~17~

336 31 13
                                    

"Ne söyleyeceksin? " dedim Kaya'ya bakarak. Boğazını temizledi.

"Şey... Gece... Ben galiba..." dedi

"Söyle artık merak ettim" dedim. Derin bi nefes aldı ve gözlerini sıkıca kapattı.

"G-gece ben sana aşık oldum"

"N-ne? " dedim.

"Of ne deme Gece duydun işte" dedi. Sinir bozukluğuyla güldüm. Gerçekten çok şakacı bir arkadaş.

"Başka şakan yoksa gidebilir miyim? " dedim. Bu sefer o sinir bozukluğuyla güldü.

"Şaka olduğunu mu sanıyorsun? " dedi ciddi bi yüz ifadesiyle. Ben de ciddilestim.

"Şaka değil mi? " dedim.

"Hayır" dedi. Zaten yan yanaydık bana iyice yaklaştı.

"Gece özür dilerim... Ben sana çok aşık oldum" dedi. Sesi titredi. O sırada anonim geldi gözümün önüne. Sonra Kaya geldi. Ikisi de gözümün önüne geldiler. Mert abimin anonime sinirlenmesi sonra Kayayla birlikte bizden uzaklaşıp konuşması. Bir sürü şey geldi. O anlardaki konuşmalar yankılandı kulağımda.

Ayağa kalktım. Kaya bana bakıyordu.

"Kaya ben-" dedim devam ettiremedim. Hızlıca dışarıya çıktım. Odanın kapısının önünde Aras ve diğerleri dikiliyordu. Galiba annem gitmişti.

"Gece ne oldu? " dedi Toprak ve benim yanıma geldi. Topraktan ne zaman ona verdigimi bilmediğim çantamı alıp merdivenlerden koşarak indim.

O sırada duygularımın sistemi bozuldu. Anonim, Kaya Arasın söyledikleri. Bütün vücudumun sistemi çökmüştü. Arkamdan Kayanın sesini duydum. Galiba Aras onu durdurmuştu. Dışarıda buldum kendimi.

Yürüdüm sadece. Ayaklarımın beni götürdüğü yere kadar yürüdüm. Telefonum çaldı defalarca. En sonunda sim kartı telefonumdan çıkardım. Buna ihtiyacım vardı. Yanlız kalmaya.

Benim genelde dünyadan kaçmak için gittiğim bi ev vardı. Biraz yıkık dökük bi ev. Her canım sıkkın olduğunda buranın arka bahçesine gelirim. Evin arka duvarlarını spreyle boyarım. Yine oraya gidiyordum.

Yıkık evin önüne geldiğimde bi süre eve baktım. Gözlerim dolu, sinirlerim çökmüş ve her şey birbirine girmiş bi şekilde bahçe kapısının önünde bekliyordum.

Yavaşça kapıyı ittim. Içeriye girdim ve kapıyı arkamdan örttüm. Bahçeye baktım öylece. Bu eve hiç bu kadar dikkatli bakmamıştım. Sadece arka bahçesi benim gibiydi.

Yıkık evin kapısını açtım ve içeriye girdim. Sprey boyalarım bi köşede, sprey boyayla yaptığım tuvaller bi köşedeydi. Sprey boyalarımın yanına oturdum ve hepsini tek tek elime alıp öylece baktım.

İki tane büyük sprey çantam, bi tane sprey dolu büyük kutum vardı. İçinden mavi, siyah, beyaz ve mor spreyleri aldım. Arka bahçeye kapısını açtım ve arka bahceye çıktım. 2 hafta önce yeni bi sayfa açar gibi tüm arka duvarları beyaza boyamıştım. Şimdi o duvarları boyamaktaydı sıra.

Boyaları duvarın kenarına koydum ve evin arka bahçesinde uçurum manzarasına baktım. Evin arkasından bahçenin içinden bi yol daha vardı ve orası uçurama çıkıyordu. Bahçenin tam ortasına yere oturdum.

Anonimi unutmuştum. Çok yanlız hissediyordum ve anonimi merak ediyordum. Ona ne söyleyecektim. Kaya beni seviyormuş sana iyi günler mi diyecektim. Of of her şey birbirine giriyordu. Telefonumu ve sim kartı çıkardım. İstemeye ıstemeye sim kartı telefona taktım. Anında Bir sürü mesaj yığıldı.

Acaba takmasa mıydım?
Annem 38 arama 45 mesaj,
Aras 57 arama 69 mesaj,
Toprak 67 arama 58 mesaj,
Doğukan 56 arama 55 mesaj,
Kaya 88 arama 92 mesaj vardı. Ayrıca anonim de bir sürü mesaj atmıştı. Ve hala yazıyordu anonim. Hızlıca diğer mesajlara bakmadan anonimin mesajlarına girdim. 23 mesaj atmıştı ve hâlâ atıyordu. Bense sadece okuyacaktım. Telefonu yanıma bıraktım.

Sonra telefonumun melodisi geldi kulağıma. Arıyorlardı ama kim arıyordu? Telefona baktığımda telefonun üstünde Anonimcim arıyordu. Telefonu elime aldım ve öylece baktım. Telefonu her şeyi unutup açtım ve kulağıma koydum.

"Açmıyo mu? " dedi Aras. Aras ona da haber vermiş olmalı.

"Açmadı galiba" dedi Toprak. Konuşmaya başladım.

"Anonim kim olursan ol sana ihtiyacım var. Yanında kimseyi getirme sadece kendin gel" dedim ve telefonu yüzüne kapattım. Hızlıca mesajlara girdim konum attım ve yanlız gelmesini söyleyerek sim kartımı çıkarttım.

Öyle uçuruma baktım. Neden böyle oluyordu. Mert abim geldi aklıma. Hâlâ barışmamıştım. Aras, Toprak ve Doğukan'ın dedikleri geldi. 15 dakika boyunca sadece bunları düşündüm.

Arka bahçeye gelen kapının gıcırtısını duydum. Arkamı dönmedim. Anonim ise orda bana bakıyordu, hareket etmiyordu.

"Gelsene" dedim ağlamaktan kısılan sesimle. Neden ağlıyordum. Bana garip gelen şey şu Kaya beni sevdiğini söyleyince neden kaçtım ve neden ağlıyorum. Yanıma ilerledi yavaşça. Oturdu. Ben ona bakmadım.

"Özür dilerim anonim" dedim ve ona sarıldım. Bakmadım ama sarıldım. O da sarıldı. Bırakmadı. Akşama kadar olup biteni anlattım. Ağladım, o cevap vermedi. Sadece saçlarımı okşadı.

"A-anonim" dedim ağlamaktan kekeleyerek. Kafasını kaldırdığını hissettim.

"Evin arka duvarını boyayalım mı? Merak etme sana bakmam" dedim. Kafasını tamam anlamında hareket ettirdi. Ayağa kalkıp bana elini uzattı. Elinden yardım alıp ayağa kalktım. Duvarın yanına geldiğimde yüzünde maske olduğunu farkettim. Hava kararmıştı ve yüzü görünmüyordu

"Ne çizelim" dedim ve ona baktım. Siyah sprey boyayı eline aldı ve duvara seni seviyorum yazdı. Gülümsedim kendi kendime. Bana doğru eğilip yanağımı öptü. Elimi yanağıma koyup ona baktığımda kahkaha attı.

Mor spreyi elime aldım ve bi çiçek çizdim. Altına "not" yazdım ve siyah spreyle "solmasın olur mu?" yazdım. Kafasını tamam anlamında salladı ve duvarın kenarına oturup yaslandı.

Yanına oturdum ve gökyüzüne bakmaya başladım. Kolunu omzuma koydu ve beni kendine çekti. Kafamı göğsüne yasladım. 10 dakika boyunca gökyüzüne baktık birlikte. Gözlerim kapanmaya başladı. Ben açılmasına zorladığım halde beni dinlemeyip kapandı.

Bilimcim tamamen kapanmadan önce bişeyler fisildadigini duydum.

"Gece? Uyudun mu? " dedi. Sonra küçük bi gülme sesi çıkarttı.

"Gece? " dedi ve omzuma iki kere dokundu.

"Seni çok seviyorum Gece" diye fısıldadı kulağıma.

"Beni bırakma... Nerede olursa olsun beni bırakma... Seni seviyorum. İyi geceler" dedi. O an bütün bilincimi kaybettim. Sesler kesildi. Anonimin sesi gitti, gökyüzünün sesi gitti. Düşüncelerimin gürültüsü de gitti. Sessizlik...

Arkadaşlar ben daha önce de söylediğim gibi bu hikâyenin tutacağına inanmıyordum. Ama okuyup oylamayanlar cidden yazma isteğimi düşürüyor. Okuyan ve oylayan; Bu güne kadar yanımda olan bütün okuyucularıma teşekkür ederim (thanks🙃) Sizleri seviyorum.

Oylamayı unutmayınız... 🥺
Not: Öptüm sizi seviyorum

~Numara Komşum~\TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin