Silah sesi...
Sırtımda hissettiğim acıyla ağzımdan çıkan acı sesler geldi kulağıma. Gözlerimi çok az kalacak şekilde açmaya çalışmam. Kaya'nın şaşkın bir şekilde bakakalması. Gözlerimi kapatmam. Yüzümü ellerinin arasına alıp bağırarak söylediği şeyler. Daha sonra gözlerimi tekrar açmaya çalışmam. Ama gözlerime çöken ağırlık ve yavaşça gozlerimi kapatmam. Kaya'nın hâlâ bağırma sesleri geliyordu. Sonra telefon sesi sonra her şey sustu birden. Kafama vuran ağrı ve kulağımdaki çınlama sesiyle baş edemiyordum. Daha sonra Arasın, Toprağın ve Doğukanın sesi geldi sırayla. Kaya'nın dur lan orda diye bağırışı.
Sonrası yok. Sanki gözlerimi kapatınca tüm hayattan uzaklaşmıştım. Ve bu hiç normal değil
Kaya'nın Anlatımıyla
Gece bana sarılmış sessizce duruyordu. Sonra silah sesiyle kolları gevşedi. Bırakmıştı. Ağzından acı sesleri doldurdu kulağımı. Korkuyla Gecenin yüzüne baktım gözlerini kapatmıştı. Elimde hissettiğim sıvıya benzer seyle elimin birini görebileceğim hizaya getirdim. Tek gördüğüm ve görmeyi asla istemedim şey geldi gözümün önüne ; KAN
Gözlerimi inanmayarak kapatıp açtım. Yüzünü ellerimin arasina aldım.
"GECE! GECE KAPATMA GÖZLERİNİ LÜTFEN!! GECE BENİ SEVİYORSAN KAPATMA. BAK ARASLARİ ARAYACAGİM SİMDİ KORKMA TAMAM MI!? BİŞEY OLMAYACAK!" Ben bunları söyledikten sonra gözlerini yavaşça açtı. Gözlerimin en derinine baktı. Gözleri dayanamiyordu sanki. Yavaşça kapatti tekrar. Ben ise hâlâ direniyorum kapatmaması için. Bağırırken ve onu izlerken bı yandan Arası aramıştım. Ne konuştuk hiçbir şey yok kafamda ama buraya gelmelerini yardım etmelerini istemiştim.
Gece acı içinde sesler çıkarırken ağlayarak ona gözlerini kapatmamasını söylüyordum. Aras Doğukan ve Toprağın arkadan çığlık çığlığa gelmelerini duydum. Sonra biraz ileride bir şey düştü. Oraya baktığımda bı silüet koşmaya başladı.
"Dur lan orda!!" Diye bağırdım. Aras ve Toprak geceyi elimden almışlardı. Ben de koşarak o silueti takip etmeye başladım.
Nefes nefese yaklaşık 15 dakika kostuktan sonra kaybetmiştim. Olduğum yere oturdum ve nabzımı yavaşlamaya çalıştım. Ama olmuyordu. Aklıma Gece geliyordu ve bu nabzımın artmasına sebep oluyordu. Sırtımı yıkık dökük evin duvarına yasladım ve bir dizimi kendime çektim. Kolumu dizimin üstüne koydum ve kafamı elime yasladım. Gözlerimden akan yaşları ve elimde olan kanı umursamadan cebimden cüzdanımı çıkardım. Cüzdanın içinden de Gece'nin fotoğrafını.
Elime aldım fotoğrafı ve saçlarını okşamaya başladım fotoğrafın üstünden. Yaşlardan biri fotoğrafın üstüne düştü. Kafamı elimden çekip yere vurdum sertçe.
"Onu koruyamıyorum..." Dedim sessizce.
"Ona zarar veriyorum..." Dedim biraz daha yüksek sesle. Sonra durdum. Fotoğrafa baktım
"Onun bana ihtiyacı var..." Dedim en yüksek sesimle ve hızlıca ayağı kalıp geldiğim yere koşmaya başladım.
Parkın kapısının dışından ambulansı gördüm. Sonra sırasıyla Arası, Doğukanı, 3 kişiyi ve Toprağı. Hızlıca onların yanlarına gittim. Ben gidene kadar Geceyi ambulansa bindirmislerdi.
"Biriniz bizimle gelin" dedi ambulans görevlilerinden biri. Ben hemen Gecenin yanına atladım ve oturdum.
"Biz arabayla geliriz dikkat et" dedi Aras. Kafamı salladım, yanıma erkek bir ambulans görevlisi bindi ve ambulansın arka kapılarını örttüler. Geceye baktım. Yüzünün rengi gitmişti. Gözlerim doldu yine onun o halini görünce. Elini tuttum. Buz gibiydi.
"O iyileşir dimi" dedim yanımdaki ambulans görevlisine. O ise Geceye birkaç makina takiyordu.
"Şimdi hiçbir şey söyleyemem..." Dedi ve durdu adımı sorar gibi.
"Kaya" dedim sesizce
"... Kaya Bey" dedi. Gecenin elinin üstünü okşamaya başladım. Sesizlik oldu. Sadece makinalardan gelen sesler ve ambulans sirenleri vardı.
"Sevgilisi misiniz?" Dedi. Bı an durdum düşündüm. Evet diyemezdim çünkü sevgili sayılmazdık. Hayır da diyemezdim çünkü ikimiz de birbirimizi seviyorduk.
"Fark eder mi ben ona bu kadar aşıkken" dedim. Görevli durdu ve bı bana bı Geceye baktı.
"Haklısın" dedi. Kafamı salladım. Dışarıdan gelen araba sesleri sustu.
"Gelmek üzereyiz galiba" dedim. Kafasını salladı. Gecenin kalp atışlarını duyuyordum. Sonra Gecenin yüzü buruştu. Elimi az da olsa sıkmıştı.
"Birşey mi oldu! " Dedim hemen ve görevliye baktım. Kafasını hayır anlamında salladı. Telefonumu çıkardım ve Arası aradım.
"Kaya biz sizi goremiyoruz hangi hastaneye gideceksiniz?" Diye sordu. Biraz tedirgin gibiydi. Görevliye baktım. Bana bir hastane ismi söyledi. Arasa söyledim. Telefonu kapatmadan önce Aras garip bir şekilde öksürdü.
Aradan 10 dakika sonra ambulans durdu. Kapısının açılmasını bekledim. Kapıyı takım elbiseli biri açtı ve elinde silah vardı. Ne olduğunu anlayamadan ambulansa bindi ve silahı kafama yasladı. Gece ise elimi olabildiğince çok sıkmıştı. Adam fısıldayarak konuşmaya başladı
"O kadar çok koştun ki boşuna gitmesin dedim" dedi. Görevli sandığım adam ise Geceyi ambulanstan indirdi.
"Gece! " Diye bağırdımda. Adam kolumu sıktı.
"Merak etme sevgilin bizimle gayet iyi" dedi. Adama ani bir hareketle suratına yumruk attigimda adam ambulanstan tam düşüyordu ki kenara tutundu. Hızlıca ayağa kalktım ve silahı havada tuttum. Adama doğru çevirdim.
"Eğer sevgilimi size verecek olsaydım... Onu gerçekten sevmezdim" dedim ve tetiğe bastım. Silah sesi bulunduğumuz yerde yankiladi ve adam ambulanstan yere düştü. Hızlıca ambulanstan atladım ve etrafa bakındım. Gece yoktu ve o adam da yoktu. Arkamdan araba sesi geldi ve araba yanımda durdu. İçinden Aras ve Toprak indi.
"Ama siz..." Dedim.
"Aras sizin o hastanenin tersine gittiğinizi söyledi" arka kapından Doğukanın inmesini bekledim ama inmedi
"Doğukan?" Dedim.
"Bana Doğukan deme ya!" Diye bağırdı. Toprağa baktım
"Yolda kavga ettiler ve Doğukan arabadan indi. Ama az önce bana mesaj attı. Arkamızdan geldiğini söyledi" kafamı salladım
"Geceyi götürdüklerini söyleme ambulansta olduğunu söyle... Lütfen" dedi Aras. Kafamı sağa sola salladım.
"Hayır olamaz ya olmaz olamaz!!" Diye bağırdı ve arabaya vurmaya başladı Aras. Toprak Arasın kolundan tuttu ve yere otutturdu. Aras ağlamaya başladı. Yanına bıraktım kendimi.
"Amına koyayım bu olayın. Bu kızı niye koruyamıyoruz! Aras biz bu kızı niye koruyamıyoruz!!" Dedim bağırarak. Sesim ağaçların arasından yankılandı. Toprak da karşımıza oturdu ve ağlamaya başladı. Aras ayağa kalktı ve bana elini uzattı.
"BAK O BENİM KARDEŞİM! SENİN SEVDİĞİN! SENİN KIZ KARDEŞİN! " Dedi Aras bağırarak ilk beni sonra Toprağı gösterdi.
"ŞU AN AĞLAMA ZAMANI DEĞİL! KALKIN LAN AYAĞA!" Dedi bağırarak. Arasın elini tuttum ve ayağa kalktım. Toprağa elimizi uzattık. Ellerimizi tuttu ve o da ayağa kalktı.
"Toprak polisi ara-" demeden telefonuma mesaj geldi. Telefonu açtım ve mesajı okudum. Bu olamazdı bu kadarı çok fazlaydı. Toprak ve Aras da telefona gelen mesaja bakakaldilar benim gibi. Hareket edemiyordum. Telefon elimden yere düştü. Gözlerimi kapattım ve su an olduğumuz olayın gerçekliğini anlamak istedim. Gözlerimi açmak istemeyerek kapattım.
Oylamayı unutmayınız...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Numara Komşum~\Texting
Teen Fiction*****1208: Naber cınım ben amcınım Gece: What dedin gülüw *****1208: Bir akımmış bu *****1208: Numara komşuna selam Gece: İşine bak gardaş Her şey böyle başladı. Numara Komşum'a hoş geldiniz. Yorumlarınız bizim için değerlidir. ☆'a basmayı unutmayın...