Ara satır yorumlarınızı bekliyorum.
••••••••••••••
MEHİR SEZGİN
Elimde ki son a4 kağıdını da dosyaya yerleştirerek sırada ki çantamı omzuma attığım gibi soluğu hocanın yanında almıştım.
"İngilizce projesi hocam"
Alarak dikkatle incelerken resimlere ve yazılanları dikkatle okuyordu.
"Tamam mehircim"
Muhtemelen akşam daha ayrıntılı bakarak notu e okula girerdi. Bu yüzden burada daha fazla oyalanmadan dışarı çıktığım da bir kaç dakika oyalandığım için kimse gözükmüyordu.
Ellerimi cebime koyarak okuldan çıktığım da kapıda ki tanıdık araba ile dudaklarım kıvrılırken kimsenin olmayışı tamamıyla benim için şanstı.
Yanına giderek arabaya bindiğim de çantamı ayak ucuna bırakarak kemerimi bağladım.
"Eee? bu sefer nereye gidiyoruz Mirali"
"Bilmem sen karar ver"
Gaza basarak okulun önünden uzaklaşırken başımı tebessüm ederek sallamış ve cebimden telefonumu çıkartarak ekranı açtım.
"Bir cafe'ye gidebiliriz"
"Olur"
Sahil tarafında ki caddeden gitmeye devam ederken arabada yankılanan zil sesi ile ona bakışlarımı çevirirken kaşlarını çatarak cebinden telefonu çıkarıp ekrana bakmadan açtı.
"Söyle"
"....."
"Acil mi ?"
"........"
"Geliyorum"
Tekrar telefonu kapatarak ceketinin cebine koyarken ona baktığımı anlamış olacak ki konuşmaya başlamıştı.
"Benim evime gitmem gerek mehir. Senin için uygun mu ?"
"Sorun değil"
İlk defa onun evine gitmek nedensizce beni gersede telefonumu titreşim moduna alarak dikkatle yolu izliyordum.
Sahil kavşağını es geçerek ana yoldan arabayı sürmeye devam ettiğin de sanki biraz şehirden çıkıyor gibiydik.
Bir kaç dakikanın ardından ormanlık alana girerken çift şeritli uzun asfalt oldukça düzgün ve bakımlı gözüküyordu.
Her 600 metre de bir siyah audi araçlar park halinde dururken bunlar muhtemelen evin etrafını koruyan korumalardı.
İleride beliren uzun siyah kapı ile kaşlarım şaşkınlıkla havalanırken içerisi gözükmüyordu.
Giderek oraya biraz daha yaklaşırken kapının üzerinde gördüğüm kurt amblemi ile bunun Karadağ'ın sembolü olduğunu anlamak mümkündü.
Kapı iki yana doğru açılırken ileride gördüğüm ev ile adeta küçük dilimi yutacak gibiydim.
Evin etrafının çoğun da uzun duvarlar vardı. Ve muhtemelen dışarıdan burası asla gözükmüyor gibiydi.
Bu arsa o kadar büyüktü ki ? Evin kenarın da adeta büyük bir göl ve üzerinde ki kuğuları görmüştüm.
Uzun beyaz taşlı yolda ilerlerken evin önünde ki şelalenin önünde durmuştuk.
Kemerimi çözerek çantamı elime aldığım gibi aşağıya indiğim de gözlerimin önüne gelen saçlarımı iterek kapıyı kapatmış ve tekrar karşım da ki şaheser'e dönmüştüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARADAĞ |+18| (HÜKÜMDAR SERİSİ 1)
General Fiction"Unutacağını düşünüyordum ?" "Benim için önemli olan tarihleri asla unutmam" Aldığım cevapla dudaklarım da küçük bir kıvrılma meydana geldiğin de kuzguni gözleri yüz hatlarım da yavaşça gezinmişti. Bu hareketi sol yanım da küçük bir titremeye neden...