınızda olacaktık" diyip nişanlısına destek çıkan Erhan ise kuzeni yerine amcasına bakıyordu.

Olanları duyunca hem şok olmuş hemde epey üzülmüştü. Annesinin bu denli kötü oluşuna yanmıştı canı ah bir bilseydi o kadının üvey annesi olduğu ama bilmiyordu.

Herdem!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin