🌙Herdem 11 Bölüm🌙

2.2K 146 20
                                    

Not Keyifli okumalar yorumlarda az vote sayısı'da 😭

Biri geçmiş diğeri gelecek!

İki kadın merakla birbirine bakarken diğeri nefret ve öfkeyle harmanlanmış yüz ifadesiyle bakıyordu.

Elinden gelse Elif'i bir kaşık suda boğardı. O derece nefret vardı içinde bunca zamandır yaptığı şeylerin hiç uğruna yitip gitmesine müsaade etmeyecekti.

Eliyle genç kızı sertçe kenara doğru itti.

"Çekil şuradan hadsiz sen yeni hizmetçisin galiba" Suzan bilmiyordu bu kez sert kayaya denk geldiğini Alparslan'ın zekasını hafife aldığını.

Elif ve Hülya anında kadına ters bakışlar attı.

"Bir dakika bir dakika ben hizmetçi değilim teyze hanım sözlerinize dikkat edin" diyen kıza küçümseyen gözlerle baktı.

"Tipin gayet müsait Alparslan nerede" diyip evin içine girdi.

Alparslan yengesi'nin bet sesiyle yüzünü buruşturup iki suçluyu tam onun önüne attı.

Suzan hanım şaşkınlık ve birazda korkuyla ayakları dibinde duran iki kadına anlamsız bakışlar attı.

"Böyle mi karşılıyorsun yengeni" diyip eski umursamaz haline döndü.

"Ah yenge ah beni salak mı sanıyorsun sen" demişti.

Yeliz ve Selda ise Suzan hanım'ın yüzüne bakamıyordu.

İşi fena halde batırmış üstüne bir güzelde tüy dikmişlerdi.

"Ne demek istediğini anlamıyorum oğlum" dedi Suzan ve iç çekti.

Alparslan elini cebinden çıkartıp yenge bildiği kadına doğru uzattı.

"Sen beni oğlun gibi asalak sanıyorsun galiba yenge  ama değilim yenge bu yaptığını tabi bundan önce yaptıklarını'da amcama bir bir anlatacağımdan şüphen olmasın mesela Gülnaz desem sana" an ve an yüzü solan Suzan nefret dolu bakışlarını Elife çevirdi.

Elif anlayamadı kadının ona neden bu denli kötü baktığını lakin Hülya hanım az çok anlamış gibiydi.

"Delirmişsin sen hah gidiyorum ben amcanın aklını'da bu tür şeylerle doldurma sakın" gitmek için harekete geçmek üzereydi ki!

"Yenge akşam yemeğe bana davetlisiniz" diyen üvey yeğenine samimiyetten uzak güldü.

"Tabi neden olmasın geliriz" derken Hülya'ya döndü.

"Ben gidiyorum geliyor musun canım" Hülya ilk defa Suzan'dan tiksinmişti.

"Sen git Suzan" ardına dahi bakmadan kaçarcasına giden kadın kapıyı çarpmıştı.

Alparslan Ana kıza dönüp sertçe baktı.

"Size gelince herşey ortada zaten yarından tezi yok İstanbul terk ediyorsunuz duydunuz mu" mecbur onay veren Selda ve Yeliz toz olmuştu evden.

Hülya derin nefes alıp veriyordu böyle bir şeyin mümkün olma ihtimali var mıydı varsa da Alparslan nasıl öğrenmişti.

Aile geçmişini elbette ki biliyordu.

"Elif" diyen kadına döndü.

"Efendim Hülya hanım" ses tonu bile annesine benziyordu.

Sadece gözleri ve yüz siması babasını andırıyordu.

"Kaç yaşındasın sen" niye yaşını soruyordu ki!

"21" dedi sadece!

Acaba doğum tarihini sorsa söyler miydi sanki bunu anlamış gibi Alparslan olaya el attı.

Herdem!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin