/İnsanın en büyük hatası boyundan büyük kibriydi/
Yalanlar, oyunlar sahte yüzler Elif ne yapacağını nasıl davranacağını bilmezken holdinge giden yolda Alparslan'ın bakışları altında arka koltukta sakince otururken içten içe onu yiyip bitiren deli bir öfkeye sahipti.
Dün geceyi tüm ayrıntıları ile anlatmasına rağmen eksik kalan parçalar olsa da sorgulamak yada düşünmek istemiyordu. İkinci defa ihanete uğramak bünyesine ağır gelirdi.
Ama Alparslan'a kalbi de yüreği de güven duyuyordu. Sessizliği bölen telefon sesiyle gözleri odağı olduğu adamı buldu.
Alparslan Elif'in gözlerinin içine bakarak telefonu çıkardı.
"Söyle Kubat" Elif'in kulakları merakla dikildi.
"Alparslan bu Zehra Zehir'in yanına gitti"
"Tam da düşündüğüm gibi büyük oynayacak demek ki Zehir'i haberdar ettiniz değil mi" ses tonu donuk ve yorgundu.
Ne iti bitiyordu, ne sürtüğü düşmanın hasını isterdi. Köpeğini değil! Onlar Alparslan Karlıdağ'ı daha tanımamışlardı.
"Evet abi haberdar. Adana'dan gelecek ama iki üç günü bulur diyor başında bir bela varmış önce onu halletmem lazım dedi" Alparslan'ın kaşları çatıldı.
"Bela mı ne belası" derken buldu kendini köyü yeşilleri bal rengi harelere çarptı.
"Tatlı bela dedi abi" gülmemek için kendini zor tutan Kubat ağzından ufak bir kıkırtı çıkarttı."
"Kubat silerim belanı gülme it anlat"
"Abi anlatamam görmen lazım neyse Zehir gelecek biraz zaman alabilir"
"Söyle o ite ulaşsın bana"
"Derim" diyip kapattı.
Alparslan telefonu ceketinin cebine koyar koymaz Elif'e dönüp gülümsedi. Bununla da yetinmeyip ensesinden tutup kendine çekti.
"Biliyorum güvenini sarstım ama yemin ederim sana bile isteye ihanet etmem buna izin vermem seviyorum kızım seni şu kalbimi artıran var olduğunu hissettiren o bal harelerine tutkunum Efulim" diyip burnunu saçlarına bastırıp hasret kaldığı kokuyu içine çekti.
Ve içinden Uhraz'a da Zehra denen o kadının da ağzından itiraf aldıktan sonra hak ettikleri yere yollayacak Elifiyle hayal ettiği o güzel yuvaya sahip olacaktı.
İntikammış acıymış umrumda değildi artık Eflin o zaten hayatının en büyük hatası olarak geçmişin tozlu raflarında kalacaktı.
Elifle aralarına giren her belayı itinayla tef edecek kimsenin onlara zarar vermesine müsade etmeyecekti. Alparslan sevilmeye Elif ise aşka açtı ikiside birbirini tamamlayacak lakin araya giren parazitler kolay müsade etmeyecekti.
Elif duyduklarıyla yutkunurken geriye çekilmiş Alparslan'ın etkisi altından zorla olsada kurtulup saçını kulağının arkasına atmıştı.
"Bana kanıtla Alparslan dün gece o kadınla yatmadığını ispatla planlarını anlattın neler olduğunu da biliyorum ama içimde ki şüphe ya yaptıysa demekten geri kalmıyor olmuyor işte" dedi.
"Kubat bir saate atacak hepsini seninle birlikte izleyeceğim" diyen adamla başını salladı.
Şirkete yaklaştıkları an onları güvenliğin önünde Uhraz'la sarı saçlı bir kadın bekliyordu.
"İşte abi kardeş iki kalleş Elif bana güven ne yaparsam yapayım düşmanları başımızdan atmak için yapacağım" diyip önce kendisi sonra ise Elif'i indirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Herdem!
Ficción GeneralGözün kör olur aşktan sevgiden derler ya benimki'de kör olmuş gözümün önünde ki kötülüğü görememiş kendimi kara batağın içinde bulmuştum. Sevdim dediğim adam bana yüreğime en büyük ihaneti yapıp çekip giderken benim ne halde olduğumu umursamamış ark...