29.Bölüm: "Sinema Gecesi."

2.6K 436 1.2K
                                    

Merhaba güzel yıldızlarım ⭐️

Yukarıda ki müziği açalım, ışıklarımızı kapatalım ve perdelerimizi açıp, camın kenarına geçelim.

SINIR: 200 OY!

Unutmayın biz "Gökyüzüne sığınacağız."

İyi okumalar, beyler ve prensesler. 🔮

 🔮

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

29.Bölüm: "Sinema Gecesi."
"Ölümle yaşam arasındaki o ince çizgi neydi gerçekten?"

***

YA 2 DAKİKA REKLAM ARASI LÜTFEN OKU. OKUYUP OY VERMİYORSUNUZ. OY VERMEDEN GEÇME VE EN AZINDAN BİRKAÇ YORUM BIRAK. YENİDEN TRENDLERE ÇIKALIM 🥺

-

Ölümle yaşam arasındaki o ince çizgi neydi gerçekten?

İnsanların çizdiği bir çizgi mi,

yoksa kaderin çizdiği bir çizgi mi?

Herkes kendisi mi çizer kaderini,

yoksa kader mi insanı çizendir?

Kötü şans peşimi hayatım boyunca bırakmamıştı sanki. Var oluş sebebim acı çekmekmiş gibi geliyordu. Önce annem kollarımın arasından kaydı, sonra babam beni kollarından bırakıp annemin yanına gitti. Sürekli kaybediyordum. Kaybetmek artık acı vermez diye düşünüyorum. İnsanın hayatındaki en önemli insanlar kimlerdir? Annesi, babası, kardeşi, kardeşleri... ailesi... sevdiği kadın veya adam. Bir insan bunları kaybedince bir daha acı hissetmiyor. Sanki tüm sinir dokularını bir ütüyle dağlamış gibi. Sanki kör olana kadar alkol içmiş gibi. Bir süre sonra hissetmemeye başlıyor ve duygularını kaybediyor.

Ben tüm bunları yaşamanın kıyısına gelmişken bana uzanan o eli tuttum. Nurdan kanatları olan bir melek elimden tutup uçurdu sanki beni... bembeyaz yumuşak tüylü kanatlarının arasında kanamamı durdurdu. Kanatlarını kalbime bastırdı, daha fazla kanamasın diye...

Aslına bakarsanız yinede hâlâ bir ailem var diyebiliyorum. Annem ve babam olmasada bir ailem vardı. Aynur abla, Burak, Furkan, Selin... benim bir ailem var. Furkan zaten ailemdendi, canımdı kanımdı. Değişen bir şey olmadı. Ama gelişen çok şey oldu. Belkide birbirimizi hiçbir zaman bu kadar yakından tanımamıştık. Her şeyimizi bilmemiştik...

Selin'in babası gelmeden evden çıkmıştık. Burak ile evin önünde vedalaşmıştık. Cansu'yu da o eve bırakacaktı. Furkan'la Cansu ne oldu derseniz numaralarını aldılar birbirlerinin. Kesin işi pişirirler. Biz de Furkan'la motora atlayıp eve geldik. Eve anahtarla girdiğimizde mis gibi yemek kokusu yüzümüze çarptı. Aynur Abla döktürmüştü yine. Hayır bu manyak kadın beni zehirlemeye çalışmıyormuş. O zaman ben midemi bozmuşum...

SİL BAŞTAN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin