Zamanın geçiremediği tek yara kalp kırıklığıdır.
Şansım olsaydı eğer zamanı geri alır kendimi, 17 yaş günümde bulur. Farukun kaçma teklifine hayır der annemin dizlerinin dibinde babamın kanatları altında olurdum.
Ama öyle bir şansım ihtimalim yoktu. Yaşanması gereken yaşanır iyi ve ya kötü işte bu yüzden isyan etmiyordum.
Ben bunların hepsini kendimce hak etmiştim belki'de babamın o adam sana yaramaz sen daha küçüksün aklın bir karış havada gözü göz değil onun söylenmelerine aldırış dahi etmemiştim.
Şimdi mi it gibi pişmandım ve tek başıma bu koca şehirde kalmıştım.
Sabahı sabah ederken acı acı güldüm. Babamı arasam asla açmaz ne halin varsa gör derdi.
Katı kuralları olan bir adamdı annemi arasam babamın korkusuna açmazdı. Ama abim ona ulaşsam emindim ki açardı.
Elim kolum bağlı pencereden dışarı izlerken odanın kapısı açılmıştı. Tok adım seslerinden sonra dibimde biten her kimse sinirle soludum.
Çünkü başımda dikilen şahıslar Alparslan ve yandaşlarıydı.Bakış açıma aldığım üçlüyle gözlerimi devirip doğruldum.
"Ne istiyorsunuz yine" geceden beri kırk kere odama girip ihtiyacın var mı diye sorup durmuşlardı.
"İyi olduğuna emin olmak ve seni yeni evine götürmeye geldik" diyen Halil'le anlamsız gözlerle baktı.
Bilal ise Elif'in abisini bekliyordu hala çoktan gelmiş olması lazımdı. Kardeşini kolayca gözden çıkarmış olamazdı ya!
"Ne saçmalıyorsun sen Halil ne evi" diye sordu.
Arslanı görmeye tahammülü yoktu ne zaman görse yılanın acı ısırığı geliyordu aklına.
"Şey abim" demişti ki odaya dalan abimle şokla kasıldım.
Üç sene'de epey değişmişti abim vücut hatları daha fena olmuştu. Dudaklarımdan acı dolu bir haykırış çıkarken Bilal odaya dalan kişiye sevinerek baktı.
Rüzgar gece aldığı mesajla, şaşkınlık ve öfkeyle arama kaydına bakmış lakin bacısının numarasını görmemişti.
Anlaşılan karısı arama kaydını silmişti. Bunun hesabını sormayı sonraya bırakarak asistanını aramış hemen uçak bileti almasını söylemişti.
İçini saran endişe korku üç sene sonra neden biliyordu o piç Farukun bir boklar yediğini.
Suçluydu uzaktan'da olsa kardeşini koruyup kollaması gerekti lakin o piç kurusu izlerini yok etmişti.
Mışıl mışıl uyuyan eşine öfkeyle bakıp evden ayrıldı. İki saate uçağı vardı. Şansı vardı ki bileti geç saatte olsada bulmuştu.
Uçağa biner binmez aklında yığınla soruyla bir kaç saate İstanbula inmişti.
Mesajda yazan adrese gelene kadar kardeşi için dualar etmişti. Annesi ve babasının aramalarını meşgule atmıştı.
Hastane'nin önünde duran taksiyle ücreti ödeyip inmiş hızla danışmana ilerleyip kardeşi hakkında bilgi almıştı.
"Elif Arkan kardeşim zehirlenme yüzünden gelmiş kaçıncı katta" sarışın kız bir iki dakika bilgisayara bakıp genç adama dönmüştü.
"3 Kat 400 numaralı odada" hızlıca teşekkür edip merdivenlerden çıkmaya başladım.
Beş dakika içinde üçüncü kata çıkmış önümden geçen hemşireyi durdurup odayı sormuştum.
Öğrendiğim bilgiyle sağa dönmüş üçüncü kapıyı çalma nezaketine girmeden açıp girmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Herdem!
قصص عامةGözün kör olur aşktan sevgiden derler ya benimki'de kör olmuş gözümün önünde ki kötülüğü görememiş kendimi kara batağın içinde bulmuştum. Sevdim dediğim adam bana yüreğime en büyük ihaneti yapıp çekip giderken benim ne halde olduğumu umursamamış ark...