"Aşkın içinden mi cinayet doğar? Cinayetin içinden mi aşk?"
• • •
İsteksiz bir şekilde hızlıca yemeğimi yedikten sonra, "İyi geceler baba, ben odamdayım." dedim ve
merdivenlere yöneldim.
"İyi geceler oğlu...
Yukarıda ki müziği açalım, ışıklarımızı kapatalım ve perdelerimizi açıp, camın kenarına geçelim.
İNSTAGRAM: @emircaanseker TAKİP EDEDEBİLİRSİNİZ. ORADAN BANA ULAŞABİLİRSİNİZ.
Okuyup da alt çubuktan, sol alt köşeden oy atmayanlara karşı kalbim: 💔
Unutmayın biz "Gökyüzüne sığınacağız."
İyi okumalar, canım canımsularım. 🔮
Yeni kapağı nasıl buldunuz??? 🤭🥰
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
34.Bölüm: "Bulduk!" "Bu dünyadan nefret ederken gökyüzünün de bu dünyanın bir parçası olduğunu unutuyoruz..."
***
Dünya tamamen bir çöplüğe dönüşmüştü. Eskiden ne kadar güzel bir yermiş mahalleler; insanlar kapıları açık oturabiliyormuş. Evlerinin kapılarını açık bırakıp komşularına gidebiliyorlarmış. Şimdi ne durumdayız peki? Evinize bir arkadaşınız gelse lavaboya giderken, peşinden takip edersiniz. Tabi ki herkes için geçerli değil yanlış anlaşılma olmasın. Eskiden hırsızlık yok muydu, vardı. Ama dünya nüfusu bu kadar fazla değildi, insanlar bu kadar sapkın değildi. İnsanlar merhametli, insaflı ve vicdanlıydı. Yıllar geçtikçe her şey daha da kötüleşiyor sanki. Eskiden kamera mı vardı? Şimdi her yer kamera dolu ve buna rağmen kapılarımıza defalarca kilit vuruyoruz. Açık bırakmak bir yana... Bunlar insanlığın kötüye gitmesine yönelik birer örnekti sadece. Peki konumuza gelirsek, bir insan diğer bir insana neden zarar verir ki? Neden canını yakar, neden öldürmeye çalışır? Neden kendisini onun yerine koymaz? İnsanların bu sert görüntüsünün içi de bu kadar sert mi? Kendinizi demirden gibi hissediyorsunuz değil mi? Peki elinize bir bıçak batırmayı dener misiniz? Hatta karnınıza... Ortalığın kan gölüne dönmesi sadece birkaç dakika. Hani serttik, hani kaya gibiydik, ne oldu şimdi? Akan kan senin değil mi? Sen... O sert kemiklerinin ardındaki ruhsuz adam. Senin tek sert olan yerin kemiklerin, bas bas bağırman da onların kırılmasına bakar. Canının yanmasını istemezsin değil mi? Kendi sevdiklerine zarar gelsin istemezsin, ellerinden birinin alınmasını istemezsin değil mi? O hâlde nedendir bu insanlara zarar verme şevkin? Neredendir Selin'imi benden alma cüretin?
Kime ne zararım dokundu inanın bilmiyorum. Neden bunları yaşıyorum hiçbir fikrim yok. Kendisini gizleyerek bize zarar veren bir insan, ne kadar cesaretli olabilir ki? Beni Burak'a vurdurtmak yerine neden kendisi vuramadı? Madem beni öldürmek istiyor ve benden alacağı bir intikam var, neden beni elleriyle öldürmüyor? Neden intikamını hissederek almıyor? Çünkü karşımızdaki adam sadece bir korkak. Kendini adamlarının arkasına saklamış bir korkak. Kendisini parasının arkasına saklamış bir korkak. Karşıma çıkmaya, gözlerimin içine bakmaya... Öldürmeyi boşverin, yüzüme bir yumruk atmaya bile cesareti yok. Zaten sadece bir psikopat... On yedi, on sekiz yaşında ki gençlerle uğraşan bir insan ne kadar normal olabilir ki? Psikopat bir kişiliğe sahip olmak için pek de bir gerekçeye gerek yok sanırım. Şu insanlığa baksanıza... "Ne bakıyorsun?" diyerek birbirlerini öldürenler var. İlla ki birinin tavuğuna kışt demişizdir. O da bu kadar büyütmüştür.
